Neşet Ertaş Ve Mahsuni Şerif Hakkında Paylaşmak İstedikleriniz

Çevrimdışı TAYLANSALİH

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.336
  • 3.247
  • Beden Eğitimi Öğrt.
  • 1.336
  • 3.247
  • Beden Eğitimi Öğrt.
30 Kas 2012 14:00:13
Halk Ozanlarımızı Analım

Çevrimdışı TAYLANSALİH

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.336
  • 3.247
  • Beden Eğitimi Öğrt.
  • 1.336
  • 3.247
  • Beden Eğitimi Öğrt.
# 30 Kas 2012 14:02:55
Neşet Ertaş, (1938 [1], Çiçekdağı, Kırşehir - 25 Eylül 2012, İzmir), Türk ozan.Abdallık geleneğinin son büyük temsilcisidir. "Bozkırın Tezenesi" olarak da bilinir.

Çevrimdışı TAYLANSALİH

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.336
  • 3.247
  • Beden Eğitimi Öğrt.
  • 1.336
  • 3.247
  • Beden Eğitimi Öğrt.
# 30 Kas 2012 14:06:58
 MAHSUNİ ŞERİF Kahramanmaraş'ın Afşin İlçesi'nin Berçenek Köyü'nde (şu anda ismi Tarlacık köyü) dünyaya geldi. 1955 yılında, sonradan Ankara'ya nakledilen Mersin Astsubay Okulu'na kaydoldu. 1960'ta eşi Suna'yı kaçırdı ve 6 ay köyünde kaldı. Bu sırada okulu Balıkesir'e nakledildi. Okul komutanının çabası ile yeniden okula dönen Aşık Mahzuni, 6 ay devamsızlık yaptığına ilişkin bir ihbar üzerine okuldan atılınca yeniden köyüne döndü. 1964 yılında ilk plağı ile müzik piyasasına girdi.

Bir süre Gaziantep'te ikamet ettikten sonra Ankara'ya taşındı. 1989-1991 yılları arasında Halk Ozanları Federasyonu tarafından Dünya'nın en büyük 3 ozanı arasında gösterildi.

Sivas Dramı adlı türküsünü, Sivas Katliamı'nda yaşamını yitirenlere ithaf etmiştir.

Çevrimiçi aliş70

  • Bilge Üye
  • *****
  • 11.523
  • 59.591
  • Özel Eğitim Öğrt.
  • 11.523
  • 59.591
  • Özel Eğitim Öğrt.
# 30 Kas 2012 17:17:01
Abdallık ve Abdallar hakkında bilgisi olan paylaşabilir mi?

Çevrimdışı cora

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 269
  • 1.622
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 269
  • 1.622
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 30 Kas 2012 22:06:49
Neşet demek KIRŞEHİR demek,Neşet demek buram buram türkü demek,Neşet demek sazın bam teline dokunmak insanın yüreğindeki ince teli titretmek demek,Neşet demek doğallık,samimiyet demek...Sözün özü sevgi adamı NEŞET...üstadım,hemşerim ruhun şad olsun...

Çevrimdışı evgi-47

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 956
  • 5.482
  • 956
  • 5.482
# 30 Kas 2012 23:24:43
Hacı Taşan, Muharrem Ertaş, Çekiç Ali gibi büyük Abdal ozanlarıyla birlikte Anadolu bozlak geleneğinin en büyük ustaları arasında yer alan Neşet Ertaş hayatını kaybetti. Ertaş'ın kaybı başta Anadolu'nun dört bir yanındaki Abdal aşiretlerinin mensupları olmak üzere her kesimde büyük bir üzüntüye neden oldu.

Neşet Ertaş Anadolu ve Orta Asya'nın en büyük göçebe zanaatçı kavimlerinden olan Abdal toplumunun mensubuydu. Sanayi öncesinde geçimlerini müzisyenlik, sepetçilik, demircilik gibi mesleklerle karşılayan Abdallar mesleklerinin ortadan kalkmasıyla birlikte kentlere yerleşmişler ve büyük bir yoksullukla karşı karşıya kalmışlardı. Neşet Ertaş'ın Garip mahlasını kullanarak ürettiği türküleri bir yandan bozlak geleneğini 21. yy'a taşırken bir yandan da Abdalların büyük çilesini yansıtmış oldu

Çevrimdışı M.TARIK

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.153
  • 2.487
  • 1.153
  • 2.487
# 02 Ara 2012 00:27:05
Büyük bozlak ustalarını saygı ile anıyorum.Bıkmadan ,usanmadan dinlediğim insanlar.....

Çevrimdışı M.TARIK

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.153
  • 2.487
  • 1.153
  • 2.487
# 02 Ara 2012 00:29:51
Arkadaşlar,bu konuda yapmış olduğunuz paylaşımlar için çok çok teşekkürler...

Çevrimdışı evgi-47

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 956
  • 5.482
  • 956
  • 5.482
# 02 Ara 2012 01:56:46
      ''Bozkırın tezenesi'', Süleyman Demirel'in cumhurbaşkanlığı döneminde kendisine sunulan ''Devlet Sanatçısı'' unvanını, ''Hepimiz bu devletin sanatçısıyız, ayrıca bir devlet sanatçısı sıfatı bana ayrımcılık geliyor'' diyerek kabul etmedi.
      Ozana, 2006 yılında TBMM tarafından Üstün Hizmet Ödülü verildi. Ozan, bu ödülü abdal kültürüne hizmet etmiş ecdadı adına aldığını belirtti. Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü UNESCO da 2010 yılında Ertaş'ı ''Yaşayan İnsan Hazinesi'' olarak ilan etti.
      Ünlü ozanın babası, ozanların piri kabul edilen Muharrem Ertaş' ın sesi  Japonlarca incelenmiş ve bu sesin dünyada bir benzerinin  olmadığı sonucuna varılmıştır. (Kaynak Wikipedia)
      Kırşehir ve çevresinde yaşayan Abdallar, Kırşehir Merkez Bağbaşı Mahallesi, Kaman, Mucur ve Çiçekdağı-Kırtıllar Köyü ile Nevşehir’e bağlı Hacıbektaş İlçesi ve Kırıkkale’nin Keskin İlçesi’nde otururlar. Kendilerine Abdal ya da Teber derler. Teber Uşağı diye de adlandırılırlar. Ankara’da yaşayanlarına Abiles Abdalları diyorlar.
     Yüzyıllar önce Horasan’dan İran’a, oradan da Türkiye’ye geldiklerini söylüyorlar. Büyüklerinden, İran’da kalmayışlarının sebebi olarak oralarda yaşamanın, iklim ve geçim şartları yüzünden güç olmasını duymuşlar.  “Anadolu’da eskiden beri yerleşmiş Abdal oymakları vardır. Bugünkü Abdallar, kendilerinin, haklı ve doğru olarak, Türk ırkından ve İslâm olduklarını ifade ederler. Bu ifadelerine ilâve olarak da, ulu ve aziz saydıkları “Kara Yağmur”un reisliği altındaki “Horasan Erleri” (Güney ve doğu Abdalları ise, Oğuzların Beğdili boyu) ile beraber Anadolu’ya geldiklerini ısrarla söylerler” (ÜLKÜTAŞIR, 1968: 43).
    “Abdallar, muhtelif zanaatlar yapar; iş tutarlar. Bir kısmı – bilhassa erkekleri – davul zurna çalar, köçeklik, elekçilik, sepetçilik yapar. Bir kısım Abdalların sünnetçilik, kasaba ve köylerde dilencilik, gizli olarak da üfürükçülük, hekimlik başlıca maişet vasıtalarını teşkil eder.” (ÜLKÜTAŞIR, 1968: 44)
    Anadolu’daki bir kısım Abdalların kazancılık, kalaycılık, demircilik, sepetçilik, elekçilik gibi işlerle meşgul olmaları yüzünden bunlara çingenelik bile isnat edildiği görülür.
    Abdallar, kendilerine Teber; konuştukları gizli dile de Teber dili derler. Teber kelimesi ise, Teber dilinde 1. davul; 2. Abdal anlamında kullanılıyor.
  Kaynak:TÜBAR-XV-/2004-Bahar/Yard.Doç.Dr.Mahmut SARIKAYA-Ok.Mahmut SEYFELİ)

Çevrimdışı basbag

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.185
  • 791
  • Müzik Öğretmeni
  • 1.185
  • 791
  • Müzik Öğretmeni
# 02 Ara 2012 02:13:05
Bir nevi ırkçılıktan ömrünce nasibini almış, hor görülmüş ama hor görmeyecek kadar güzel gönüllü olmuş, yaşadıkları ona güzel' i üretmeyi kazandırmış, son abdalımız.gösterdiği değeri görememiş ama bu kubbede baki kalan sesi, sazı, sözü olmuştur.

Belgeselinde, babası ile eşek üzerinde köy köy gezmelerini simgeleyen heykelin yapımı sırasında babasının eşek üzerinde tasvir edilmesinden rahatsız olup, "hayvan da olsa o da bir candır, zulüm olur" deyip o şekli değiştirmesi nasıl bir ince insan fikridir, şaşıp kalmıştım.

Çevrimdışı TAYLANSALİH

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.336
  • 3.247
  • Beden Eğitimi Öğrt.
  • 1.336
  • 3.247
  • Beden Eğitimi Öğrt.
# 04 Ara 2012 11:25:22
Arkadaşlar, Paylaşımlarınız İçin Teşekkür Ederim. Daha Çok Katılım Olursa Hepimiz De Mutlanırız.bu Ozanlarımız Bizim Sesimiz, Bizim Duygularımızdır.

Çevrimdışı TAYLANSALİH

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.336
  • 3.247
  • Beden Eğitimi Öğrt.
  • 1.336
  • 3.247
  • Beden Eğitimi Öğrt.
# 04 Ara 2012 11:29:27
 
 
 
Neşet Ertaş Çankaya'da anıldı 
   
 
   Bestelediği ve söylediği türkülerle milyonlarca kişinin gönlünde taht kuran ‘Bozkırın Tezenesi’ Neşet Ertaş, Çankaya'da anıldı. 
 
 
 
 
 
 
 
   
 

Bestelediği ve söylediği türkülerle milyonlarca kişinin gönlünde taht kuran ‘Bozkırın Tezenesi’ Neşet Ertaş, Çankaya Belediyesi, Çankaya Kent Konseyi, Halkevleri, ODTÜ Türk Halk Bilimleri Topluluğu Mezunları ve İnşaat Mühendisleri Odası Ankara Şubesi’nin birlikte düzenlediği etkinlikle anıldı.


2 Aralık Pazar günü İnşaat Mühendisleri Odası Teoman Öztürk Salonu’nda gerçekleştirilen anma Etkinliğinde sanatçlar Celal Sezer ve Abdurrahman Tarikçi Neşet Ertaş’ın ölümsüz eserlerini seslendirdi.

Kalabalık bir izleyici kitlesinin katıldığı anma etkinliğinde büyük ustanın pek çok eseri ne salondaki izleyicilerde eşlik etti.


“NEŞET ERTAŞ İSMİ YAŞAYACAK”

Etkinlik öncesinde bir konuşmla yapan Çankaya Belediye Başkan Yardımcısı Eser Atak, Neşet Ertaş’ın buram buram Anadolu kokan doğa ve insan sevgisi yüklü eserlerinin bu topraklarda sonsuza kadar yaşayacağını ve insanlığa hep güzel mesajlar ve duygular taşamaya devam edeceğini söyledi. Atak, Neşet Ertaş ismini Çankaya’da bir parka vererek, sanatçıya duydukları vefa borcunu bir parça da olsa ödemeye çalışacaklarını ifade etti.
 
 
 
 

Çevrimdışı Tolstoyevski

  • B Grubu
  • 24.726
  • 258.526
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 24.726
  • 258.526
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 04 Ara 2012 11:31:53
” ilk ne zaman aşık oldun ? ” diye sordum Neşet Ertaş’a.
“13 yaşımda. yozgattaydık, mahallenin kızıydı. ona bi türkü havalandırdıydım” dedi.
kızın adını söyledi. sonra pişman oldu.
” yazman gurban oluyum , sevda sırrınan olur. ” dedi

Sevda sırrınan olur...

Çevrimdışı evgi-47

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 956
  • 5.482
  • 956
  • 5.482
# 14 Oca 2013 23:18:08
Seni unutmak mümkün mü?

Çevrimdışı evgi-47

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 956
  • 5.482
  • 956
  • 5.482
# 15 Oca 2013 19:59:51
BOZLAK
Birçok bölgede görülmekle birlikte, özellikle İç Anadolu ve Güney Anadolu'da, Toroslar'da yaygın olan Avşar ve Türkmen oymaklarına ait bir uzun hava türüdür.

Bozlak kelimesinin kökeni hakkında çeşitli görüşler vardır. Öztürkçe bir kelime olan "Bozlak"ın çeşitli anlamlan, çeşitli eserlerde şu şekilde belirtilmiştir.

Divan-ı Lügat-it Türk'de "bozlak", "bozlamak" ses vermek bağırmak anlamına gelmektedir. Dede Korkut'ta ise bozlatmak, böğürmek manasında kullanılmakta, Kırgızcada ise "botasın olgan tüyiidey bozlayı bozlayı kaldım men", "yavrusu kaybolmuş, çalınmış bir deve gibi bozlaya bozlaya, feryat içinde kaldım ben" denmektedir.

Özet olarak, feryad etmek, haykırmak, ayrıca deve bağırması anlamına bozulamaktan, bozlamaktan gelen bir kelimedir.

Bozlak, ayrıca bağlamada yapılan bir düzene (akord) de verilen addır. Burada alt ve Orta teller "LA", üst tel "SOL" sesine çekilir. Bu düzene "Abdal" düzeni de denmektedir.

Bozlak ayrıca Kürdi makamındaki türleri belirten bir ayak adı olarak da "Bozlak Ayağı" şeklinde kullanılmaktadır.

Zaten bozlaklarda türü belirleyen en önemli öge Kürdi dizisi içinde seslendirilmeleridir. Bazı bozlaklarda Kürdü dizisinin yanı sıra "Acemkürdi" ve "Muhayyerkürdi" makamları, bazen de bu makamların Sol veya Fa diyez üzerine aktarılmış şekilleri kullanılır. Az da olsa, Toros Türkmenlerinde bu tip bozlaklar görülmektedir.

Dağ ve Oymak havalarının karakterestik bir türü olan bozlak, çoğunlukla bir erkek tarafından söylenir, ancak Teke yöresinde Yörüklerin hep birlikte söylediklerine de rastlanmıştır.

Bozlakların konularını, yöresel ve çeşitli toplumsal olaylarla ilgili konular oluşturur. En önemli özelliklerimizden olan yiğitlik ve kahramanlık bu konuların başında gelmektedir.

Dizileri çoğunlukla 11 ve 14 heceli olan bozlakların sözleri anonim olabileceği gibi saz şairlerine ait de olabilir. Bozlakların birkaç türü vardır. Vurguladıkları konulara göre yiğitleme, güzelleme, yanık, ağıtlama ve kerem bozlağı gibi adlar alırlar.

Yiğitleme bozlağı; sözleri saz şairlerimizden Dadaloğlu'na ait olan aşağıdaki bozlak örnek olarak verilebilir.

Kalktı göç eyledi Avşar elleri
Ağır ağır giden eller bizimdir
Arap atlar yakın eder ırağı
Yüce dağdan aşan yollar bizimdir

Bozlakların ses genişliği 8'li, 10'lu hatta 12'li olabilir. Dizi kullanılırken tiz seslerden başlanır, karar sesinin sekizlisi ve yedilisinde belirgin biçimde görüldükten sonra karar perdesine inilerek uzun hava bitirilir. Bozlaklar çalgı eşliği olmaksızın söylendiği gibi cura ve bağlama eşliğinde de söylenirler.

Kırşehir' li mahalli sanatçılar bozlak çalarken genellikle bağlamanın RE perdesini karar sesi olarak kullanırlar. Yani bozlağı RE üzeri çalarlar. Bozlakların çalınışı ve söylenişinde sert bir ifade vardır.

Bozlaklar Avşar ve Türkmen ağzı ile seslendirilirler. Bozlakların usta seslendiricilerine, Kırşehir'li Hacı Taşan, Muharrem Ertaş, Neşet Ertaş, Çekiç Ali gibi yöresel sanatçıları örnek verebiliriz.
Duygu Dolu Gönül Sesi Türkülerimiz
Figan Karahasan – Temel Hakkı Karahasan

BABAYA AĞIT
Aydos deyince yeri göğü inleden
 Muharrem ustaydı bunu dinleden
 Gönülü kırmazdı bilerekten bilmeden
 İnsan velisini neyledin dünya
 
Aydos sazını çalarken kendinden geçen
 Gönülden gönüle kapılar açan
 Aşkın dolusunu nefessiz içen
 Gönül delisini neyledin dünya
 
Aydos garibim babamdı Muharrem usta
 Bilirim aşıktı sevdiği dosta
 Sazının emaneti diye en son nefeste
 Sazın ulusunu neyledin dünya

DELİ BORAN
Uzak yoldan geldim hasretim için
 Hani nerde Babam Muharrem nerde
 Yaralı Bülbül’üm ses vermez niçin
 Yüreği yanığım o Kerem nerde
 
O garib gönüllüm dertli bakışlım
 Feleğin elinde sinesi daşlım
 Yüreği yaralım gözleri yaşlım
 Gönül evi yıkık viranım nerde
 
Fet olurdu feryadını dinleyen
 Feryadı içinde derdini anlıyan
 Kuşlar gimi viranede ünleyen
 Ecinnice deli buranım nerde
 
Okula gidemedim bu dert benimdir
 Hemi benim derdim hem babamındır
 Hemi babam hemi öğretmenimdir
 Garibim dersimi verenim nerde

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK