Parasını da nöbeti de istemiyorum. Nöbet günlerim de öyle yoruluyorum ki ders mi isliyorum yoksa ders mi beni işliyor karar veremiyorum.
Sınıfım zaten yorucu, okulumuz bulunduğu yerden kaynaklı zor çocuklarla dolu. Kocaman bahçenin, katın bir ucundan bir ucuna yetişme, koşturma telaşı beni mahvediyor.
Okulda beni o gün iyi görmeyen bazı öğretmen arkadaşlar neyin var diye sorup nöbet çok yoruyor hocam cevabıma 'aaamaaaaann' yanına el savurma hareketi ile cevap veriyorlar. Bu abartma demek oluyor farkındayım.
Ama onları da gozlemliyorum da nöbet mi tutuyorlar. Hava alma, yürüyüş yapma amaçlı mi ayaktalar çözebilene aşk olsun.
Eğer öyle rahat biri olsaydım nöbet de zor gelmezdi muhtemelen.
Bendeki telaş oldukça dertlerim bitmez.
Nöbet işi de zor gelir elbet.
Memleketi ben kurtarcam inşallah..
Lütfen kimse bana amaannn abartma nobette ne varmış. Amannnn abartma bizim işin neresi zor demesin.
Kaç saat çalışıyor olduğunu öğretmenin kafa yapısı, kendini isine ne kadar verdigi belirliyor çünkü.
Ben işimi, çocukların sesini, bir veli derdini eve taşıyan, yatağın içine kadar sokan bir öğretmenim.
Nöbet günü dinlenme hakkımı bile kullanmadan derse giriyorum. Çünkü aklım sınıfta kalıyor.
Öğretmenin 4 saat çalıştığini iddia eden meslektaşımla da kendimi bir tutamam. Evet bu haksızlığı yapamam kendime.