Bugün emekliliği gelmiş olup çeşitli nedenlerle emekli olmayan öğretmenlerimize, büyüklerimize hakaret edenler, yarın hakareti hak ederler. Öğretmen camiasına yakışmayan saygısızlıkları yapanlar var. Hangi insan emekli olup rahat, huzurlu bugünkü sıkıntılarla uğraşmadan yaşamak istemez. Onları bu durumu düşürenler utansın. Bizleri bu duruma düşürenlerle değil de birbirimizle uğraşıyoruz. YAZIK. Unutmayın ki o öğretmenler de doğuda, köylerde, araçla değil de yürüyerek, hayvan sırtında saatlerce yol kat ederek görev yerlerine ulaşıyorlardı. Şimdiki gibi araç yok, telefon yok, tv yok, elektrik yok(doğunun köylerinde) internet yok. 30-35 sene önce doğunun köylerinde görev yapan öğretmenlerden hatıralarını dinleyin bakalım.
Değerli hocam ihtiyacı olmadan çalışanlarda var. benim bildiğim biri var mesela meslekte bu yıl herhalde 40. yılı olacak iki çocugu var ikisi de memur olmuş çalışıyor durumda arabası ve kendisi pek söylemezde başkalarından duydugumuz kadarı ile 3-5 evi var. (Söylenince inkar etmiyor ben onları memur maaşı ile değil babamdan kalanlar ile aldım diyor)Hala emekli olmayı aklının ucundan bile geçirmiyor.
Ve resen emekli edilene kadarda çalışır gibi geliyor.
bu bir örnek eminim ki benzer durumda olanlar vardır.
Tabii ki tam tersi durumda olanlarda. Yani maddi sorunlar nedeni ile çalışmak zorunda olanlarda. Nitekim yine öylebir öğretmen büyüğümüzde var . Çocuğu üniversitede okuyor her ay 1000 tl gönderiyor. Geri kalanı ile de geçinmeye çalışıyor. Tabii bunun harcı var gidiş gelişi var ekstra masrafları var.
Tabii bu durumda olanlarda mutlaka vardır..
Ben bu iki somut durumuda birebir görüyorum ama bir gerçek var ki o da şudur.
Eğer kişinin kanuni hakkı ise çalışmak ve çalışmak istiyor ise kimse karışamaz.