Öğretmen Dalgınlıkları :)

geçen yıl kızımın okuduğu okula idareci olarak atandım.öğrencilerin doldurması gereken e-okul bilgi formları ile okul-öğrenci-veli sözleşmelerinin cuma gününe kadar idareye teslim edilmesi gerekiyor.sınıf başkanları odama geldiler sınıf sınıf alıyorum.6/B sınıfı başkanı "bir kişi getirmedi öğretmenim annesi daha doldurmamış "dedi."hiddetle çıkıştım.hangi sorumsuz çocukmuş o?derhal bana gönder zil çalınca!"az sonra zil çaldı kapım vuruldu ve içeriye kim girse beğenirsiniz utana sıkıla .KIZIM "Beni çağırmışsınız öğretmenim."gülermisin ağlarmısın.

müdür yardımcımız sık sık hocam yaşlanmışsınız diyor. ben de hiç nedenini sormuyorum. 1. sınıfları okutunca yaşlanıyor insan diyorum.
meğer sınıf defterini sınıfa getirmeyi unutuyorum.

Odanın ortasında ayakta dikilerek muhabbet etmek..Az önce arkadaş geldi,bilgisayardan birşeyler indirmeye,dalmışız ayakta bilgisayar başında konuşuyoruz.annem :-oğulll niye ayakta dikiliyorsunuz siz hepp sözünü duyunca uyandık.

ÜÇ YILLIK DALGINLIK
Eski öğrencimiz büyümüş, okul bitirmiş de bizim uzuuun yıllar görev yaptığımız köy okulumuzda  görsel sanatlar dersine ücretli öğretmen olarak giriyor. eski günlerden bahsediyoruz. "..... hocam bana 3 sene boyunca ablamın ismsyle hitap etti. önceleri ismimi belirtiyordum ama durumda hiçbir değişiklik olmayınca bi daha sesimi çıkaarmadım. Gülçin yerine Buse dedikçe ben cevap veriyordum. son sınıfta Buse dedi, ben yine cevap verdim. sonra bana kızdı.
-Senin adın Gülçin değil mi?
-Evet.
-Niye söylemiyorsun?


BU ARADA 8 YAŞINDAKİ KIZIMIN SİZDEN BİR RİCASI VAR. DİYOR Kİ:"ANNE ÖYLE GÜZEL ŞEYLER YAZ Kİ HERKES SANA TEŞEKKÜR ETSİN." Kendisi de sıkı bir eğitimhane takipçisi. üyelik istiyor ama henüz bir mail adresi olmadığı için benim üyeliğimle döküman indiriyor. İnşallah foruma da ben yokken yazı yazmıyordur:)

1. sınıfı okutmaya başladım.evim okula çok yakındı.her akşam sınıfım için dökümanlar hazırlıyorum ve  ertesi gün poşetin içinde okula götürüyorum.yine bir sabah poşetleri aldım okula gittim  sınıfa girdim çantamı ve poşetleri masanın üzerine koydum...
sabah çıkarken eşim çöp poşetinide atarmısın demişti ben atmayı unutmuşum sınıfa kadar çöpü götürmüşüm  allahtan sınıfta kimse yoktu . sonra çöpü okulun çöp kovasına atmıştım

okuldaki arkadaşlar biride oğlunu kapalı  spor salonunda unutmuş.çocuk polisten yardım istemiş ve polis arkadaşı aramış.

yine bizim okulda benden önce görev yapan bir öğretmen arabasıyla okula geliyor .arabasız yürüyerek eve dönüyor.arabasını evinin önünde göremeyince arabası çalındı sanıyor...

 

1. sınıfı okutmaya başladım.evim okula çok yakındı.her akşam sınıfım için dökümanlar hazırlıyorum ve  ertesi gün poşetin içinde okula götürüyorum.yine bir sabah poşetleri aldım okula gittim  sınıfa girdim çantamı ve poşetleri masanın üzerine koydum...
sabah çıkarken eşim çöp poşetinide atarmısın demişti ben atmayı unutmuşum sınıfa kadar çöpü götürmüşüm  allahtan sınıfta kimse yoktu . sonra çöpü okulun çöp kovasına atmıştım

öğretmenim  çok güldüm buna ,hala gülüyorumm  

kalem alıp kimden aldığını bilememek, aldığı kitap için ben almadım demek... galiba bunlar en basitleri. işin kötüsü de başıma en çok gelenleri.

*dışarda sıra yaptığım zaman hadi bakalım yaslan arkana diyorum
*biraz farklı bi öğrencim var.oturarak dersi dinleyemiyor ve  bu öğrencim her ders farklı birinin yanına geçiyor ve ben bu duruma o kadar alıştım ki malesef bazen farketmiyorum.öğretmenim ilayda canı nerde oturmak isterse orda oturuyo kızmıyosunuz hiç diyolar ama ben bunun idrakinde değilim bile
*sınıfım 60 kişiyken ilk atandığım yıl,kimin gelmediğini hiç anlayamıyodum
*ve en kötüsü cep telefonumu düzenli olarak önlüğümün cebinde unutuyorum ve o gece benim için kabusa dönüşüyo....

Ebru58 öğretmenim Çok Teşekkürler    Kızınıza da selamlar,
(24 saat engeli)

nöbetçi öğrenci ziline basıyorum öğrenci geliyor birşey söylememi bekliyor ben ona söyle bakalım deyince siz çağırdınız ya diyor zaten ne söyleyeceğimi de çağırdığımı unuttuğum gibi unutmuş oluyorum gülerek hadi git aklıma gelirse çağırırım diyorum

1. sınıf okutan arkadaşım tahtaya 'Et' yazıp öğrencisinden okumasını istiyor.Öğrenci okuduktan sonra bu defa 'et' yazıyor okumasını istiyor.Çocuk düşündükçe öğretmeni ' hadi ama az önceki okuduğun kelimenin küçüğü' dediğinde öğrenci cevabı yapıştırıyor ' kıyma ,öğretmenim' 

kalem alıp kimden aldığını bilememek, aldığı kitap için ben almadım demek... galiba bunlar en basitleri. işin kötüsü de başıma en çok gelenleri.

bugün ben de tahta kalemi istedim, ders anlattım. Ders sonunda:" öğretmenim, kalemim.." dedi, hmm iyi ki söyledin dedim.
* Ben bunu kimden almıştım diye açık açık soruyor, aklımın karıştığını açıkça söylüyorum 

Hece düşmesini anlatıyordum. Gönül kelimesini ek almış haliyle gönlü yazmam gerekirken yine gönül yazdım. Öğrenciler uyardı sözde değiştirdim ama 3 defa yanlış yazdım, her defasında öğrencilerim uyarmasına rağmen. En sonunda doğrusunu yazabildim. Ama sınıfta da bende de ders işleyecek hal kalmadı.