Öğretmen Ne Demektir?

Çevrimdışı alüminyum

  • Uzman Üye
  • *****
  • 792
  • 940
  • 792
  • 940
# 22 Kas 2009 21:31:29
Öğreten.

Çevrimdışı devasu

  • Bilge Üye
  • *****
  • 1.876
  • 6.503
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 1.876
  • 6.503
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 22 Kas 2009 21:32:57
Yüreği geniş ve affetmeyi bilen kişidir.


                                            SUÇ
         Okul arkadaşlarımdan ufak tefek bir çocuk vardı. Adı Capitan’dı. Cılız, üstelik hastaydı. Öyle ki sık sık derslerden geri kalırdı. Anlaşılan sağlık durumu için evinde pek ilgi göstereni de yoktu. Büyükleri oldukça yoksuldu ve çok sayıda çocukları vardı, aralarından biri “öbür dünyaya” gidecek olsa, onlar için büyük kayıp sayılmazdı.

         Okula giysileri yamalı ama tertemiz gelirdi. Öğretmen nedense onu hiç dövmezdi. Bana gelince öğretmen ne zaman sınıfı terk edecek olsa, bir işi çıksa yerine beni bırakırdı, sınıfa ben bakardım. Ben böyle fırsatlarda arkadaşlarıma hiç göz açtırmazdım: hele küçük bir suç işlesinler, adlarını hemen tahtaya yazardım. Sonra onlar suçlu olmadıklarına, bin dereden su getirseler bile bir türlü inandıramazlardı öğretmeni.

        Capitan benim ne düşmanımdı, ne de dostum. O anlaşılan beni severdi ama ben buna pek aldırmazdım. Güzün olsun, kışın olsun annesinin çavdar ekmeğinden başka ona verdiği yeşil elmalardan bana da verirdi. Nedir ki ben onu da çok defalar tahtaya yazardım, sonra öğretmen cezalandırdı mı, o şaşkın şaşkın durur, asla kendini savunmaz, üstelik bana da kinle bakmazdı hani. Yine  annesinin verdiği elmalardan bana ayırır, hatta yanında bulunan onun için en değerli şeyleri de verirdi.

         Capitan’ dan başka hepimiz öğretmene elma,  armut  yumurta gibi şeyler armağan getirirdik. Capitan da getirirdi ama yılda bir kerecik yapardı bunu.Tam Öğretmenler günü bir tutam kardelen çiçeği getirirdi. Bu çiçek bizde pek bulunmazdı. Çok defalar bütün gün ormanda gezer  tozardık ama bu çiçeği bir türlü bulamazdık. Doğrusu bu benim gücüme giderdi. Böyle bir çiçeği öğretmene  neden ben götürmeyeyim de o götürsün diye için için kıskanırdım. Çünkü öğretmen bu çiçeğe çok sevinir, eline alır almaz hemen burnuna götürür, doya doya koklardı. Anlaşılan çok iyi kokusu vardı bu çiçeğin. Capitan karşılığında hiçbir şey almadığı halde,içinde bir sıcaklık , kıvanç duyar, yavaş yavaş yerine geçer, yüzünde dakikalarca hafif bir gülümseme titrerdi.

          Bir Öğretmenler günü, yine böyle bir tutam kardelen çiçeği ile okula gelmişti. Çiçekleri sıranın içine sakladı. Ben bunu görünce içimde bir kıskançlık duydum.  Dayanamadım.   

-   Sakladığın ne? diye  sordum.
-   Hiç… diye cevap verdi yavaşça.
-  Nasıl hiç, canım? dedim . Saklıyorsun işte. Usulcacık ellerimi uzattım, elim çiçeklere dokundu, yalvarıcı bir sesle:
-   Ne olur bana ver bunları ! dedim.
-   Veremem ! Zor bulabildim, diye direnmeye başladı. Sonunda tekrar etti:
-   Veremem !   N’olur  darılma!
Karşılığında neler vaat etmedim neler, ama sökmedi.
-   Seni bir daha tahtaya yazmayacağım, iyi arkadaşın olacağım daha pek çok şey dedim.
Yine  sökmedi.
Kızgın kızgın yerime çekildim ve bir daha ona başımı çevirmedim.
         Ders başlayacağı sırada yanıma sokuldu, yavaşça kardelen çiçeklerini sıramın üstüne bıraktı.
Çiçekleri ittim:
-   İstemem! dedim.
O, çiçekleri almadı, sırasına çekildi, sakin sakin yerine oturdu.

        Biraz sonra ben çiçekleri aldım, öğretmene verdim. öğretmen her zamanki gibi     birden burnuna götürdü, koklarken gözlerini Capitan’ a dikti… Sanki: “Neden sen getirmedin ?”  diye sorar gibiydi. Ancak o kımıldamadan sırasında oturuyordu. Bana dönerek;
-   Teşekkür ederim!... dedi öğretmen.

Yerime döndüm. Geçerken Capitan’ a baktım, gözlerinde sanki iki damla yaş vardı.

          Mayısın ortalarında Capitan okula gelmez oldu. Bundan bir hafta sonra ise birdenbire öldü. Onu mezara götürdüler. Ben,  arkadaşlarımla mezara gitmedim. Gidemedim, gidemezdim… İçimi bir şey sıkıyordu çünkü. Üzülüyordum…

          Uzun zaman içimde bir sıkıntı hissettim. Sürekli kendimi suçladım. Etkisinden bir türlü kurtulamıyordum. Bunu fark eden öğretmenim bir gün “kendini suçlama Capitan çiçeği verseydi de yine ölecekti?...”diye beni avutmak istiyordu… Ama, bunun yersiz bir avutma olduğunu bütün gücümle anlıyor, içten seziyordum… Arkadaşıma haksızlık ettiğimi biliyor ve kendimi bir türlü affedemiyordum.  Kendimi affedemiyordum ama anlaşılan öğretmenim beni affetmişti.


                                               MİSKO KRANYEÇ
                                       Çeviren : Necati ZEKERİYA



Yüreği geniş ve affetmeyi bilen tüm öğretmenlere....

Çevrimdışı tanercelebi52

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.899
  • 36.286
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 3.899
  • 36.286
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 22 Kas 2009 21:35:34
Öğretmen bir güneştir.Tüm ışınlarını öğrencilerine yansıtan...

Çevrimdışı bldnl

  • Uzman Üye
  • *****
  • 647
  • 589
  • Okul Müdürü
  • 647
  • 589
  • Okul Müdürü
# 22 Kas 2009 22:00:38
sevgi, hoşgörü, fedakarlı, veren, yorulmayan, şefkat, bilen, ana, baba, abi, boyacı, hizmetli, usta, marangoz, tamirci.........

Çevrimdışı ADAM11

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.116
  • 6.878
  • 2.116
  • 6.878
# 23 Kas 2009 06:35:43
arkadasalr  dediklerinizin hepsıne katılıyorum .
çok güzel ifade etmişsiniz ağzınıza yüreğinize sağlık .

demek istedediğim, öğretmenin çalışma koşulları çok zor , bir köye gönderiyorlar can güvenliği olmayan köylere bile ,
bir küçük taş bina bir sürü sorun dediğiniz gibi işte o an mum yanmaya başlıyor...
şimdi soruyorum size hangi memeur çalıştığı iş yerini boyuyor, temizliyor,sobasını yakıyor...

birde müfettişler gelip bu binanın nıye duvarı yok ,boyası iyi değil falan filan  arkadasım ben  muteahhitenizmiyim duvar yapayım boya yapayım desenizde sanki görevinizden kaçıyormuşsunuz gibi  oluyor.
işte öyle bir şey...

Çevrimdışı ben02

  • Uzman Üye
  • *****
  • 585
  • 526
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 585
  • 526
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 23 Kas 2009 07:51:36
öğretmen =    öğret + men  = öğreten adam demektir bence.. :)

Çevrimdışı tahribatcom

  • Uzman Üye
  • *****
  • 995
  • 1.833
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 995
  • 1.833
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 23 Kas 2009 08:06:07
Öğretmen=Herşey

Çevrimdışı umran45

  • Uzman Üye
  • *****
  • 520
  • 1.833
  • 520
  • 1.833
# 23 Kas 2009 10:47:14
vicdan, sevgi, özveri...

Çevrimdışı kamanlı uzman

  • Uzman Üye
  • *****
  • 292
  • 184
  • 292
  • 184
# 23 Kas 2009 11:48:15
öğretmenlere göre  = özveri , sevgi, bilgi öğreten, insan yetiştiren, cehaletle mücadele edendir.

 bazı milli eğitim  bakanına göre  = hiç bir iş yapmayan yarım gün çalışan insan topluluğudur.

özellikle köylülere ve diğer meslek topluluklarına göre = 2 ay tatili olan çoluk çocukla uğraşan  beleş yatarak para kazanan insanlardır.

bazı esnaflara göre ise yolunacak kazdır.

yöneticilerimize göre de yılda bir gün hatırlanan yalandan bir günü kutlanan bir meslek dalıdır.

liste uzayıp gidiyor


Çevrimdışı ahmetce

  • B Grubu
  • 5.759
  • 33.904
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 5.759
  • 33.904
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 23 Kas 2009 12:31:26
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
veren el

hocam cevabınızı çok beğendim kısa ama her şeyi anlatıyor

Çevrimdışı deva35

  • Bilge Üye
  • *****
  • 7.396
  • 11.766
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 7.396
  • 11.766
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 23 Kas 2009 13:07:45
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
öğretmenlere göre  = özveri , sevgi, bilgi öğreten, insan yetiştiren, cehaletle mücadele edendir.

 bazı milli eğitim  bakanına göre  = hiç bir iş yapmayan yarım gün çalışan insan topluluğudur.

özellikle köylülere ve diğer meslek topluluklarına göre = 2 ay tatili olan çoluk çocukla uğraşan  beleş yatarak para kazanan insanlardır.

bazı esnaflara göre ise yolunacak kazdır.

yöneticilerimize göre de yılda bir gün hatırlanan yalandan bir günü kutlanan bir meslek dalıdır.

liste uzayıp gidiyor



çok doğru...

Çevrimdışı SEMSUR

  • Uzman Üye
  • *****
  • 813
  • 723
  • Müdür Yardımcısı
  • 813
  • 723
  • Müdür Yardımcısı
# 23 Kas 2009 14:25:44
Hayatta birşeyler öğrenmek çaba ve yardımcı ister. Siz okulu bitirene kadar peşinizden koşturan hep sizi eğlendirirken bir şeyler öğreten, ders veren, mutlu eden bir kişi tanıyor musunuz? Bu sizin öğretmeniniz.
   Bazılarını görüyorum da öğretmenin değerini bilmiyorlar. Öğretmen ne demek desen öğretmen hocadır derler. Ama aslında öğretmen sizin geleceğinizdir. Kalemi tutmayı, adını yazmayı , düzgün konuşmayı, harfleri - sayıları kavratan kişi öğretmendir. Tabii bunların hepsini biliyorsunuzdur. AMA BİR ŞEY BİLMİYORSUNUZ! ÖĞRETMEN SİZSİNİZ. ÖĞRETMENİ NE KADAR DİNLERSENİZ SÖZÜNÜ O KADAR BENZERSİNİZ ONUN ÖĞRETTİKLERİNE...
   Öğretmen severde döverde... cümlesi yalan! Şöyle bir düşünelim. Öğretmen asla dövmez! Öğretmen kızar, azarlar , kulağını gerekirse çeker çekmesinide öğretmen bir çocuğu asla dövmez. Çocuk anlattıklarını dinlemediyse, yalan söylediyse veya başka birşey ise öğretmen anlatır. Bir daha yaparsa bir kaç kere vurabilir. AMA ÖĞRENCİSİNİ DÖVEN ÖĞRETMEN , ÖĞRETMEN DEĞİLDİR. Öğretmen öğrencisini dövseydi dövülen öğrenci yaralarla berelerle dönerdi evine... İşte böyle bir öğretmen olmaz. Benim anlatmak istediğim buydu... teşekkürler. :) :)

Çevrimdışı boşnak

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.159
  • 338
  • 1.159
  • 338
# 23 Kas 2009 19:16:34
birileri öfkeyi biz inadına sevmeyi ÖĞRETECEĞİZ :)

Çevrimdışı idil2007

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 478
  • 1.699
  • 478
  • 1.699
# 24 Kas 2009 23:29:08
ÖĞRETMEN anlamı içinde saklı her kelime göründüğününde ötesinde anlamlarla yüklüdür.

Çevrimdışı AKSA

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 1.564
  • 2.847
  • 1.564
  • 2.847
# 18 Ara 2009 17:47:56
Türkiye çağı yakalamaya çalışıyor. Teknolojinin dönüştüğü ve yepyeni öğretim ihtiyaçları doğurduğu bir dünyada Türk eğitim sistemi hantallaşmış gövdesiyle kımıldanmaya çalışıyor. Öte yandan eğitim Türkiye'de öncelikle bir ideolojik sorun olarak ele alınıyor. Eğitim elbette ideolojik bir şeydir, ama ondan önce de teknik ve ekonomik bir olgudur. İdeoloji de kendisini öncelikle bu bağlamda gösterir: eğitime ne kadar kaynak ayrılacağı, ne kadar önem, ne kadar değer verileceğidir asıl ideolojik tercih ve tepki. Öte yandan dünyanın her yerinde en prestijli okullar yüksek öğretmen okullarıdır. Türkiye ise 'okumayan' öğretmenle karşı karşıya. Ondan gelecek kuşaklar medet umuyor. Bunun müsebbibi öğretmenler değil, o zaman şu soru cevap bekliyor: Nedir sebebi bugün bu noktada bulunuşumuzun acaba?
Çünkü öğretmen bu maaşla geçinemiyor,üniversitede çocuk okutuyor,oturduğu evde kira ve tek maaşlı ise;;
     ÇARE,yılbaşı biletini Nimet Abla dan almalı,orada çıkma olasılığı daha çok diyorlar.

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK