Öğretmenlere Doğu Tazminatı

 Doğu Anadolu' da bir  dağ köyünde  göreve başladım. O köyede çalışırken bırakın tazminatı bir teşekkür bile etmediler. Milli Eğitim sorun üstüne sorun yaşattı, muhtar ayrı bir dert yarattı ve kimse sizin haliniz nedir demedi.

destek veren arkadaşlarıma teşekkür ediyorum ve bişey söylemek istiyorum. karadenizin bir köyünde çalışan arkadaşıma katılmamak mümkün değil. ben yukarda bahsettiğim şartlar altında 18 hizmet puanı alıyorum. bu puanla burdan kurtulmak 5 seneden önce imkansız. benim annem anne değilmi hergün televizyon izlerken burayla ilgili kötü haberlerde fenalık geçirdiğini bir ben birde allah bilir. telefon ettiğinde kuzum diye başlayan cümleler ve belirli bir süre sonra hıçkırıklarla biten telefon konuşmalarını. başınıza ne gelirse gelsin annenize bunları anlatamazsınız ki en azından içleri rahat olsun diye. ama aslında konuşmaya ve dertleşmeye o kadar ihtiyacınız vardırki.

sayın tahminmania size kesinlikle katılıyorum.Ben şu an İstanbul'da görev yapıyorum ama askerliğimi Şırnak'ta asteğmen olarak yaptım. Operasyonlara giderken fırsat buldukça öğretmen arkadaşlarla görüşme imkanım oluyordu. Şu cümleyi rahatlıkla söyleyebilirim: Ben burada ne alıyorsam devlet en az 2 katını oradaki meslektaşlarıma vermeli ama şunu da belirtmeliyim oraları görmeyenlerden durumu bizler gibi anlamalarını beklemek fazla iyimserlik olur.

her yerin koşulları farklı batıda tam bir mahrumiyet bölgesi olan yerler var.doğuda olup çok rahat yerler varDoğru ama en azından ölüm korkusu yok ne zaman nerede mayın patlayacak bilmiyorsun

tahminmania arkadasimiza cani gonulden katiliyorum yasamayanin anlamasi da cok zor alinan puan da cok gulunc

 BEN DOĞUDA 2 YIL ÇALIŞTIM.GERÇEKTEN KIYASLANAMAZ ŞARTLAR BATIYLA.BİR TAZMİNAT VERİLECEKSE ANA SÜTÜ GİBİ HELAL ORDAKİ ÖĞRETMENLERE.BUNU YAŞAYAN BİLİR DERİM.

Doğru bulmuyorum.Öğretmen her yerde öğretmendir.Doğudakide aynı batıdakide aynı.Emeğin karşılığı aynıdır.

size kesinlikle katılmıyorum .elektiriğin 6 ayda bir geldiği,yolun ve suyun olmadığı telefonla ailenizle 2-3 ayda bir görüştüğünüz bir yerde hiç çalışmadınız sanırım.
ama ben çalıştım hem de 4 sene
ya da kapınıza kadar lojman bombalamak için gelenler olmadı hiç demek ki ama benim lojmanıma geldiler.en taze yediğiniz ekmek 15 günlük değildi sanırım ama benim ekmeğim herzaman taştan azcık daha yumuşaktı çünkü 15-20 günden önce inemiyorduk ilçeye.hiç solcanını tülbentle süzüp su içmediniz sanırım ama ben içtim.demek doğudaki ve batıdaki aynı öyle mi?
evet doğuyu görmemişler için doğudaki ve batıdakiler aynı

Bence de çalışma şartlarına göre öğretmenlere tazminat ödenmeli. Bu tazminat da hatırı sayılır cinsten olmalı ki , öğretmenler tain istemek için onun - bunun peşinden koşmasın veya yıllarca beklemek zorunda kalmasın. Gerçekten ihtiyacı olan kişi gideceği yere rahat tain isteyip gidebilsin.

Merkezdeki öğretmenler ile ilçe ve köylerdeki öğretmenlerin maaşları arasında farklar olsaydı , tain istemek bu kadar zor olur muydu? Aileler bölünür müydü , sağlık sorunu olanların tedavileri aksar mıydı, öğrenim mazereti olanlar öğrenciliklerini ertelemek zorunda kalır mıydı?

Tabiiki şehirdeki öğretmenleri de düşünmek lazım . Maaş yeterli değil madem , madem devlet maaşı artırmakta güçlük çekiyor , o zaman öğretmenlerin kiradan kurtulmaları veya uzun yıllar borç içinde yaşamalarını önlemek ve hayat sıtandartlarını artırmak için başka bir çare bulmalı.

Benim önerim ;  devlet emekli olan öğretmenlere madem emekli ikramiyesi ödüyor, öğretmenin yaşlanmasını bekleyeceğine , bu ikramiyeyi başta ödese ve belli bir çalışma süresi zorunluluğu getirse, öğretmen de kira ödeyeceğine o para ile geçimini sağlasa , fena mı olur?

Sırf emekli ikramiyesinin zamanlamasından dolayı , öğretmenler ömür boyu ekonomik sıkıntı çekiyor. Bu sıkıntıyı yaşatmamak herhalde çok da zor olmasa gerek!

buradaki bazı arkadaşlar hayatlarında hiç doğu görmemiş olacaklarki bu kadar kolay ağızlarına alabiliyolar. ben hakkaride görev yapmaktayım. siz hiç bir bayram kutlamasına giderken allahım ölmeden geleyim diye dua ettiniz mi . yada sizin oralarda askeri operasyonlardan dolayı 1 hafta telefon bağlantınız gittimi. atatürk büstü koyamadığınız bir okulda çalışmak zorunda kaldınızmı. sınıfa girdiğinizde tahtada koskoca gerilla ( pkk ) yazısıyla karşılaştınızmı. okula gelen öğrencileriniz tamamımın hiç türkçe bilmediği oldumu. bu kadar çok şehit verdiğiniz bir dönemde hiçbir tepki gösteremediğiniz veya engellendiğiniz oldumu. şehitlerimizle ilgili konuştuğunuzda tehdit edildiniz mi?. doğuyu ve doğuda çalışan öğretmenlerimizi lütfen bu kadar kolay ağzınıza almayın. siz gece 1 de gezerken biz yarın evimize sağ salim dönmek için dua ediyo oluyoruz. para konusuna gelince başka şansım olsa buraya 1500 ytl maaş verseler dahi 1 dakka durmam önce yaşam güvencesi sonra para.

Haklısınız hocam size hak vermemek elde değil Allah kolaylık versin....

Doğudaki kardeşlerim yerden göğe kadar haklılar. 4 yıldır oralardaydım 9 ay oldu geleli bir dağ mezrasından Van'ın. Anlatılanlar bazı meslektaşlarımıza hikaye gibi geliyor belliki! Herkesin derdi kendine tabii ama sadece otobüs yolculuklarında bile binbir korku içerisinde memleketine ulaşmaya çalışmak ve o dağlarda devletin tek temsilcisi olmak herkesin harcı değil... Asker herzaman oralarda olmaz ama sen hergün ordasın Allah ve yalnızlığınla başbaşa.... Allah hepinizden razi olsun elleri öpülesi hocalarım Allah kolaylıklar versin Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun....

      Bu arada hizmet puanlarını unutmuşum 4 yıl doğudaki mezrada 18 puan aldım şimdi ilçe merkezine 2 km konya da 26 puan bu nasıl adalet bakan veya hizmet puanlarını güncelleyenler, oraları paris mi zannediyor. Hizmet punları en son güncellenene kadar Alanya ve Manavgat'ın çok güzel tatil köyleriyle (18 puan) benim mezramda aynı puanı alıyorduk... şimdi mezra 20 puan olmuş.... bir arkadaşımın dediği gibi bu puanlar bence okul okul tespit edilmeli Ankara'dan masa başından değil....

Selam Saygıdeğer Meslektaşlarım,
Doğuda 12.yılımı çalışıyorum.Bu doğu tazminatı bakanlığımızın binlerce zaafından biri.Bunu çok bekledik ama maalesef. Maaş olarak uygun değil belki,ama ekders ve diğer ödemelerde katsayı farklılığına gidilse fena olmaz.Evet belki İstanbul Beyoğlundaki bir  okulla müfredatımız aynı ama şartlar katiyen aynı değil. İnsanlar burda andımız ve istiklal marşımızı unutuyolar.Tiyatroyu,sinemayı,parkları,lünaparkı,mesire yerlerini  ne bileyim sosyal yaşama dair herşeyi ... Sadece tv den görebiliyoruz.Dersten sonraki zamanını her türlü değerlendirme fırsatı bulan kişilerle elbette aynı şansa sahip değiliz.Ne zaman  terör baskını yiyeceğiz kaygısıyla kaç meslektaşımızın ruh sağlığı bozuldu buralarda.Eğer cefayı çekiyorsak sefayıda sürmemiz lazım.Bunu  çok  görmeyin lütfen.  Ha...  Şuna tamam.Antalyada göreve başlayan bir meslektaşım benim çalıştığım yerde de çalışsın İzmirde çalışan kardeşim de çalışsın  sorun yok.Tabii ki  o zaman vatan da kutsal meslekte .Ama bu şartlarda konuşacak ,diyecek başka bişey kalmıyo.Sağduyulu olalım lütfen.Soruyorum herkese ...Trende seyahat etmeyle uçakta seyahat etmek ayni fiyat deseler terciniz ne olurdu ? Veya referansı olmayıp trene binmek zorunda kalanın kaderimi  bu.Veya uçağa binmeye bizler yakışmıyormuyuz? LÜTFEN !!!
Sağduyulu olalım.Zaten kimsenin fark falan verdiği yok ,birde hepimiz aynı işi yapıyoruz tavırlarıyla meslektaşlarımızı rencide etmeyelim. Saygılarımla...

mademki bu konu açıldı şundanda bahsetmek isterim bazı arkadaşlar için. köyde çalışmaya başlamışsınız. köy muhtarı ve köyün büyükleri sizi karşınıza alıyor ve diyorki : hoca burda her gördüğünü görme her duyduğunu da duyma. sonra göreve başlıyorsunuz bulunduğunuz bölgenin pkk sorumlusunun sizin köyünüzden olduğunu öğreniyorsunuz. daha sonra askerlerimizin rutin olarak yaptığı haftalık ziyaretleri başlıyo ve size birtakım sorular soruluyo, sizde devletiniz ve milletiniz adına içten bi şekilde cevaplıyorsunuz. ama askerler gittiğinde sizi cevreleyip soru sormaya başlıyor köylü. hoca ne sordular. sen ne söyledin gibi. ilerleyen günlerde öyle adamlar görüyonuzki çıldırmamak elde değil. yani şu para farkı olmamalı diyenlerin çarşıda görse bile arkasına bile bakmadan kaçacağı cinsten. sonra gece uyurken bi sesle uyanıyorsunuz ve evinizin etrafında birilerinin dolaştığını hatta tavan arasına kadar çıktıklarını ve sabaha doğru tekrardan inerek gittiklerine şahit oluyorsunuz. bu arada teksiniz ve devleti siz temsil ediyorsunuz. okulun 20 metre yanında mezar görüyorsunuz ve doğal olarak kimlere ait olduğunu soruyorsunuz. size verilen cevap pkk şehitlerimiz oluyo. bu arada aman hoca , görme hoca, duyma hoca... şimdi arkadaşalar sorun para sorunu felan değil sorun adalet sorunu. melikhan arkadaşıma katılıyorum eğer herkez buraya gelecek ve bu görevi yapacaksa seve seve  yaparım yok torpil bulmaya yok antalyanın D ve E sınıfında 30 puanla 5 yıl yapıpta doğu görevi kaldırılıyosa işte burda itirazım var. senin askerin gelir köyüne doya doya sarılamazsın yiğitlerine öpüp koklayamazsın o vatan evlatlarını çünkü köylü sana bakar. seni gözetler. açık arar.  lise mezunu hemşire bile burda bizden daha fazla para alır. gerisini siz anlayın. bu yazılar yüzünden 29 ekim CUMHURİYET bayramınızı kutlamayı unuttum . hepinizi ellerinizden ve gözlerinizden öperim. inşallah bir daha yazı yazmak nasip olur....

artık bu doğudaki öğretmenlerin sıkıntısı görülmeli diyorum.

Öğretmenin değeri hala toplumuzmuda anlaşılamamıştır.SİZE 1997 yılı mardin -savur ilçesinde geçen bir olayı anlatacağım. ilkatandığım köy 2000 nufuslu. Devlet buraya çok güzel okul yapmış ama kapısında koca bir kilit. asker öğretmen dışında benim gibi oraya atanan ve giden nadir. faaliyete geçmemiş sağlık ocağında kalıyoruz.su taşıma suyu köy meydanında küçük bir kız çocuğu hergün eşekle getiriyor.hatırladığım kadarıyla maaş 35.ooo .oooTL.kıza aylık 2500.000 veriyoruz. aynı şekilde köyün imamına suyu bu kız götürüyor. imam 1000.000 TL veriyormuş. biz 2 öğretmeniz. küçük kızın babasına takıldık imama 1000 bize 2500 neden dedik. oda 'o hoca' dedi. ee bizde hoca değilmiyiz dedik. ama o başka hoca ondan para almasakda olur dedi.işte öğretmen toplumumuzdaki yeri.bu zannetmeyin doğuda olan bir şey. batıdada aynı gözlem var. batıtada aldığımız maaş ve gelire göre değer biçilmekte.ama bu sizi yıldırmasın kendi özveriniz idealiniz varsa öğretmenlik güzel meslek. üretmek bilgi vermek aktarmak  oküçücük zihinlerde sizin öğrettiklerinizin yeşermesini gördüğünüzde bu herşeye değer.iyi çalışmalar.