Öğretmenlerin Alım Gücü Düştü Mü?

Değerli arkadaşlar; Öylesine yazasım geldi. Hiçbir arkadaşıma ithafen yazmıyorum.Surç-i lisan ettiysem şimdiden affola...

Her şeyi uç noktada yaşamak gibi bir hastalığımız var. Gündem nereye sürüklerse oraya savruluyoruz. Herşeyden de anlıyoruz. Siyasetçileri, yöneticileri vs. takım tutar gibi savunuyor yada eleştiriyoruz.  Bizim gibi düşünmeyenlerin doğrularını kabullenmek işimize gelmiyor, vicdanlar da her geçen gün köreliyor. Geçmişten, bizi biz yapan değerlerden ders almıyoruz. Şuraya ruh halinin nasıl olduğunu bilmediğimiz bir şekilde doğru ya da yanlış yazdığı iki cümleden dolayı insanları vatan haini bile ilan edebiliyoruz.
Düşünmüyoruz, üretmiyoruz... Çok yazmaktan/konuşmaktan insanları dinlemeye fırsat bulamıyoruz. Her okuduğumuza/dinlediğimize hemen inanıyor aslını astarını araştırmadan hemen de taraf oluyoruz.

Ekonomik sorunlar var. Başka sorunlar da var. Ancak bu sorunlar da birbirini anlamamakta ısrar eden bizlerin de payı yok mu ?

Kendi payıma, söylesem tesiri yok, sussam gönül razı değil misali tüm kırgınlıklarımı, kızgınlıklarımı bir kenara bıraktım. Yönetenleri ve muhalefet edenleri eleştirmeyi erteledim.Günümüz koşullarında birey olarak değiştiremeyeceğim şeyler için benim gibi düşünmeyenleri incitme riskine girmiyorum. “Ben demiştimin” kibirine kapılmadan bu zor dönemde aynı gemide olduğumuz milletimizin ve ülkemin yanında durma gayretindeyim.
35 yaş üstü için yokluğu gören bir jenerasyon olarak daha kötüsü ''daha da fakir oluruz'' ama bir şekilde yolumuzu buluruz diye düşünüyorum. Belki de yanlış yapıyorum. Tek derdim yavrularımızın geleceği... İnşallah onları bekleyen gelecek, bugün gördüklerimizden çok daha iyi olur.

Çok sağ olun mesajınız için.
Ben de yazacağım inşallah müsait bir zamanda.

Bi de teşvik var diye özel okullar fiyat yükseltiyor.
Aslında bir açıdan da devlet okulu öğrenci sayısı azalıyor ama. Teşvik sistemi doğru işlemiyor.

Arabanın deposu dolu şekilde geziyorum uzun zamandır. İbre biraz aşağı inse gidip fulluyorum
Akaryakıta büyük zam gelecek sanırım.

  “Nasıl olursanız, öyle idare edilirsiniz.” (Hadis-i Şerif)

  Yani aslında iktidardaki parti de biziz, muhalefetteki de, hatta seçime katılmamış olan varsa o da.

 %50'miz ve fazlası iktidardadır, kalanı ise muhalefet.

 Açayım: Sayıca 50 değil bu.
 Bizim çalışma isteğimizin yani tolumun tamamının çalışma isteği, düşüncesi, iyi niyeti,... iktidardadır; oy verenlerin değil sadece.

 Aynı zamanda bizim tüketim alışkanlığımız, varsa savurganlığımız,... vb. özelliklerimiz de bizde olduğu kadar yönetimdedir, yöneticilerimizdedir.

  “Siz ancak aranızdaki zayıflar sayesinde yardım olunuyor ve rızıklandırılıyorsunuz.” (Buhari)

 Trafikte yayaların geçme hakkını bile göz ardı edip üzerlerine araç sürenlerin olduğu bir ülkede akaryakıt ucuz kalamaz.
 Fakiri, zengini herkesin ithal telefon alıp da
 Yerli Antep fıstığı, Aydın inciri, Malatya kayısısı, Giresun Fındığını yemeyip bunları lüks gören, pahalı görenlerin olduğu bir ülkede de ihracat, ithalattan fazla olamaz.

  Biz burada kırmadan, itham etmeden beyin fırtınası yapmalıyız.
  Önemli olan döviz fiyatı oynarken paniğe kapılmak değil, bunlar olmadan yazabilmek, tartışabilmek. Çünkü bu ülkede kimse ithalatımız yüksek diye gösteri yapmadı; hiçbir zengin asgari ücret az diye onlara destek için yürüyüş yapmadı.

  ŞUNU KABUL EDELİM: BEN-Cİ-LİZ; BEN-CİL, BENCİL...
  Döviz fiyatı bizi etkilemese kılımızı kıpırtdatmayız.
  Örnek: Çamaşır, bulaşık deterjanları suda tam çözünmez ve kanserojendir; bunu biliyoruz. Zararlı olduğunu bildiğimiz halde niçin hiç birimiz tepki göstermiyoruz? Cüzdanımıza çok etkisi olmadığını düşünüyoruz; sağlığa etkisini de çok geç anlıyoruz da ondan.Döviz de dahil hiçbir paranın altın karşılığı olmadığını biliyoruz, karşılıksız olduğunu biliyoruz. 3-5 gram altın biriktirenimiz var mı?

  Araştıralım ve yorumlayalım:
  Norveç Kronu niçin spekülatif hareketlere maruz kalmıyor?
  Sosyal güvencesi çok yüksek olduğu için aynı zamanda da ekonomisi de iyi olamaz mı? (İsviçre faizden çok kazandığı için İsviçre parası çok daha oynak)

  Ayrıca şu parti ya da bu parti diye yazanlara, ima edenlere sözüm:
  Başımızda kim varsa,
  Bizi kim yönetiyorsa,
  Emredildiğinde millet için, vatan için  canımızı ortaya koymaktan çekinmeyiz inşallah.
 
  Ekonomik savaşta da ekmeğimizi paylaşır,
  Tartışmadan, aşağılamadan, sabırla
  Allah'ın bize vaddettiği güzel günlere nasıl hazırlanacağımızı konuşuruz.

  Burada yazmakla ülkemiz kurtulmaz. Ancak bir fikir kırıntısı elde ederiz o kadar. O yüzden birbirimize moral verelim. 17 eylüle verimli girelim.

  Okuyan herkese selam ve saygılarımla.

An itibariyle 8 çeyrek altına eşit maaşlar. Sabır kalmadı

Dolar Kuru Arşivi (1989-2018)



Türkiye'deki ekonomik durumun değişimini göstermek amacıyla doların TL karşısında 1989'dan beri geçirdiği iniş çıkışları paylaşmak istedim.

1989 yılı ortalaması: 2120 TL (bugünün parasıyla 0,002 TL)
1990 yılı ortalaması: 2606 TL (bugünün parasıyla 0,003 TL)
1991 yılı ortalaması: 4175 TL (bugünün parasıyla 0,004 TL)
1992 yılı ortalaması: 6874 TL (bugünün parasıyla 0,007 TL)
1993 yılı ortalaması: 11.035 TL (bugünün parasıyla 0,01 TL)
1994 yılı ortalaması: 29.788 TL (bugünün parasıyla 0,03 TL)
1995 yılı ortalaması: 45.738 TL (bugünün parasıyla 0,05 TL)
1996 yılı ortalaması: 81.386 TL (bugünün parasıyla 0,08 TL)
1997 yılı ortalaması: 152.071 TL (bugünün parasıyla 0,15 TL)
1998 yılı ortalaması: 260.974 TL (bugünün parasıyla 0,26 TL)
1999 yılı ortalaması: 420.126 TL (bugünün parasıyla 0,42 TL)
2000 yılı ortalaması: 623.703 TL (bugünün parasıyla 0,62 TL)
2001 yılı ortalaması: 1.225.411 TL (bugünün parasıyla 1,23 TL)
2002 yılı ortalaması: 1.505.839 TL (bugünün parasıyla 1,51 TL)
2003 yılı ortalaması: 1.493.067 TL (bugünün parasıyla 1,49 TL)
2004 yılı ortalaması: 1.422.341 TL (bugünün parasıyla 1,42 TL)
2005 yılı ortalaması: 1.341.000 TL (bugünün parasıyla 1,34 TL)
2006 yılı ortalaması: 1,43 TL
2007 yılı ortalaması: 1,31 TL
2008 yılı ortalaması: 1,29 TL
2009 yılı ortalaması: 1,54 TL
2010 yılı ortalaması: 1,50 TL
2011 yılı ortalaması: 1,67 TL
2012 yılı ortalaması: 1,79 TL
2013 yılı ortalaması: 1,90 TL
2014 yılı ortalaması: 2,19 TL
2015 yılı ilk yedi ayın ortalaması: 2,59 TL
2018 yılı 11 Ağustos itibariyle 6,42 TL
Tablo ortada kötü durumdayiz bu bir gerćek ama koalisyon dönemlerinde 13 yılda (1989-2002) dolar 750 kat artmiş.
(2002 kasım-2018 ağustos) 16 yılda dolar 4 katı olmuş.
İnternet elimizin altında arastirmak isteyen bakabilir.
Bizim yapmamiz gereken üretmemiz, yerli malı kullanmamiz , acil olmayan hić birşey almamamiz gerekir ve ayağımizi yorgana göre uzatmaliyiz.

Devlet yada medyanın bu konularda neler yapabiliriz toplumu bilgilendirmesi gerekiyor.Enerji savaşları dendiğinde petrol akla gelirdi.Ellerinle topragı sıksan petrol cıkan arabistan gunes enerjisine yoneldi.Gunesi olmayan bulutlu Almanya her tarafa gunes panelleri kuruyor.

Monster notebook surada 1 ay oncesınde 3500liraya makina satıyordu.Simdi fiyatlarına 1800lira eklemis.

Monster notebook surada 1 ay oncesınde 3500liraya makina satıyordu.Simdi fiyatlarına 1800lira eklemis.

Bırak bir ayı hocam. Geçen hafta eşimin telefon arızalandı. Garantiden para iadesi aldık 1030 lira. 2 yıl önce alınmış telefon. Acele edelim bir an önce alalım derken, araştırmaydı şuydu buydu gözümün önünde bir hafta önce 1300 lira olan telefon akşam 1450 iken sepete koydum 1550 oldu ki bu tam kurun yansımamış hali.

2009 da o zamanın en üst işlemcisine sahip laptop almıştım 1400 liraydı. O zamanlar 2000 filan maaş alıyorduk. Şu an üst düzey bi laptop alsam 2 maaşımı vermem gerekiyor.

Krizin sebebi vatandaş değil ama nedense vatandaş olumsuz etkileniyor ve vatandaştan fedekarlık bekleniyor.seçimden önce kriz belirtileri vardı azar azar bu yüzden erken seçime gidildi.rahip olayı falan hikaye.o yüzden artmadı dolar.seçimden önce 310  liraya aldığım çeyrek 425 lira şimdi.cari açık arttıkça dolar,altın artar.sizin dünyaya kafa tutacak ekonomik yapılanmanız yoksa daha çok kriz yaşarız.Dünyanın tek parası dolar.Abd dolar basar yine öder borcunu ya biz lira bassak ödeyebilir miyiz? Mümkün değil.Dev projeleri askıya almamız lazım.Paramız her geçen gün pul oluyor.Tvlerde neymiş dolarları yırtıp yakıyorlar.Siz inanmayın onlara hepsi sahte para.Gerçeğine kıyamazlar.Bir grubun da altın bozdurması işe yaramaz.60-70 milyar dolar öyle kapanmaz.kirasını dolar olarak ödeyenler yandı çünkü lira alıp dolar nasıl ödeyecek kirasını?2001 ve 2008-9 daki gibi çok batan işletme olacaktır.

      En basitinden bir tasarruf tedbiri yazayım. Hem de bir taşla iki kuş vurmak diyebilirsiniz. Örneğin; bakanlık kitapları öğrencilere bedava dağıtıyor mu? dağıtıyor. Veli ister doktor, öğretmen, çiftçi, işsiz..vb  ayrımı olmadan herkese bedava dağıtılıyor.
    Öğrencilere kitaplar bedava yerine maliyeti gibi bir fiyatla veya cüzi kar konularak verilse ve alınan paralar şu okulların bağış adı altında topladıkları aidatlar yerine sayılsa olmaz mı?
    Gelir durumları iyi olmayan öğrenciler belirlenip onlardan yine para almayabilirler.
     Böylece hem çocuklar kitapları kendi paraları ile almış olurlar hem de zorunlu bağış olmadığı halde her yıl istenen aidat saçmalığından kurtulmuş oluruz aslında.
     Bunu niye yazdım müdür bir gün derse giderken hocam senin sınıfın yeterli katılım yapmamış onlara biraz söyle de bize yardımcı olsunlar..
     Şimdi Allah aşkına bu benim sorunum mu olmalı? Ben aidat yatırana gerek yok yatırmayın mı diyorum.  Veli toplantılarında bunları velilere anlatıyoruz ama ne ilginçtir ki toplantılarda karşı çıkanlar durumu iyi olan veliler. Hocam devlet yetkilileri para toplanmayacak diyorlar.....Hayır ekonomik durumu kötü olan böyle bir şey dese gam yemeyeceğim..
     O yüzden kitaplar bu şekilde dağıtılıp bizde velilerle bu konu yüzünden sorunlarla karşılaşmayız diyorum.. Biz okulun tahsildar memurumuyuz sanki..
      Şu okul yöneticilikleri ile ilgili konular gündeme gelince okulların sadece elektrik su ihtiyacı olmadığı, faklı bir çok ihtiyacı olduğu bunlar için de okullara ödenek sağlanması gerektiği üzerinde durulması gerekir.
    Benim dediğim şekilde sorun çözülmüş olsa aidat sorunu ve pek çok gider masrafı çözülmüş olur..
      Ben böyle bir fikir düşündüm yanlış mı?

(Yönetim az önce bir mesajımı sildiniz ama olsun sorunlar düzelecekse hepsini silebilirsiniz.Canınız sağolsun!)

      En basitinden bir tasarruf tedbiri yazayım. Hem de bir taşla iki kuş vurmak diyebilirsiniz. Örneğin; bakanlık kitapları öğrencilere bedava dağıtıyor mu? dağıtıyor. Veli ister doktor, öğretmen, çiftçi ayrımı olmadan herkese bedava dağıtılıyor.
    Öğrencilere kitaplar bedava yerine maliyeti gibi bir fiyatla veya cüzi kar konularak verilse ve alınan paralar şu okulların bağış adı altında topladıkları aidatlar yerine sayılsa olmaz mı?
    Gelir durumları iyi olmayan öğrenciler belirlenip onlardan yine para almayabilirler.
     Böylece hem çocuklar kitapları kendi paraları ile almış olurlar hem de zorunlu bağış olmadığı halde her yıl istenen aidat saçmalığından kurtulmuş oluruz aslında.
     Bunu niye yazdım müdür bir gün derse giderken hocam senin sınıfın yeterli katılım yapmamış onlara biraz söyle de bize yardımcı olsunlar..
     Şimdi Allah aşkına bu benim sorunum mu olmalı? Ben aidat yatırana gerek yok yatırmayın mı diyorum.  Veli toplantılarında bunları velilere anlatıyoruz ama ne ilginçtir ki toplantılarda karşı çıkanlar durumu iyi olan veliler. Hocam devlet yetkilileri para toplanmayacak diyorlar.....Hayır ekonomik durumu kötü olan böyle bir şey dese gam yemeyeceğim..
     O yüzden kitaplar bu şekilde dağıtılıp bizde velilerle bu konu yüzünden sorunlarla karşılaşmayız diyorum.. Biz okulun tahsildar memurumuyuz sanki..
      Şu okul yöneticilikleri ile ilgili konular gündeme gelince okulların sadece elektrik su ihtiyacı olmadığı, faklı bir çok ihtiyacı olduğu bunlar için de okullara ödenek sağlanması gerektiği üzerinde durulması gerekir.
    Benim dediğim şekilde sorun çözülmüş olsa aidat sorunu ve pek çok gider masrafı çözülmüş olur..
      Ben böyle bir fikir düşündüm yanlış mı?
(Yönetim az önce bir mesajımı sildiniz ama olsun sorunlar düzelecekse hepsini silebilirsiniz.Canınız sağolsun!)

Yanlış değil ama pratikte uygulanamaz gibi geldi bana.Neden mi?
1/Çünkü kağıda dolar üzerinden ayrıca zam geldi.Maliyetine de satsak okul kitaplarını pahalı gelecek.
2/Yıllardır bedavaya alınan bir şey şimdi parayla satılırsa çok fazla isyan şikayet en önemlisi oy kaybı olur diye düşünüyorum.(İktidarda hangi parti olursa olsun.)
3/Yanlışsam düzeltin ama okul kitapları her yıl yenilenmiyor sadece müfredat değiştiğinde yenileniyor.Önceden basılan kitabı parayla satmak nasıl olur?

2 gün önce A101 de 1 paket A4 kağıdı 14 tl idi. Az önce baktım 19.75 olmuş.
 Yumurta fiyatları da çok artmış.

2 gün önce A101 de 1 paket A4 kağıdı 14 tl idi. Az önce baktım 19.75 olmuş.
 Yumurta fiyatları da çok artmış.

güncelleme olmuş

2 gün önce A101 de 1 paket A4 kağıdı 14 tl idi. Az önce baktım 19.75 olmuş.
 Yumurta fiyatları da çok artmış.

Ucuz kağıt bulursak stoklayalım bari. Tüm yaz marketlerde gözüme çarptı üşenip almadık. Şimdi olana bak.