Öğretmenlerin sevilmeme nedenleri nelerdir?Yıllar önce bir çocuk dergisinde şöyle bir karikatür görmüştüm.
Bir çocuğu gösteren konuşma baloncuğunda şu cümle yazılıydı:
- Herkes İYİLİĞİMİ istiyor. Vermiyeceğiiiim işteee...
Öğretmenler, öğrencilerden, velilerden, idarecilerden vs. sürekli bir şeyler isterler.
İşin en kötü tarafıda istekleri öğrencilerin İYİLİĞİ içindir.
Bu özellik öğretmenlerin isteklerine hayır diyebilme imkanımızı sınırlıyor
BAKARA Suresi 44. ayette şöyle buyrulmaktadır:
Siz, insanlara iyiliği emrederken, kendinizi unutuyor musunuz?
Oysa siz kitabı okuyorsunuz. Yine de akıllanmayacak mısınız?
Bu ayetin manasına vakıf olduğumdan beri, yapmadığım bir şeyi başkalarından yapmasını istememeye özen gösteriyorum.
Örnek verecek olursak, bu ayete göre kitap okumayan bir öğretmenin öğrencilerine kitap okuyun tavsiyesinde bulunması uygun değildir.
Zaten öğretmeninin kitap okuduğunu GÖRMEYEN bir öğrenci, öğrtemeninin kitap okuyun tavsiyesini ciddiye almaz.
Veya herhangi bir yerde öğretmeninin sigara içtiğini GÖREN bir öğrencinin, öğretmeninin sigara içmeyin tavsiyesini dikkate alması mümkün değildir.
İstisnalar hariç olmak üzere, insanlar kendilerinden hoşlanmadıkları (fakat kendi menfaatlerine olan) şeylerin yapılmasının istenmesinden nefret ederler.
Bir çok kişi bunu bilmesine rağmen kişiler sürekli sevdikleri insalardan bir şeyler istemeye devam ederler.
2007 yılında bir açılan bir konu vesilesiyle Sudee öğretmenimden "Harfler Ve Hikayeleri" ile ilgili bir çalışma yapmasını istemiştim.
"Harfler Köyü" olarak bilinen çalışmada önemli aşamalar kaydedildi. Tüm çabalarıma rağmen Sudee öğretmenime projeyi tamamlatmayı başaramadım.
Benzer şekilde, web site tasarımı, photoshop öğrenimi, egitimhane vakıf/kooperatif/dernek çalışması gibi bir çok konudaki isteklerimde başarısızlıkla sonuçlandı.
İsteklerde ısrarcı olunması kişiler arası iletişimide zedelemektedir.
Bu tür durumlarda iletişimin zarar görmemesi için iki yol mevcuttur.
1. İsteklere son verilmesi.
2. İletişimin asgariye düşürülmesi.
Yıllar önce çok sevdiğim bayan bir öğrencimle, kendisine önemli ölçüde zarar verecek bir davranıştan vazgeçirmek için sohbet/nasihat karışımı bir konuşma yapmıştım.
Öğrencim davranışının sonuçlarının farkında olmasına rağmen, inatla vazgeçmeyeceğini belirtiyordu.
Konuşmayı sonlandırmak için şu cümleyi sarfetti:
- Her koyun kendi bacağından asılır.
Konuşmanın başından beri bu cümleyi sarfetmesini bekliyordum. Hemen cevabını verdim:
- Seni asacaklar ben de oturup seyredeceğim öyle mi? Beni assalar sen seyreder misin?Cevabım öğrencimi çok şaşırtmıştı. Bir kaç gün sonra ben arayarak davranışından vazgeçtiğini bildirdi.
Sevdiğim insanlar için iyi olduğuna inandığım şeyleri istemekten vaz geçmek benim için mümkün değildir.
Bunun için genellikle ikinci şıkkı tercih ederek (bir yanlışı bir başka yanlışla düzeltmeye çalışmak ne kadar doğruysa) iletişimi asgariye düşürürüm.
Sizce öğretmenlerin sevilmemesinin nedenleri nelerdir?