Aşagıdaki yazı rastladığım bir siteden alıntıdır;sizlerle paylaşmak istedim .Gerçi Oktay Sinanoğlu nu tanımayan yoktur ama yine de onun gibi şahsiyetleri sık sık hatırlatmaktan da zarar gelmez diye düşünüyorum:)
Oktay Sinanoglu
Lutfen yaziyi dikkatle ve sakin kafayla okuyun, inanin benzeri bir yaziyi
kolay kolay okuyamazsiniz.
1935 yilinda dogdu. Adi Oktay Sinanoglu.
1953/ 18 yas- Ataturk tarafindan 1928 yilinda kurulmus TED Yenisehir
Lisesini burslu olarak okudu ve birincilikle bitirdi. Okulun bursuyla kimya
muhendisligi okumak uzere ABD'ye gitti.
1956/ 21 yas- ABD Kaliforniya Universitesi,Berkeley Kimya muhendisligi'ni
birincilikle bitirdi.
1957/ 22 yas- Massachusetts Institute of Technology'yi ( MIT ) 8 ayda
birincilikle bitirerek Yuksek kimya Muhendisi oldu.
1960/ 25 yas- Yale Universitesinde "asistant professor" (yardimci docent)
olarak calismaya basladi.
1961/ 26 yas- Atom ve molekullerin cok elektronlu kurami ile "associate
professor" ( docent ) ve 50 yildir cozulemeyen bir matematik kuramini bilim
dunyasina kazandirdi ve "full professor" (profesor ) unvanini aldi.
Bu unvan ile MODERN UNIVERSITE TARIHININ VE YALE UNIVERSITESININ TARIHININ
(son 300 yildaki ) EN GENC PROFESORU oldu.
1964/ 29 yas- ODTU ye danisman profesor oldu. Yale Universitesinde ikinci
bir kursuye daha profesor olarak atandi. Dunyada yeni kurulmaya baslayan
MOLEKULER BIYOLOJI dalinin ilk birkac profesorunden biri oldu.(Watson ve
Crick sarmal modelindeki dna sarmalinin cozelti icinde o halde nasil
вurdugunu kesfeden adam - solvofobik kuvvet)
Amerikan Ulusal bilimler akademisine Uye olarak secildi. Buraya secilen ilk
ve tek Turk oldu
Iki defa Nobel' e aday gosterildi. Defalarca Nobel Akademisinin istegi
uzerine Nobel ' e adaylar gosterdi. Dunyanin sayisiz yerinde sayisiz
buluslari ve teoremleri ile ilgili sayisiz konferans verdi. Su anda 67
yasinda 26 yasindan beri devam ettigi Yale Universitesinde Molekuler
biyoloji ve kimya olmak uzere iki kursude profesor ve son 7 senedir gorev
yaptigi Yildiz Teknik Universitesinde ise Kimya dalinda olmak uzere bir
kursude Profesor olarak gorevini surduruyor.
VE NELER DiYOR;
"...Ben baktim , Turk Bayragi, Ataturk karsimda, cam cerceveli oldugu icin
bayragin ustunde kendi yansimami goruyorum. Icimden yemin ettim, dedim ki:
Gidecegim ve orada soz sahibi olacagim, ondan sonra gelip o namussuzlarla
burda ugrasacagim. O zaman anlamistim ki burada kalirsam Amerika'nin kolesi
olurum, oraya gidersem Amerika'nin efendisi olur, buraya gelip onlarla daha
rahat mucadele ederim. Ve iste bizi gonderdiler...."
"...Hicbir zaman Amerikan vatandasi olmayi dusunmedim. Aklimdan dahi gecmedi
Ben atalarimdan beri Turk kimligimle varim. Ne yaptiysam o sayede yaptim.
Ona buna yaranayim diye degil.Otuz yilda bak milleti ne hale soktular. Simdi
de 'aclikla' terbiye ediyorlar.
Ayarli basinin kose yazarlarindan biri gecenlerde Avrupa Birligine girmenin
yararlarindan diye 'O zaman bu ay yildizli pasaport ile Avrupa kapilarina
gitmenin utancindan kurtulacagim ' diyor. Tanri, bu millete acisin..."
"...Yildiz Teknikte kimyada bir takim hanimlar var beyler var, profesor,
docent. Disarida da vardir. Burada da var, entrikalar doner, ona buna kostek
olurlar. Birkaci dedikoducu belli odama geliyorlar. Herkeste dahili telefon
var. Ankara'ya bile telefon edemiyorsun,bilgisayardan baglanamiyorsun. Bolum
baskanlarinin telefonlari vardi , onlar da benim yanimda ya. Suraya bir
telefon bulun bari dedim. Bilgi cagindayim diyorsunuz daha telefon cagina
gelmemissiniz diyorum. Bilgisayara telefonu baglayamiyorsun. Internet yok.
Uc dort yil baglanti kurulmadi.Huseyin Afsar'a (bolum baskani) bari bir
telefon bulun dedim. Bana direk telefonundan paralel hat cektirdi. Bazen o
yokken ariyorlar, telefonu acip sekreteriyim diyorum. Bolumde iki tane
merakli hanim var, ortalikta dolasip dedikodu yapiyorlar. Bunlar bir gun
odama geldiler o sirada da telefon caldi. Bu ne dediler. Ben de saf saf
telefon dedim. Ertesi gun geldim, makas attirip kestirmisler, koridordan
teli kesmisler. Ben de zannediyorum ki, ben bunlar icin firsatim, oyle
konular var ki dunyada herkes gelmis, Yale'de benden ogrenmis; Rusya'sindan,
Dogu blokundan Avrupasindan. Ben ayaklarina gelmisim, yeni birsey ogrenin,
yapin. Yok.
Ozel ders actik,yepyeni seyleri dunyada ilk defa anlatiyorum, disarda
herkesin benden ogrenmek istedigi seyleri Turkiye'de Turkce anlatiyorum.
Alakasi olmayan, fizikten matematikten insanlar geliyor, asil gelmesi
gerekenler yok!.."
"... ABD icinden cok gocmus bir ulkedir, tabii pat diye gocmez, arada bir
canlanir, tekrar bir seyler olur ama icinden cok zayif taraflari vardir.
Dunyada en buyuk borcu olan devlet mesela. Ic ve dis. Ama bir devingen
tarafi vardir, arada birsey cikarirlar bir sene oyle idare ederler, sonar
yine inise gecerler. Oyle pek gorundugu gibi bir guc degildir..
"...GENCLER, Turkiye' de adet haline gelmis gostermelik islerden kacinin.
Sirf universite bitirdi desinler diye, ananiz babaniz Amerika'da mastir
yapti diye ogunebilsin diye yuksekogrenime gitmeyin. Sonunda ancak kendinizi
kandirirsiniz. Temel gayeleriniz, kendinizin ufak cikarlari otesinde,
kendiniz disinda, bu ulke, bu ulus, Turk dunyasi, Avrasya,insanlik icin
olsun. Yuksek hedefleriniz icin calisin. O zaman, kendi durumunuz da
kendiliginden duzelecektir.
Maddiyat ile maneviyati dengeleyin.
Formulunuz 'bilim' + 'gonul'dur. Bu iki kanadin biri eksik olursa ne
kendinize ne de insanliga hayriniz dokunur. Gundelik siyaset, cikar gruplari
disardan gudumlu gizli veya acik "cemiyet"lerden uzak durun.
Ataturkun dediklerini bol bol okuyun, onlari iste bu gunler icin demis,
yazmis. Turkiye'nin serefli, refahli,itibarli ve bagimsiz gelecegi icin
Ataturk yolumuzu cizmistir. Dis ulkelerden, onlarin yerli kuyruklarindan
medet ummayin. Gayeleri bize yardimci olmak degil, Turk adini tarihten
silmektir. Dunyanin neresinde olursaniz olun, kimliginizi, Turk dilini, Turk
tarih ve kultur bilincini, binlerce yillik gelenegini kaybetmeyin.
Dis ulkelerde ne kadar kimliginizi korursaniz yabancilar da size o kadar
itibar edecektir. Baskasini taklit etmeyin. Kendi yolunuzu cizip azimle
yuruyun.O zaman herkes sonradan sizi taklit edecektir. Egitimde once bir
meslek gercek bir beceri bir altin bilezik sahibi olmaya bakin. Ne
yaparsaniz yapin en iyisini yapin. Siyasetcinin bilimcinin en kotusu
olunacagina tamircinin parmakla gosterilen en iyisi olmak yegdir.
Bulabilirseniz Turk okuluna, egitimin Turkce verildigi okullara gidin.
Konulara merak sarin not icin calismayin.
O meslekte yararli olacak bir yabanci dili ogrenin. Bulbul gibi konusup
yapancidan ayirt edilemez hale gelmek hic sart degil. Unutmayin ki Turk
olmak bir kafa gonul isidir. Turk kulturuyle, diliyle, ata sevgisiyle
Turktur. Soy sop meselesi karistirarak, o herseyimizi borclu oldugumuz
serefli atalarimizi karalamaya calisan ic dusmanlarin kitaplarina,
yaygaralarina kulak asmayin.
Kultur genleri, irk genlerinden daha onemlidir. Vatani, milleti icin her
turlu fedakarliga hazir bir taban gerekiyor. Bu taban son elli yilda hayli
eritilmis, kafasi, gonlu karistirilmis, birbirine dusen kesimler, disa
bagimli sahte aydinlar,icinde vataninin gelecegini dusunmeyen, daha da acisi
vurdum-duymazlasmis kalabaliklar olusturulmustur. Bu durumda gercek bir
onder cikabilse bile basarili olma sansi pek azdir. Simdi yapilacak is hizla
bu toplumun yeniden kaynasmasina,bilinclesmesine, vatanini, milletini
kendisinden once dusunen insanlarin cogalmasina onayak olmaktir.
Turkiyeyi tekrar Kuvayi Milliye ruhu, Ataturk ruhu kurtaracaktir..."
DEMEKTEDiR.
OKTAY SINANOGLU, kimdir bu adam ?
"...bizi 17 yasimizda apar topar zorla Amerikaya gonderdiler; cirkin bir
gaye ile, 'devsirme' olalim diye gonderdiler; cok sukur olmadik!.." diyen
adam bu. Amerikanin tepesine oturan, dunya bilim cevrelerinin pesinde
kostugu adam bu. Dokuntulerini toplayanlarin Nobel aldigi adam bu iste.
Isaret ettiginin Nobel aldigi adam bu iste. Yale Universitesini, Amerikayi
alt ust etmis,modern universite tarihine adini yazdirmis adam bu iste.
Bu adam bizim. Bu adam bizi dusunuyor, bizi sayikliyor geceleri uyuyamiyor
ulkesi icin insanlari icin ve biz bu adami tanimiyoruz.
Cunku tanimamiza izin vermediler.
Bu adama 10 kere hakettigi halde Nobel bile vermediler cunku bize gereken
bir kivilcimdi bu. Goreceksiniz ki istediginiz kivilcim orda var.
Goreceksiniz ki hala ve herzaman bu ulke icin gercekci bir umut var.
Goreceksiniz ki ne varsa bizde var, ruh var, gonul var, gorunmeyen bir bag
var. Onlarda olmayan bir sey var, sonradan kazanilamayacak birseyler var.
...Goreceksiniz ve uzuleceksiniz, ne yurtseverler var bizden; ne dahiler var
..Ne sesi var ne sedasi var...
Canim Turkiyem, donuyla birlikte bes para etmez, sefil, sozum ona
mankenlerin hayatini ezbere bil ama Oktay Sinanoglu'nu tanima.
Canim Turkiyem, televoleyi kacirma, unluler ciftligini kacirma ama bu adami
kacir!
Canim Turkiyem, pastanelere "patiseri", lokantalara, "restaurant",
magazalara "shop" yazmaya devam et. D&R yaz sonra da Tarzanca iletisim
kurulamaz ingilizcenle "dienar" diye oku.
Canim Turkiyem, tepeden tirnaga, sat ulkeni,dilini, degerlerini sat, kendi
degerlerini asagila, nasil olsa onlarinki daha iyidir. Sana laf edene ise
fasist" de, "milliyetci" de, "sagci" de "solcu" de, "komunist" de,"dinci" de
de oglu de. Ama sakin "YURTSEVER" deme!
Bu yazıyı okutabildiginiz kadar kisiye tavsiye ederseniz, benden 1 kurus
alamazsiniz. Sansinizin bundan sonra acilacagini da garanti edemem.
Okuyan adam basina amerikan dolari da alamazsiniz.
Bizler bu ulkenin son sansiyiz.....