Yüksek lisans almakla okul yönetilmez. Yöneticik vasfı olmayan birisi 10 tane diploma alsa yine yöneticilik yapamaz.
Bahsi geçen belgeyi almak için torpil bulmak lazım. Üniversiteye para ödemek lazım. Okulu bırakıp ders çalışmak lazım. Okulu bırakıp üniversiteye gitmek lazım. Sen belge alacam diye takla atarken bazıları okula gitmeden bu belgeyi alırlar.
Her yerde yüksek lisans yapılacak okul yok. Haliyle çoğunluk alamaz.
Düşünelmeden planlanmadan konuşulmuş gibi duruyor. Bu belge verilecekse de hizmetiçi eğitim yoluyla Meb tarafından verilmelidir. Sınavı da ortak sınav yapılmalıdır.
Bence uygulamaya geçmeden rafa kalkar.
Bir kriterin olması, kritersizlikten iyidir. Bardağın dolu tarafı, yöneticilerde istenen vasıflarla ilgili çalışma yapılmasıdır.
Yüksek lisans işi anladığım kadarıyla okulu bitirip ataması yapılan öğretmen, tıpkı TUS stajı gibi eğitimini alacak.
Ziya Selçuk ile Ömer Çelik arasındaki tek fark, dil farkı. Bunu atandığı ilk günlerde söylemiştim. Sorun tespitine katılıyorum: Öğretmenin gelişime ihtiyacı var.
Müdür atamasındaki kaygım ise şirketleşme-özelleşme sorunlarının ortaya çıkacağı yönündedir.
Takla sayısı da artacaktır, katılıyorum.