Sene 95'de ne set ne fotokopi vardı.
35 kişilik sınıfım ne zaman okumaya geçti onu bile anlamadım. Sabahçı çocuklardan birisi pencereden kafasını uzatmış dersimi dinliyordu, kıyıda bir kağıt bulmuş, üstünü hecelemeye başladı. Birden dikkatimi çekti, baktım sahiden de okuyor. Başka bir şey gösterdim onu da okudu. Sonra sınıfımda bir kaç öğrenciye gösterdim, aaa hepsi okuyor. Ben daha " DAYIM SAZ ÇALDI" diye sınıfın içinde fişlerle uğraşıyorum.
O an sevinçten uçtum. Fişleri bile ellerimle yazıyordum hey gidi gençlik hey