İçimdeki Çocuk
Alıştım kör kuyularda
Kimsesizliğimin yetimliğine,
Yağmalanmış incemin, çaresizliğine,
Herkese hiçbir şey, bana her şey olan sen ..
Büyüme ne olur içimdeki çocuk.
O avuç içlerin kalsın tertemiz,
Dokunamadığım güzellikler kadar aydınlık,
Kirlenmesin umut kandilleri yakan ellerin,
Kal!.. dur!.. aynı halinle,
Büyüme ne olur, içimde ki çocuk.
Hayat uzun bir cümleydi hani?..
Sen ile ben yüklem ve özne,
İnceden vursa da hasretler,
Dönmese de beklenenler,
Ölme ne olur, içimde ki çocuk.
Dudağımız güneşle öpüşürken
Yar kolunda heybetliydi adımlarımız
Sabah ezanlarında öğrendik
Bin cümle yıkıntısı içinde iki kelime ..
... ve kül rengindeki umutlarımız ...
Alın terimizde çiğ tanesi damlalar,
Bir mendile silmiştik sıfatları,
Onlar ki ezeldendi, anlamazlar ..
Sıfatlar yakışmazdı ki bize,
Büyüklük, şan şöhret ve mor lambalar...
Ötesi, berisi, diğer, diğerleri,
Var edenden bize yansıyan değer
Bir yaratanındı, onundu,
Söyle ne haddimize olurdu?..
Ömrün bir vakti, delikanlıca aşktan gayrı sı.
Kal içimde, dur aynı halinle,
Karıştırma gül ile bahçıvanı,
Bülbülün gözünde yaş seli,
Çatlamış, paylaşmanın nasırlı elleri,
Büyüme ne olur içimdeki çocuk ...
Dinle!.. kulak ardı etme,
Heveslenme sakın küçücüğüm büyümeye,
Ne delikanlı desinler sana, nede ağbi,
Ne amca ol derim sana, nede ihtiyar,
İnsanlar ıraklaştı insanlıktan,
Korkarım sevgiler bile rezil, sefilce,
Kifayetsiz yolda yüzler, yüzsüzce
Ne babalık fayda olacak hayatta,
Nede annelik bu gidişle, canda kıble bize ...
Ben çoktan büyümüşsem de,
Büyüme sen içimdeki çocuk.
Yalanı dolanı bilme isterim,
Acıyı ihaneti görme dilerim,
Bak şimdi ağlıyorum,
Sen içimde ağlıyorsun,
Kim?.. ses kesip dinleyecek kim?
Bilmiyorum, bilmiyorsun,
Ama ant olsun!..
Haram yedirmedim, yedirmemde,
Yalanı öğretmedim, öğretmemde,
Nedenini anlayıp çözüyor musun?
Kurtlar sisli havayı sever,
Yarasalar geceyi,
Çakallar leş bekler,
En zayıf zamanın kancık bekçileri ...
İnsanlarda can evinden vurur insanı,
İşte tam şurdan, yüreğinin ortasından,
Dermanı güç, iyileşmesi bir o kadar kolay yerden,
Gönülden, içten, senin beşiğinden,
Of!.. be küçüğüm of!..
Alaca karanlıkta yanıldık kör ışığa
Halden bilmeze aktı duruluğumuz,
Oysa biz seninle şafaklara müptelaydık,
Anla çocuk!..
Şafaklara ihanet etti geceler,
Hoş gör, gözlerimde kalan son ışıksın
Ölme ne olur içimdeki çocuk …