Olur Böyle Şeyler: İlginç Haberler

Çevrimdışı JUJU

  • Uzman Üye
  • *****
  • 402
  • 292
  • 402
  • 292
13 Haz 2007 20:39:49
13 Haziran 2007 Çarşamba 16:27
Bilim-kurgu filmlerini aratmayacak bir olay. Hastadan yeşil kan aktı...
Amerika’da bir hastanede bilim-kurgu filmlerini aratmayacak bir olay yaşandı. Acil ameliyata alınan hastadan akan yeşil kan doktorları şok etti!

ABD’nin Vancouver kentindeki bir hastane eşi benzeri görülmemiş bir olaya ev sahipliği yaptı. 42 yaşındaki Kanadalı bir hasta getirildiği hastanede acil ameliyata alındı. Doktorlar operasyon sırasında adamdan yeşil renkte kan aktığını görünce şok oldu. Kanın renginin yeşil olmasının nedeni daha sonra ortaya çıktı.

‘The Lancet Medical Journal’ adlı tıp dergisinde çıkan haberder hastanın binde bir görülen bir kan hastalığına yakalandığı, kan hücrelerinin kükürt emmekten dolayı yeşil renge büründüğü belirtildi.

Bir koltukta otururken uyuyakalan adamın kan dolaşımının kısıtlandığı ve migren tedavisi görmesinden ötürü vücudunda kükürt olduğu belirtildi.

Çevrimdışı muratx

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 301
  • 361
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 301
  • 361
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 13 Haz 2007 21:42:54
Adam sakın "Hulk" felan olmasın. ;D ;D ;D

Çevrimdışı ortaobalı

  • Çalışkan Üye
  • ***
  • 140
  • 10
  • 140
  • 10
# 14 Haz 2007 12:25:47
aaa. videosu filan yokmu izlesek.yada resim.çok şaşırtıcı.

Çevrimdışı kanakana

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.232
  • 999
  • Birleştirilmiş Sınıf
  • 1.232
  • 999
  • Birleştirilmiş Sınıf
# 14 Haz 2007 21:24:01
ilk defa duyuyorum çok garip insana vay be dedirtiyor...acaba yaşıyormu?

Çevrimdışı erdemc28

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.985
  • 443
  • 1.985
  • 443
# 23 Haz 2007 13:06:37
 Burası Türkiye dedirtecek haberleri bu konuda yayınlamaya ne dersiniz?
Devlet memuruna 1 YTL limitli kredi kartı verdiler.

İzmir Adliyesinde görev yapan bir devlet memuruna bir banka, 1 YTL limitli kredi kartı gönderdi. 1 YTL'lik limit nedeniyle şaşkına dönen memur Göksel E, bankanın uygulamasına anlam veremediğini söyledi.

Göksel E, yaptığı açıklamada, 3 yıllık devlet memuru olduğunu belirtti. Bankaya babası adına çektikleri 3 bin YTL'lik kredi işlemi için gittiğini kaydeden Göksel E, yaşadıklarını şöyle anlattı:

''Kredi kartım olup olmadığını sordular. Kredi kartımın olmadığını söyleyince 'O zaman size bir kredi kartı verelim' dediler. Gönderdikleri kredi kartı geldi. Limitini kontrol etmedim. Markete alışveriş yapmaya gittim.

Alışveriş sonunda kredi kartımı verdim. Market görevlisi limitimin yetersiz olduğunu söyledi. Önce, 'Acaba bir yanlışlık mı oldu?' diye düşündüm. Daha sonra bankanın kartla birlikte gönderdiği, limit miktarının da yer aldığı evraka baktım ve kartımın 1 YTL limitli olduğunu gördüm.''

Kredi kartı veren şubeye yeniden gittiğini kaydeden Göksel E, ''Bana 1 YTL'lik kredi kartı göndermişsiniz dedim. Banka görevlisi, '1 milyon YTL'lik olamaz? Bir yanlışlık olmuştur' şeklinde yanıt verince, yalnızca 1 YTL'lik dedim. Kontrol ettiler ve ileride kart limitinin artabileceğini söylediler'' dedi.

Kredi kartını iptal ettirdiğini kaydeden Göksel E, ''Bankanın ne yapmak istediğini anlayamadım. 1 YTL ile ne alınabilir ki? 'Size kart veremeyiz' deselerdi daha iyi olurdu. Üstelik kullandığım takdirde 30 YTL'lik de masraf alacaklarmış'' şeklinde konuştu.

Konunun iş çevresinde duyulması ve espri konusu yapılmasından rahatsız olduğunu da anlatan Göksel E, şöyle devam etti:

''Bazı arkadaşlarım, bankanın elinde geleceği gören cihaz bulunduğundan şüphelendiklerini, bazıları da kredi kartı limitimle seçimlerden sonra 1 litre mazot alma olasılığımın olduğunu söylüyorlar. Son derece güven sarsıcı ve gurur kırıcı bir durum. Dava açmayı düşünüyorum'' dedi.

Öte yandan Göksel E'ye bankadan kredi kartıyla birlikte gönderilen yazıda, ''Limitiniz 1 YTL.... Taksitle alışveriş yapabilir, her alışverişten c..-para kazanabilir ve c... paralarınızı Türkiye'nin en geniş üye iş yeri ağında dilediğiniz gibi harcayabilirsiniz... Keyifli alışverişler dileğiyle...'' şeklindeki ifadeler dikkati çekiyor.

Çevrimdışı zaferkanibir

  • Üye
  • *
  • 11
  • 3
  • 11
  • 3
# 23 Haz 2007 14:57:40
burası türkiye...

Çevrimdışı erdemc28

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.985
  • 443
  • 1.985
  • 443
# 23 Haz 2007 22:12:22
Tercih listesi mağduru İsmail Göktuğ Boyacı, istediği Anadolu lisesine girmeyi başardı. Yalnız başkalarının OKS'si 180 dakika sürerken, onunki tam iki yıl sürdü.

İsmail Göktuğ Boyacı, 2005 yılında OKS'ye girdi, 372 puan aldı. Puanına uygun tercih listesini hazırladı. İşlemler için o dönem okuduğu özel ilköğretim okuluna gitti. Müdür listesine onay verdi, sonraki işlemleri bir öğretmen yaptı. Ancak sonuçlar açıklandı, istediği yere girememişti, çünkü listesi yanlış girilmişti. Ankara'dan getirtilen tercih listesinin son halinin, okuldan kendilerine verilen tercih çıktısıyla farklı olduğu anlaşıldı. Tercihleri kaydeden öğretmen, Boyacı'nınkinin yerine bir sonraki öğrencinin tercihlerini sisteme girmişti. MEB Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü'nden "Bu hatayı ancak mahkeme düzeltir" denilince açılan dava, nihayet bu yıl bitti, Balçova Anadolu Lisesi'ne girmeye hak kazanan Boyacı "Nevvar Salih İşgören Lisesi'nde üçüncü sınıfa geçtim. Ancak geç de olsa hak ettiğim okula gideceğim. Arkadaşlarımın seviyesinden geri kalmamak için özel dersler alıyorum, daha çok çalışıyorum" dedi.



Çevrimdışı JUJU

  • Uzman Üye
  • *****
  • 402
  • 292
  • 402
  • 292
# 23 Haz 2007 23:40:19
Devlet memuruna 1 YTL limitli kredi kartı verdiler.
İzmir Adliyesinde görev yapan bir devlet memuruna bir banka, 1 YTL limitli kredi kartı gönderdi. 1 YTL'lik limit nedeniyle şaşkına dönen memur Göksel E, bankanın uygulamasına anlam veremediğini söyledi.Göksel E, yaptığı açıklamada, 3 yıllık devlet memuru olduğunu belirtti. Bankaya babası adına çektikleri 3 bin YTL'lik kredi işlemi için gittiğini kaydeden Göksel E, yaşadıklarını şöyle anlattı:''Kredi kartım olup olmadığını sordular. Kredi kartımın olmadığını söyleyince 'O zaman size bir kredi kartı verelim' dediler. Gönderdikleri kredi kartı geldi. Limitini kontrol etmedim. Markete alışveriş yapmaya gittim.Alışveriş sonunda kredi kartımı verdim. Market görevlisi limitimin yetersiz olduğunu söyledi. Önce, 'Acaba bir yanlışlık mı oldu?' diye düşündüm. Daha sonra bankanın kartla birlikte gönderdiği, limit miktarının da yer aldığı evraka baktım ve kartımın 1 YTL limitli olduğunu gördüm.''Kredi kartı veren şubeye yeniden gittiğini kaydeden Göksel E, ''Bana 1 YTL'lik kredi kartı göndermişsiniz dedim. Banka görevlisi, '1 milyon YTL'lik olamaz? Bir yanlışlık olmuştur' şeklinde yanıt verince, yalnızca 1 YTL'lik dedim. Kontrol ettiler ve ileride kart limitinin artabileceğini söylediler'' dedi.Kredi kartını iptal ettirdiğini kaydeden Göksel E, ''Bankanın ne yapmak istediğini anlayamadım. 1 YTL ile ne alınabilir ki? 'Size kart veremeyiz' deselerdi daha iyi olurdu. Üstelik kullandığım takdirde 30 YTL'lik de masraf alacaklarmış'' şeklinde konuştu.Konunun iş çevresinde duyulması ve espri konusu yapılmasından rahatsız olduğunu da anlatan Göksel E, şöyle devam etti:''Bazı arkadaşlarım, bankanın elinde geleceği gören cihaz bulunduğundan şüphelendiklerini, bazıları da kredi kartı limitimle seçimlerden sonra 1 litre mazot alma olasılığımın olduğunu söylüyorlar. Son derece güven sarsıcı ve gurur kırıcı bir durum. Dava açmayı düşünüyorum'' dedi.Öte yandan Göksel E'ye bankadan kredi kartıyla birlikte gönderilen yazıda, ''Limitiniz 1 YTL.... Taksitle alışveriş yapabilir, her alışverişten c..-para kazanabilir ve c... paralarınızı Türkiye'nin en geniş üye iş yeri ağında dilediğiniz gibi harcayabilirsiniz... Keyifli alışverişler dileğiyle...'' şeklindeki ifadeler dikkati çekiyor. :) :)

Çevrimdışı sudee

  • Yönetim Ekibi
  • *****
  • 7.534
  • 14.535
  • 7.534
  • 14.535
# 23 Haz 2007 23:44:58
Ülkemize has ilginç uygulamaları bu başlıkta toplamak için başlattığınız konuyu,  anlayışınıza sığınarak birleştirdim Juju Öğretmenim  :)

Bu arada, arkadaşlarımız açtıkları konuların silindiğini zannedip, sordukları için her birleştirmeden sonra haber veriyoruz ve bu durumu anlayışla karşılamanızı umuyoruz...

Çevrimdışı erdemc28

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.985
  • 443
  • 1.985
  • 443
# 24 Haz 2007 13:03:17
'Alo Maliye mi? Sakız aldım bakkal amca fiş vermiyor'
24 Haziran 2007 12:30
Çalışanlara fiş-fatura toplama mecburiyetinin kaldırılmasının ardından KDV gelirlerinin azalacağına yönelik eleştirileri çocuklar boşa çıkardı.

Bisiklet, bilgisayar, fotoğraf makinesi, video kamera, MP3, okul çantası ve futbol topu hediyelerinin verildiği 'Ülkemi Seviyorum, Belgemi Alıyorum' kampanyasına yüz binlerce öğrenci katıldı. Sadece Konya Vergi Dairesi Başkanlığı'nın yaptığı çalışmaya iştirakler 182 bini buldu. Yaklaşık 10 milyon fiş toplandı. Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı'nın kampanyasına katılım 27 bin olurken toplanan fiş adedi 3 milyona yaklaştı. Manisa Vergi Dairesi Başkanlığı'na yapılan başvuru sayısı 20 bin, İzmir'de de 23 bin oldu. Türkiye'nin en büyük şehri olan İstanbul'daki katılım sayısının ise 3 bin 433'te kalması dikkat çekti. Kampanya çerçevesinde 295 bin öğrenciye gönüllü vergi denetçisi kartı verdiklerini belirten Konya Vergi Dairesi Başkanı Harun Kaynak, çocuklardan birinin yaşadığı hikâyeyi şöyle aktardı: "Kartı alan çocuklar, vergi denetmenleri gibi çalışıyor. Her alışveriş sonrasında mutlaka fiş istiyor. Bir bakkal sakız için fiş vermemiş. Çocuk da kartını çıkarıp, 'Amca fiş vermek zorundasın. Ben görevliyim; yoksa seni şikâyet ederim.' demiş. Tabii anında belgesi düzenlenmiş."

Öğrencilere verilen kartların tasarımının özel olarak yapıldığını, okullardan alınan bilgiler sonrasında öğrencilerin ismine gönderildiğini kaydeden Kaynak, bu kampanyanın fiş kesmeyenlerin korkulu rüyası haline geldiğini söyledi. Kendisine sorumluluk verilen bu öğrencilerin bir tek sakız için bile bakkallardan fiş istediğini aktardı. Birçok öğrencinin alışveriş sonrası fiş vermeyen dükkanları vergi dairelerini arayıp ihbar ettiğini anlatan vergi dairesi başkanı, hedeflerinden yaklaşık 4 kat daha fazla zarf topladıklarını ifade etti. Öğrencilere verilen kartın üzerine yazılan "Bu kartı gösteren şahıs düzenlenmemiş olan satış belgesini düzenlettirmeye yetkilidir." ifadesinin normal vatandaşlık hakkı olduğunu kaydetti. Bu çalışmayla vergi bilincini genç nesillere aşılamayı ve onlar aracılığıyla çok fazla sayıda kişiye verginin önemini anlatmayı amaçladıklarını vurgulayan Kaynak, bu kart sayesinde her öğrenciyi birer gönüllü vergi denetçisi haline getirip, alışverişlerde fiş alma kültürünü geliştirmeyi amaçladıklarını dile getirdi. Uygulama sonrasında olumlu tepkiler alan Kaynak şunları kaydetti: "Geçenlerde bir veli geldi. 'Önceden çocuğumu ekmek almaya dahi gönderemiyordum. Siz gönüllü vergi denetçisi kartı verdikten sonra koşarak gitmeye başladı.' dedi. Bunlar bile gelinen aşama açısından son derece önemli."

Çevrimdışı erdemc28

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.985
  • 443
  • 1.985
  • 443
# 24 Haz 2007 13:12:02
İSTANBUL'da, fazla kilolarından şikayet eden 29 yaşındaki Yeliz Ceylan, noter takibi ile 13 günde 2 beden zayıfladı.

Kilolarıyla başı dertte olan 1 çocuk annesi Yeliz Ceylan, zayfılatıp incelttiği iddia edilen termal şortla birlikte tuz satan firmaya girip ürünü inceledi. Emin olamayan Ceylan’a firma yetkilileri, noter huzurunda takip teklifinde bulundu. Teklifi kabul eden Yeliz Ceylan’ın 28 Şubat 2007 tarihinde Beyoğlu 21'inci Noter yetkilileri tarafından ölçüleri alındı. Noter, Ceylan'ın bel ölçüsünü 80, göbek ölçüsünü 94, kalça ölçüsünü ise 104 olarak tastiklendi. Yeliz Ceylan, 13 gün boyunca iş çıkışı, Lut Gölü'nden çıkarılan inceltici tuzu, sıcak su dolu çay baydardağında eriterek vücuduna sürüp termal şortu giyerek koşu bandında 1 saat yürüyüş yaptı.

13 Mart 2007 tarinde Beyoğlu 21'inci Noteri'ne giden Yeliz Ceylan'ın yeniden vücut ölçüleri alındı. Ceylan'ın bel ölçüsü 75, göbek ölçüsü 82, kalça ölçüsü ise 96 santimetre olarak tastiklendi.

13 GÜNDE 2 BEDEN ZAYIFLADI

13 günde hem 42 olan beden ölçüsünü 38'e indiren, hem de sonucu noter huzurunda tastikleten Ceylan, “Açıkçası bu kadar zayıflayacağıma inanmıyordum. Farkı ben kendimde görüyordum, ama noter huzurunda da kanıtlanmış oldu. Sonuçtan çok memnun kaldım. Her gün aynı şekilde yedim. Sadece işten eve döndüğümde bir saat koşu bandı ile yürüyüş yaptım. Herhangi bir diyet sözkonusu olmadı. Hiçbir kıyafetim olmuyor. 42 bedene kadar çıktım ama, sonrasında 38 bedene kadar düştüm. Şimdi hiçbiri olmuyor” dedi.

Firma Yöneticisi Tilda Mayer, şort ve tuzun özelliğini, “Vücudunuzdaki ısıyı arttırıyor ve dolayısı ile vücudunuzdaki kan dolaşımını da arttırmış oluyor. Vücudunuzda bir sauna etkisi yaratıyor. Sizi terletiyor. Özellikle bel, kalça ve göbek kısımlarında çok miktarda terliyorsunuz. Bu da selülitlerinizin azalmasında, incelmenizde, sıkılaşmanızda çok önemli bir etken oluyor. Eğer egzersiz yapabileceğiniz bir durumunuz yoksa, normal ev işlerinizi yaparken şort ile beraber yaparsanız terlediğinizi ve etkilediğini göreceksiniz” diye konuştu.



Çevrimdışı en_alttaki

  • Uzman Üye
  • *****
  • 567
  • 543
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 567
  • 543
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 24 Haz 2007 13:16:53
     Herkesin (haksız bir şekilde) kullandığı bir ifadedir Angut. Birisi bir aptallık yapınca, biri laftan anlamayınca,  boş boş bakınca hemen ‘Angut musun’ der günümüzün insanı…
    Angut’ aslında bir kuş türü…
   
    Angut kuşu çok vefalı bir hayvandır. Öyle ki eşi öldüğü zaman, yanına o anda başka bir yırtıcı hayvan veya bir insan gelse bile, gözlerini bir an eşinin ölüsünün üstünden ayırmaz. O da ölene kadar onun baş ucunda bekler… Bu olay bütün Angut kuşları için geçerlidir. Arada
bir görülen bir olay değildir... Çok ürkek bir hayvan olmalarına rağmen
eşinin ölüsünün başında bekleyen Angut kuşuna elini uzatsanız dahi
oradan kaçmaz... Hani derler ya "Angut gibi bakmasana…" Keşke
herkes Angut gibi bakabilse sevdiğine... Bundan sonra bazılarına
’Angut’ demeden önce bir kere daha düşünmek gerektiğini düşünüyorsunuzdur sanırım. Bir "Angut" bile olamayan o kadar çok insan var ki artık günümüzde..
   

Çevrimdışı demirbilek

  • Uzman Üye
  • *****
  • 726
  • 1.296
  • 726
  • 1.296
# 24 Haz 2007 14:20:25
Sıcaktan bunalan kendini dolaba attı!

Hava ve fırın sıcaklığının birleşmesiyle çalışamaz duruma gelen fırıncılar, serinlemek için farklı yöntemlere başvuruyor. Batmanlı fırıncılar da çareyi bakın nerede arıyorlar? 
24 Haziran 2007 11:28
Yazı boyutunu büyütmek için               
 

Batmanlı fırıncılar, aşırı sıcaklarda bunalınca buzdolabına girerek serinliyor.  Yetiş ekmek fırını sahibi ve çalışanları, sıcakla baş edebilmek için çareyi buzdolabına sığınmakta buluyor.

Mehmet Erarslan (40), başka imkanı olmadığı için mecburen fırında çalıştığını belirterek, "Her bir hamur teknesinin fırına atılması esnasında 8-9 litre su tüketiyorum. Bunun fayda vermemesi üzerine çareyi aralıklarla buzdolabına sığınmakta buldum. Günde 2-3 tişört değiştirmek zorunda kalıyorum. Yaz aylarında ayda ortalama 2-3 kilo veriyorum. Aşırı sıcaklık sebebiyle ellerim ve yüzüm yandı. Fırsat buldukça buzdolabına giriyor soğuk içecekler içerek terimi soğutmaya çalışıyorum. Buzdolabı olmasaydı bu sıcaklıkta çalışmak mümkün olmayacaktı. Az da olsa nefes alabiliyoruz" dedi.

Fırın sahibi Enver Uluç ise, Batman'ın yaz aylarında çok sıcak olduğunu, mevsim normalleri üzerinde seyreden sıcaklığın kendilerini fazlasıyla etkilediğini, çözümü buzdolabında bulduklarını belirtti. Fırın çalışanlarının sırayla buzdolabına girdiğini belirten Uluç, buzdolabı dışında başka bir çözüm bulamadıklarını sözlerine ekledi
 

Çevrimdışı ali2037

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.759
  • 1.326
  • 2.759
  • 1.326
# 24 Haz 2007 22:34:51
Gül kokulu domates olur mu demeyin. İsrail'li araştırmacılar bunu başardı
İsrailli araştırmacılar, genleriyle oynayarak, gül ile limon kokulu domates yetiştirdi.

İngilizlerin "Nature Biotechnology" dergisinin internet sitesine göre, genetiği değiştirilmiş (GD) yeni domatesleri deneyen gönüllüler, ürünün tadını çok beğendiklerini söyledi.

"Neve Yaar" araştırma merkezinde yetiştirilen GD domateslerin tadına bakan 82 kişiden 49'u yeni ürünü çok beğendi. Normal domatesleri tercih edenlerin sayısı 29'da kaldı.

Yeni domateslerin renginin daha koyu olduğu ve domatese kırmızı rengini veren likopen miktarının normalden iki kat fazla olduğu belirtildi. Genetiği değiştirilen domateslerin, aynı zamanda daha uzun süre dayanmasını sağlayan organik bileşimlere sahip olduğu kaydedildi.

Genetiği değiştirilen ilk domates, "FlavrSavr" adıyla 1994 yılında ABD'de piyasayla sürülmüş, ancak tutmayınca piyasadan çekilmişti. Halen piyasada GD domates bulunmuyor.

Çevrimdışı ali2037

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.759
  • 1.326
  • 2.759
  • 1.326
# 24 Haz 2007 22:36:38
İnanılması zor bir haber daha.. Bir davada kanıt el bombası olursa ne olur?
Bangladeş’in doğusunda görülen bir davada, mahkemeye kanıt olarak getirilen 5 küçük el bombasının infilak etmesi sonucu 6 kişi yaralandı.

Bölge savcısının açıklamasına göre, başkent Dakka’nın 120 kilometre doğusundaki Noakhali kentindeki mahkemede meydana gelen patlamada, bir polis yetkilisi ağır, 5 avukat hafif yaralandı.

Polis yetkilisi, duruşmada kanıtları gösterdiği sırada el bombalarının aniden patlaması sonucu sağ elinden ağır yaralandı.

Yargıç ile duruşmaya katılan bölge savcısı, patlamadan yara almadan kurtuldu.

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK