iki çocuklu bir aile hafta sonunu piknik yaparak geçirmeye karar verirler.. piknik yerine vardıklarında, anne kitap okurken, çocuklar babalarıyla birlikte yürüyüşe çıkar.. uzun bir yürüyüşten sonra oldukça yorulan küçük çocuk yalvarırcasına bakan
gözlerle, 'babacığım çok yoruldum, lütfen beni kucağında taşır mısın?' der.. baba 'ben de yorgunum oğlum'' der demez çocuk ağlamaya başlar.. baba tek kelime etmeden ağaçtan bir dal keser,
dalı bıçakla biçimlendirip, çocuğa zarar vermeyecek biçimde yontar, sonra dalı oğluna verir.. 'al oğlum, sana güzel bir at' der.. çocuk sevinçle dal parçasından yontulmuş ata biner ve sıçrayarak, ata
vurarak annesinin yanına doğru gitmeye başlar.. babasını ve ablasını
geride bırakmıştır bile..
baba gülerek kızına:
..."Hayat budur işte, kızım" dedi. "Bazen kendini çok yorgun hissedersin. Öyle olduğunda, kendine değnekten bir at bul ve yoluna devam et. Bu at da, yerine göre bir arkadaş, bir şarkı, bir şiir, bir umut, bir çiçek, bir özlem, bir hayal ya da bir çocuğun tebessümü olabilir."
Başarı Öyküleri, Selim Gündüzalp