Peygamberimizin Hadis Ve Sünnetleri

Su nasıl ateşi söndürüyorsa sadaka da hataları öyle siler süpürür.

(Tirmizi, İman, 8 )

''Sünnetimi yaşatan beni sevmiştir. Beni seven Cennette benimle beraberdir.”

Hz.Muhammed (s.a.v)

 Hadîs-i Şerîf

   Sizden birisi  beni aile efradından, malından  ve bütün insanlardan daha fazla sevmedikçe kâmil manada iman etmiş olmaz.

Kalbiniz ALLAH tan başka şeye tutulmuşsa onu tedavi edin. Kalbi hasta ol-ma-yan-lar-la beraber bulunun. ALLAH sevgisi ALLAH adamlarının kalbinde olur. Onlarla beraber olan bu nimetten pay alır.

(Rabbiniz kerimdir, kendine açılan eli boş çevirmekten haya eder, edilen duayı kabul eder) buyuruldu. (Tirmizi)

İki günü eşit olan zarardadır. (Hz. Muhammed)

Allah’ın rızası, anne ve babanın rızasındadır.

Allah’ın öfkesi de anne babanın öfkesindedir.

Tirmizî, Birr, 3

İnsanların En Akıllısı ; Ölümü Unutmayan Ve Ölüme Hazırlıklı Olan Kimselerdir. . . . // Hadis-i Şerif ~ İbn-i Mace , Zühd, 31 //

Peygamber Efendimiz (sas), "Gıybet zinadan daha kötüdür." buyurmuş.

 Sahabe de demiş ki, "Nasıl olur Ya Resulallah?"

 Peygabmerimiz, "Adam zina eder. Sonra tevbe eder, Allah mağfiret buyurur. Gıybet eden ise gıybeti edilen kişi affetmedikçe mağfiret olunmaz." buyurmuş.

“Çörek otunda ölümden başka her derde şifâ vardır.” (Hadîs-i Şerîf, Müttefekun aleyh: Sahîh-i Buhârî ve Müslim)

“Allah yolunda infak eden, harcamada bulunan kimseye yedi yüz kat sevab yazılır.” (Hadîs-i Şerîf, Sünen-i Tirmizî)

Unutmayın,yaktığınız can kadar canınız yanacak ve üzdüğünüz kadar üzüleceksiniz.

‎"Şüphesiz ki benim ümmetim, kıyamet gününde, abdest izlerinden dolayı yüzleri nurlu, elleri ve ayakları parlak olarak çağırılacaktır."

(Hadis-i Şerif - Kaynak: Riyâzü's Sâlihîn)

“İnsanların en kerimi olmak isteyen Allah'a karşı takva duygusuyla dopdolu olsun.. en kuvvetli olmayı dileyen Allah'ın havl ve kuvvetine sığınıp O'na mütevekkil bulunsun.. ve her kim de insanların en zengini olmayı murad ederse kendi elindekinden çok Allah'ın bitip tükenmeyen hazinelerine güvensin.”

Hadis-i Şerif

“Ziyaretçiniz geldiği zaman ona ikram da bulununuz.”
 (Hadîs-i Şerîf, Feyzü’l-Kadîr)