Boynuzsuz Hayvanın Boynuzludan Hakkını Alması
Ebû Zerr el-Gıfâri (r.a) şöyle anlatır:
“Resûlullah (s.a.v) iki koyunun tokuştuklarını gördü ve, “Ey Ebû Zerr! Bunların neden tokuştuklarını biliyor musun?” dedi. “Hayır” dedim. Resûlullah (s.a.v):
“Fakat Allah biliyor ve yarın kıyamet günü aralarında hakkıyla hüküm verecek” buyurdu.
Sonra aralarında ilâhî takdir gereği adalet uygulanır ve boynuzsuz hayvan boynuzludan hakkını alır. Ardından Allah (c.c) hepsine, “Toprak olun!” emrini verir onlar da toprak oluverir. İşte bu an, zalimlerin, “Keşke biz de toprak olsaydık” diye temennide bulunacakları andır.” Ey insanoğlu, Dünyada uzun yıllar zorluklar çekerek kazandığın sevaplarını defterin açıldığında göremediğin zaman halin nice olur? Amel defterinde iyiliklerinin yazılı olmadığını görüp de, “Hani benim iyiliklerim?” dediğin zaman, “Onlar hak sahiplerine verildi” denildiğinde durumun nice olur?
Yine dünyada uzun yıllar işlememek için büyük çaba ve sabırlar gösterdiğin günahlarını, o gün amel defterini doldurmuş olarak gördüğünde, “Ey Rabbim! Bunlar benim işlemediğim günahlardır” diyerek itiraz ettiğinde, sana cevap olarak, “Bunlar, gıybetini ettiğin, sövdüğün, haklarında kötü zanda bulunduğun, alış veriş yaparken, komşulukta bulunurken, bir hususta çekişirken zulmettiğin, haklarını yediğin kimselerin günahıdır” denir.
Öyleyse var gücünüzle zulümden sakının. Zira kul, kendisini kurtaracağı umuduyla, dağlar misali sevaplarıyla (Allah'ın huzuruna) gelir, o sırada bir başka kul çıkıverir ve:
—Ey Rabbim, falanca kul bana zulmetti, hakkımı yedi, der. Bunun üzerine Allah (c.c) alacaklıya:
—Onun iyiliklerinden ve sevaplarından sil (kendi kefene koy), der. Bu adam da hiçbir hakkını bırakmayana kadar onun sevaplarından alır.
Zübeyr b. Avvâm (r.a), “Muhakkak sen de öleceksin, onlar da ölecekler. Sonra şüphesiz siz de kıyamet günü, Rabbinizin huzurunda davalaşacaksınız.” [4] âyeti nazil olunca Resûlullah'a (s.a.v):
“Yâ Resûlellah! Dünyada kendi kendimize (veya aramızda) işlemiş olduğumuz günahlar ve husumetler yarın kıyamet günü tekrar karşımıza çıkacak mı? (onlardan sorulacak mıyız?)” diye sordu. Resûlullah (s.a.v):
“Evet, her hak sahibine hakkı ödenene dek karşınıza çıkacaktır” buyurdu.