Nasreddin Hoca misali aslında herkes haklı, rotasyon olsun diyende haklı, olmasın diyende... Peki kim haksız ?
Hani bazı arkadaşların deyimiyle hep sistemi suçluyoruz hiç kendimize bakmıyor özeleştiri yapmıyoruz diyoruz ya... Özeleştiriyi Yüksekova'dan da yapsak İnegöl'den de yapsak ortak olan tek durum adaletsizlik... Adaletsizliği kanun koyucular/sistemin kurucuları sağlar... Kanun koyucuların aldığı hiçbir karar her kesimi memun etmez
oda ayrı bir paradoks
2002'den günümüze kadar çok fazla mağdur olmasam da o kadar çok adaletsizlik ile karşılaştım ki hiçbir arkadaşıma bu konuda haksızsın diyemiyorum.
Hizmet bölgelerinin değiştirilmesi (Batıdaki birçok ilçenin zorunlu hizmet kapsamına alınması) Sözleşmeli öğretmenlik uygulaması ve akabinde sözleşmeli öğretmenlerin bulunduğu okulda kadro alması, ardından zorunlu hizmet affı. Bunların her biri doğuda çalışan ve tayin bekleyen arkadaşlarım için umutların tükenmesi oldu. Bunda sorumlu doğuda /batıda çalışan öğretmen değil, öğretmenleri bu sistemin bir parçası olmaya zorlayan kanun koyuculardır.
Mesleğimin 8 yılını köyde olmak üzere 12 yılını zorunlu hizmet bölgelerinde geçirdim. Beni telkin eden tek kriter '' Herkese ne oluyorsa bana da o olur '' düşüncesi idi ama öyle olmadı. Birileri hep rahattı, birileri hep huzursuz...
Rotasyon olsun olmasın beni pek ilgilendirmiyor ve bana göre geçmişten gelen adaletsiz uygulamalardan sonra zorunlu hizmetini layıkıyla tamamlamış her arkadaşım, bencilce her sözü söyleme, itiraz etme hakkına sahiptir.
Herhangi bir nedenle hiç doğu bölgesinde çalışmamış arkadaşlarım da kendilerince haklılar sonuçta onlar çıkarmadı bu yasaları, onlar getirmedi zorunlu hizmet affını
İşin daha vahim olan kısmı ise bu kararlar alınırken öğretmenlerin kişisel yaşam tercihleri dışında ülkemizin eğitim geleceğine nekadar olumlu/olumsuz yansıyacağının hiç hesaba katılmamış olması...