Merhaba öğretmenim, malumunuz o fotoğrafın gerçeği yayınlandı. Fotoğrafın kaitesinin bilerek bozulduğu, fotoğrafın Taksim'de çekilmediği, fotoğraftaki polislerin "Türk Polisi" olmadığı gün gibi ortada. İstanbul'da yaşayanlar veya İstanbul'u görenler oradaki yeşil renkli "Baba" larla hiç karşılaştılar mı acaba, ayrıca ne zamandan beri Türkiye'de siyahi polisler görev yapıyor? Cevap kocaman bir "Hayır!". Polisler ve askerler bizim evlatlarımız, onlar hakkında yazarken biraz daha dikkatli olmamız gerekir diye düşünüyorum.
Sosyal medyada çıkan her haberi biraz dikkatli incelememiz gerektiği bir kez daha ortaya çıkıyor.
Saygılar sunarım.
Öğretmenim sosyal medyada vicdanı körelmiş o kadar çok insan var ki işte bu tür sahtekarlıklarla insanları hedef haline getiriyor. Bilmeden, araştırmadan biz de üstüne atlıyoruz doğru diye... Bu ilk değil, geçenlerde de montajla bu tür sahtekarlıklar yapılmıştı.
Şimdiye kadar hiç yorum yapmadım. Dünden beri olanlar sadece ağaç sevgisi, doğa sevgisinden ibaret değil. Ömrü boyunca bir fidan dikmemiş insanlar ağaç dostu oluverdiler bir anda. Sosyal medyada yazılanları okudukça insanın tüyleri diken diken oluyor. Gezi parkı, Tahrir Meydanı olacak diyenler var... Bu ne demektir, açık açık isyana teşvik etmektir. Eğer demokratik bir ülkede yaşıyorsanız, araplar gibi 3. dünya ülkesi değilsek, Atatürk'ün kurduğu cumhuriyete inanıyorsak, bu ülkede her şeyin seçimle olması gerektiğine de inanmamız gerek. Madem Türk milleti, Türk halkı uyandı o zaman bu anarşiye ne gerek var? Seçimlere şurada ne kaldı? Türk milleti gereken cevabı sandıkta verecektir. Sandığa güvenmiyor muyuz? Türk milletine güvenmiyor musunuz?