Solaklık Ne Kadar Problem?
İnsanın beden boyutunun önemli merkezlerinden biri olan beyin; bazen anatomik yapısı, bazen fonksiyonları, bazen de yapı ve fonksiyon bütünlüğü dikkate alınarak, değişik şekillerde sınıflandırılmaktadır. Beynin iki, üç ve dört bölüm halinde yapılan sınıflandırmaları içinde, sağ ve sol yarımküre şeklindeki ikili sınıflandırma oldukça yaygındır. Beynin sağ yarımküresine (hemisfer), bedenin sol tarafından gelen duyuları algılama ve yorumlama; sol yarımküresine de, vücudun sağ yarımından gelen duyuları algılama ve işleme görevi verilmiştir. Ayrıca beynin sağ tarafına, vücudun sol tarafındaki hareketleri, sol bölümüne de vücudun sağ tarafındaki hareketleri kontrol ve düzenleme rolü verilmiştir. Beynin her iki yarımküresinde, ruhun kullandığı açma-kapama düğmeleri gibi fonksiyon gören algı, öğrenme ve düşünme gibi çeşitli işlemci panelleri yer alır. Meselâ sağ beyin tarafında bir kanama veya kanser olursa, bu işlemci panelleri zarar göreceğinden, kişinin sol tarafında his kaybı ve/veya sol kol ve bacakta felç görülebilir.
Beyindeki anatomik yapıların ve bölümlerin her biri, belirli fonksiyon ve kabiliyetlerle iş görecek şekilde bağlantılı yaratılmıştır. Sağ beyin daha çok, resim ve şekilleri zihinde canlandırabilen, evirip çevirebilen, görselleştirebilen kabiliyetler ve zekâ fonksiyonlarıyla bağlantılı olup, onların ev sahipliğini yapar. Bu noktadan resim ve heykel yapma, güzel yazı yazma, dekorasyon, mimari, geometri, spor, müzik, üç boyutlu algılama gibi kabiliyetler, sağ beynin işi olarak tarif edilegelmiştir. Sol beyin ise, daha çok konuşma, hitabet, edebiyat ve şiir gibi kabiliyetlerle bağlantılıdır. Sağ elini kullananlarda konuşma ve yazıyla ilgili kabiliyetler; sol elini kullananlarda mekânla bağlantılı geometrik zekâ fonksiyonları daha baskın ve ön plândadır. Sağlak insanlarda sol beyin (konuşma merkezinin olduğu bölge) baskın olduğundan, konuşma fonksiyonları daha gelişmiştir. Beyinde konuşma kabiliyetine karşılık gelen merkez, insanların çoğunda sol beyin yarımküresindedir.
Tabiatta sık gördüğümüz ikili simetri ve fonksiyonlardan birinin baskın olarak tercih edilmesine, kiraliti (chirality) veya asimetrik tercihlilik denmektedir. Yaratılıştan gelen ve hikmetini tam olarak bilemediğimiz, sağa veya sola tercihlilik, moleküllerde atomların yerleşiminden, bitki ve hayvanlarda organların yerleşimine ve bunların fonksiyonlarındaki tercihliliğe kadar geniş bir alanda gözlenmektedir. Kedi, köpek ve fare gibi hayvanlar, sağ veya sol pençelerinden birini daha çok kullanma yönünde tercih yapmaktadır. Bu tercihin populasyondaki dağılış oranı, hayvanlar âleminde % 50 - % 50 iken, insanda bu tercih, sağ elin kullanımı lehine zirvededir.
Bazı ateist bilim insanları, sağ el kullanımının hayvanlara göre fazla olmasını ve insanların konuşabilmelerini ve günümüz insanının sağ elini daha çok kullanmasını, evrimin bir delili olarak yorumlamaktadır. Son yıllarda antropologlarca gerçekleştirilen araştırmalarda, eski çağlarda solaklık yüzdelerinin günümüzdeki ile aynı olduğu bulunmuştur. Meselâ, eski belgelerde okçular ile ilgili bilgiler yer almakta ve onlardaki el kullanma oranlarının bugünkü toplumlarla aynı olduğu anlaşılmaktadır. Tevrat ve İncil'den de o toplumlardaki solak nispetleri anlaşılmakta ve bu oranların şimdiki oranlarla aynı olduğu görülmektedir. Eğer evrimleşme olsaydı, ya eski çağlarda solakların oranı daha fazla olacaktı veya şu anda hiç solak kalmayacaktı. Tam aksine, son yıllarda hamile kadınlarda ultrason kullanımı gibi yeni teknolojik gelişmeler, solaklığın artmasına sebep olmuştur.
ALINTIDIR...