Sözleşmeli Öğretmenlerden Alınan Pul Parası?

Çevrimdışı nilson

  • Aktif Üye
  • **
  • 35
  • 15
  • 35
  • 15
# 23 Şub 2011 11:44:01
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
ben nerede okuduğumu hatırlamıyorum ama kabul edildiği günden itibaren alınan paralar geri ödenecek yazıyordu.
insallah hocam ödensinde;)

Çevrimdışı sevketurul

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 283
  • 61
  • 283
  • 61
# 23 Şub 2011 11:47:53
hocam kabul edilmeden önce biz paraları ödemiştik zaten biz unutalım bence o parayı

Çevrimdışı mtdemirci

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 10.051
  • 9.256
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 10.051
  • 9.256
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 23 Şub 2011 13:02:48
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
hocam kabul edilmeden önce biz paraları ödemiştik zaten biz unutalım bence o parayı

yasa 01 ocak 2011 tarihinden geçerli olacak, resmi gazetede yayınlandığında geri alma hakkımız olacak.

Çevrimdışı cuneyt047

  • Üye
  • *
  • 3
  • 8
  • 3
  • 8
# 23 Şub 2011 13:21:20
Sözleşmeli Öğretmen - Kadrolu Öğretmen Arasındaki Farklar"

ARADAKİ FARKLAR

1- Sözleşmeli öğretmenin Özür Durumu hariç il içi ve il dışı tayin hakkı yoktur. Kadrolulara bu hak tanınmaktadır.

2- Sözleşmeli öğretmenlerin eş durumundan yapılan il dışı atamaları eşlerinin çalıştıkları kurumun yüzlerce kilometre uzağına yapılmaktadır. İl içi tayin hakları olmadıklarından yapılan bu il dışı atamanın da hiçbir esprisi kalmamaktadır.

3- Sözleşmelilere özür durumundan yapılan il dışı yer değiştirmelerde YOLLUK dahi verilmemektedir. Oysa bu hak kadrolulara tanınmaktadır.

4- Sözleşmeli öğretmenin ek dersinden SSK kesintisi yapılmaktadır. Kadroluların ek derslerinden herhangi bir kesinti yapılması söz konusu değildir.

5- Haftada 15 saat ek dersi olan göreve yeni başlamış bir kadrolu öğretmen, 15 saat ek dersi olan 25 senelik bir sözleşmeli öğretmenden ek derslerdeki SSK kesintisi sebebi ile toplamda daha fazla maaş almaktadır.

6- Sözleşmeli öğretmenler idareci ve ya müfettiş olamazlar. Bu konuda herhangi bir yasal düzenleme ve mevzuat yoktur. Kadroluların bu konuda herhangi bir sıkıntısı yoktur.

7- Sözleşmeli öğretmenlerin hizmet puanları yoktur. Bu sebeple 1 yıl ya da 20 yıl çalışmış olmalarının hiç bir önemi yoktur.

8- Sözleşmeli öğretmenlerin batıdaki okulların norm kadrolarını doldurdukları iddia edilmektedir. Oysaki çoğu genelde 3. hizmet bölgesinde olduğu gibi batıdakiler de ilçelerin en ücra okullarında görevlendirilmektedirler. (istisnalar hariç.)

9- Sözleşmeli öğretmenlerin eş, çocuk, doğum yardımları yoktur. Fakat tüm bu haklar kadrolulara tanınmaktadır.

10- Sözleşmeli öğretmenlerin maaşları her ilde farklılık göstermektedir. Bu konuda bir bütünlük sağlanamamıştır.

11- Bazı illerde maaşlar sözleşmede yer aldığı gibi her ayın 15 inde yatmamaktadır. Ayın 23 ünü ve 24 ünü bulmaktadır.

12- Sözleşmeli öğretmenlik hiçbir zemin hazırlanmadan, özlük hakları vb. hiçbir plan program yapılmadan, yönerge dahi hazırlanmadan hayata geçirilmiş ve sözleşmeli öğretmenler bu sebeple birçok sorunla ve de belirsizlikle karşı karşıya bırakılmıştır.

13- Sözleşmeli öğretmeler de kadroluların almış oldukları Temel ve Hazırlayıcı eğitim kurslarını almalarına rağmen, kadroluların stajyerliği kalkarken, asalete geçerken bu eğitim sözleşmelilere Mesleki Eğitim adı altında verilmektedir. Herhangi bir şekilde asalete geçme söz konusu değildir.

14- Kadrolularda kıdem ve kademe ilerleme varken, sözleşmelilerde göreve yeni başlayanla 25 senelik bir sözleşmeli öğretmen aynı maaşı alacaktır.

15- Milli Eğitim Müdürleri, Yardımcıları, Şube müdürleri, Okul müdürleri ve hatta Bakanlık çalışanları dahi Sözleşmeli öğretmenlerin özlük hakları ile ilgili net bir bilgiye sahip değillerdir. Her ilde ve her kurumda farklı uygulamalar söz konusudur.

16- Sözleşmeli öğretmenler hakları olan konularda dahi idarecilerin bilgi eksikliğinden ötürü akla gelmedik onlarca sorunla ve problemle karşı karşıya kalmaktadır.

17- Sözleşmeli öğretmenler, Milli eğitim müdürü ve okula gelen müfettişlerden "bakın siz sözleşmelisiniz" diye başlayan sözlerle devamlı tehdit edilmektedirler.

18- Sözleşmeli öğretmen geleceğini göremediğinden gönül rahatlığı ile aile kuramamakta, bankalardan kredi kullanamamakta ve hatta sözleşmeli öğretmenlere kız dahi verilmemektedir.

19- Sözleşmeli öğretmenler Kutsal ve Onurlu bir meslek olduğu halde göğsünü gere gere “ÖĞRETMENİM” diyememektedir. Bakanlık tarafından üvey evlat muamelesi görmektedir. İkinci sınıf insan muamelesi ile karşı karşıya kalmaktadırlar.

20- Sözleşmeli öğretmenler görevli oldukları okullarda öğrencileri tarafından “ Öğretmenim siz sözleşmeli misiniz? Siz geçici misiniz?” gibi sorularla rencide olmakta ve bu sorulara cevap vermekte zorluk çekmektedirler.

21- Sözleşmeli öğretmenlerin sözleşmeleri her yıl ocak ayında yenilenmektedir. Yani Sigorta dâhil her sene çıkış-giriş işlemi yapılmaktadır. Uzun süreli sözleşme yapılmamaktadır.

22- Bazı illerde öğretmenlere dağıtılan banka promosyonları kadrolu öğretmenlere dağıtılıp sözleşmeli öğretmenler bu hakkın dışında bırakılmaktadırlar.

23- Sözleşmeli öğretmenlerin maaşları Maliye Bakanlığı tarafından karşılandığından, Bakanlık ödenek sıkıntıyla karşılaştığında, personel sayısında tasarrufa gitmeyeceğinin garantisi var mıdır?

24- Sözleşme metnimizin 13. maddesinin C bendi; (Taraflar, bir ay önce ihbar etmek şartıyla, sebep göstermeksizin sözleşmeyi her zaman feshedebilir). Bu madde ile Bakanlığın bu konudaki samimiyetini, niyetini ve sözleşmeli öğretmenliğe yaklaşımı gözler önüne serilmektedir. Fakat bu maddeye yapılan hukuki itiraz neticesinde Danıştay tarafından bu maddenin yürütmesi durdurulmuştur.

25- Sözleşmemizin 13. maddesinin D bendi; Personelin sözleşmesi, norm kadronun gerektiği öğretmen temin edildiğinde veya sözleşmeli personel ihtiyacının ortadan kalkması halinde sözleşmesi feshedilir. Bu Madde halen yasal olarak yürürlüğünü korumaktadır. Bu da iş garantisinin olmadığının resmi kanıtıdır.

26- Sözleşmemizin 13. maddesini Ğ bendi; Eğitim ve öğretimin devam ettiği dönemde aralıksız iki aylık süre zarfında sözleşme ücreti karşılığı ders yükünün doldurulamaması durumunda sözleşmesi feshedilir. Bu madde halen yürürlüğünü korumaktadır. Bu da iş garantisinin olmadığının resmi kanıtıdır.

27- Sözleşmemizin 17. maddesi; İş bu sözleşme ……/…/….tarihinden …/…./….. tarihine kadar geçerlidir. Yani her yıl sonunda görevimiz resmi olarak sona ermektedir.

28- Öğretmen olabilmenin yaş sınırı 40'tır. Her yıl görevimiz resmi olarak sona erdiğinden bu yaşa kadar sözleşmeli çalışan bir öğretmenin bu yaştan sonra sözleşmesinin yenilenip yenilenmeyeceği belli değildir.

29- Tüm bu belirsizlikler içerisinde sözleşmeli bir öğretmenin emekli olma ve emekli tazminatı alma hakkı var mıdır? Bu konuda henüz belirsizliğini korumaktadır.

30- Sözleşmeli öğretmenler kadrolular gibi asker öğretmen olarak askerliklerini yapamamaktadırlar. Burada da bir ayrımcılık ve haksızlık söz konusudur.

31- MEB yurtdışı öğretmen görevlendirmelerinde şart olarak "Milli Eğitim Bakanlığında en az 5 yıl (kadrolu) çalışmış olma” yı öne sürmektedir. Yani sözleşmeli olarak MEB’de 20 yıl çalışmak dahi MEB' in yurtdışı öğretmen görevlendirmelerine başvuru hakkını bizlere kazandırmamaktadır.

32- Hükümet geçtiğimiz aylarda 210 bin geçici işçiyi kadroya alarak sözleşmeli personel çalıştırma konusundaki kararlılığını bir kez daha göstermiştir. Ayrıca bu karar hükümetin Eğitimi tasarruf konusu haline getirdiğinin ve Eğitime verdiği önemin bir kanıtı değil midir?

33- Sözleşmeli öğretmenler bir taraftan mesleklerini icra ederken bir taraftan da kadrolu olmak için yeniden KPSS sınavına hazırlanmaya zorunlu bırakılmışlardır. Fakat Sözleşmeli öğretmenler zaten Bakanlık tarafından KPSS puan üstünlüğüne göre atanmaktadırlar. Yani Kadrolularla atama yöntemi olarak aynı kıstaslara göre bakanlık tarafından atamaları yapılmaktadır. Bakanlık 10 bin kadrolu 10 bin sözleşmeli atayacağı yerde 20 bin kadrolu atamış olsa zaten sözleşmeliler KPSS den aldıkları puanla kadrolu olma hakkını elde etmiş olmaktadırlar. Dolayısı ile olası bir kadroya geçirme durumunda en ufak bir haksızlık söz konusu olmayacaktır.

34- Sözleşmeli öğretmenle kadrolu öğretmenin ortak olan en önemli özellikleri ise aynı eğitimi görmeleri, aynı şartlarda, aynı işi yapmalarıdır.

Buradan Sayın Eski Bakanımız Hüseyin ÇELİK’ e bir kez daha sesleniyorum. Her fırsatta sözleşmeli öğretmenle kadrolu öğretmen arasında fark olmadığını dile getiriyorsunuz. Bu yazdıklarımdan sonra da bu görüşünüzü savunmaya devam edecek misiniz? İşte gerçekler.

Milli Eğitim Yeni Bakanımız da bu sorunlarımızı çözmekte umarım duyarlı davranır. İki çözüm yolu var. Birincisi tüm sözleşmelilerin kadroya geçirilmesi, İkincisi de sözleşmelilere iş güvencesi sağlanarak ve kadrolularla (sözde değil özde) aynı haklara tabi tutularak bu farklı uygulamaların, ikiliğin ortadan kaldırılması.

Yorum: İkinci çözüm yoluna gidildiğinde sözleşmeli öğretmenle kadrolu öğretmen aynı haklara sahip olacaksa, isim olarak bu farkı ortaya koymanın ve sınıf ayrımı yapmanın anlamı nedir? Velilerin aklında soru işareti bırakmanın anlamı nedir?

Çevrimiçi isikayhan

  • Moderatör
  • *****
  • 14.415
  • 14.981
  • 14.415
  • 14.981
# 23 Şub 2011 14:02:35
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
yasa 01 ocak 2011 tarihinden geçerli olacak, resmi gazetede yayınlandığında geri alma hakkımız olacak.

yasanın bütün maddeleri aynı tarihten itibaren geçerli değil

ve maalesef sözleşmeden alınan damga vergisi ile ilgili madde yürürlük tarihinden beri geçerli olacak

Çevrimdışı uzeyirkarahan

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 161
  • 217
  • 161
  • 217
# 23 Şub 2011 14:28:03
muhasebeciye sordum,
torba yasa çıktıktan sonra yatırdığımız damga vergisini geri alabilir miyiz diye,
valla aynen şöyle dedi,
devlete giren zor çıkar...

Çevrimdışı uNNamed

  • Uzman Üye
  • *****
  • 760
  • 1.805
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 760
  • 1.805
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 23 Şub 2011 14:37:07
ben netten bu konuyla ilgili bi dilekçe örneği buldum.kendimize uyarlayıp torba yasa cıktıgında alabilecegiz verdiğimiz paraları.alacagız çünkü yılbasından sonra imzaladık sözleşmeyi

Çevrimdışı safishh

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 206
  • 528
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 206
  • 528
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 27 Şub 2011 21:18:57
Arkadaşlar yeni çıkan torba yasaya göre sözleşmelilerin ödedikleri damga vergisini alabilecekleri söyleniyordu.yeni okuduğum habere göre

"Damga vergisi alınmamasının 1 Ocak itibari ile değil yayımlandığı tarih olarak(25 Şubat 2011) Resmi Gazetede yayımlanmıştır. Bu durumda sözleşmeliler 2011 de 150 TL ve 200 TL arasında ödedikleri damga vergisini bu yıl geri alamayacakları ortaya çıkmıştır."


şimdi biz ödediğimiz 150 küsür tl yi geri alacak mıyız?
ayrıca bu drumda kadroluların da her ay maaşlarından kesilen damga vergisi kesilmeyecek mi?bilgisi olan arkadaşlar bildiklerini paylaşabilir mi?

Çevrimdışı mtdemirci

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 10.051
  • 9.256
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 10.051
  • 9.256
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 27 Şub 2011 21:28:18
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Arkadaşlar yeni çıkan torba yasaya göre sözleşmelilerin ödedikleri damga vergisini alabilecekleri söyleniyordu.yeni okuduğum habere göre

"Damga vergisi alınmamasının 1 Ocak itibari ile değil yayımlandığı tarih olarak(25 Şubat 2011) Resmi Gazetede yayımlanmıştır. Bu durumda sözleşmeliler 2011 de 150 TL ve 200 TL arasında ödedikleri damga vergisini bu yıl geri alamayacakları ortaya çıkmıştır."


şimdi biz ödediğimiz 150 küsür tl yi geri alacak mıyız?
ayrıca bu drumda kadroluların da her ay maaşlarından kesilen damga vergisi kesilmeyecek mi?bilgisi olan arkadaşlar bildiklerini paylaşabilir mi?

Alamıyoruz hocam.


[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Torba Yasa'da yer alan sözleşmeli personelden damga vergisi alınmamasına ilişkin düzenlemenin yürürlük tarihi memurları şaşırttı

Memur-Sen Genel Mevzuat ve Toplu Görüşme Sekreteri Hacı Bayram Tonbul, yaptığı açıklamada, kamuda 4/B statüsünde çalıştırılan sözleşmeli memurların daimi kadroya geçirilmesi için çaba harcadıklarını, bunun her yıl yapılan toplu görüşmelerin en önemli gündem maddelerinden biri olduğunu söyledi.

Bu talebin takibini sürdürürken sözleşmeli memurların ekonomik ve sosyal haklarının geliştirilmesi için de gayret gösterdiklerini anlatan Tonbul, bu konuda bugüne kadar bir dizi ilerleme sağladıklarına dikkati çekti.

Geçen yılki toplu görüşmelerde, sözleşmeli memurlardan damga vergisi adı altında kesinti yapılmamasını önerdiklerini ve görüşmeler sonunda Kamu İşveren Kurulu ile bu konuda mutabakat sağladıklarını anımsatan Tonbul, kamuoyunda Torba Yasa olarak belirlenen düzenlemeye de bu yönde bir madde eklendiğini söyledi.

1 OCAK TARİHİ ŞAŞIRTTI

TBMM Genel Kurulundaki görüşmelerde maddenin yürürlük tarihinin 1 Ocak 2011 olarak benimsendiğini ifade eden Tonbul, ancak yasanın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün onayına sunulan ve Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren halinde bu tarihin "yayım tarihi" olarak düzenlendiğini belirtti. Tonbul, şunları kaydetti:

"Sözleşmeli memurların sözleşmelerinden alınan damga vergisi her yılın ocak ayında kesiliyor. Biz de Torba Yasa'nın gecikmesinden dolayı sıkıntı yaşanmaması için Ak Parti yöneticileriyle de görüşerek girişimlerde bulunduk. Nitekim bu konuda Ak Parti kurmayları tarafından da TBMM Genel Kurulunda ilgili madde görüşülürken önerge sunuldu ve kabul edildi. Oysa düzenlemenin yürürlük tarihinin 'yayım tarihi' olarak yasalaşması karşısında şaşkınlığa uğradık. Çünkü düzenleme yayım tarihi olan 25 Şubatta dikkate alındığında bu yıl ki damga vergisinin sözleşmeli personelin cebinden çıkması anlamına geliyor. Sözleşmeli memur arkadaşlarımız ağustos ayından beri bu düzenlemeyi bekliyor. Damga vergisi yıllık ortalama 160 liraya karşılık geliyor. Bu konuda verilmiş sözler var. Düzenlemenin bu hale gelmiş olması yaklaşık 250 bin sözleşmeli memura verilen sözün tutulmaması anlamına geliyor. Bu sözü verenler açısından da bu bir itibar kaybıdır."

Aynı sorunun KİT'lerde 1 sayılı cetvele tabi müdür, müdür yardımcısı, baş uzman, uzman, daire başkanı gibi personele ödenen ek tazminat oranı yüzde 100'den yüzde 200'e çıkarılması düzenlemesinde de yaşandığını anlatan Tonbul, yürürlük tarihinin 1 Ocak 2011 olarak düzenlenmemesi nedeniyle yaklaşık 6 bin 500 maaşlarına yapılacak iyileştirmeden yararlanamadıklarını belirtti.

Tonbul, durumun fark edilmesinin ardından çeşitli düzeylerde girişimlerde bulunduklarını belirterek, ancak yetkililerin topu birbirine attıklarını kaydetti.

MALİYE BAKANLIĞINA BAŞVURU

Bu arada, Türk Sağlık-Sen de sözleşmeli memurlardan alınan damga vergilerinin geri ödenmesi için yarın Maliye Bakanlığına başvurarak, yeni düzenleme yapılmasını isteyecek.

Başvuruda, damga vergisi kesintisi yapılan sözleşmeli memurun mağdur edilmemesi için hizmet sözleşmelerinin bitim tarihine kadar kalan döneme ait damga vergisinin hesaplanarak personele iade edilmesi için kurum ve kuruluşların bilgilendirilmesi talep edilecek.

Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci de "Damga vergisi alınan sözleşmeliler bu konuda açık bir şekilde mağdur edilmişlerdir. Bunun önüne geçilmesi için Maliye'ye başvurarak yaparak gerekli düzenlemenin bir an önce yapılmasını isteyeceğiz. Umarım sözleşmeli personelin bu mağduriyeti giderilir" dedi.



Kaynak : [linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK