Sözleşmeli Personelin gözü bu toplantıda
Hükümetle memur sendikaları arasındaki toplu görüşmelerin ikinci oturumunda farklı istihdam türlerinden kaynaklanan sorunlar ve sendika talepleri değerlendirilecek.
ANKARA- Son yıllarda kadrolu memur yerine sözleşmeli personel istihdamının tercih edilmesi nedeniyle kamuda sözleşmeli personel sayısı 200 bine dayandı. Sözleşmeli personel uygulamasının genel istihdam politikası haline dönüşmesi ve sözleşmeli personelin kadroluların sahip olduğu bir çok haktan yararlanamaması nedeniyle, kamuda her geçen gün büyüyen bir sorun haline dönüştü.
Hükümet ile memur sendikaları arasındaki toplu görüşmelerin de öncelikli gündem konuları arasında yer alan farklı istihdam türleri altında çalışmanın getirdiği sorunların tespiti amacıyla, Hükümet, Kamu İşveren Kurulu ve Sendikalardan birer temsilcinin katılımıyla bir alt komisyon kuruldu. Komisyon hazırlayacağı raporu 19 Ağustos 2009 tarihinde yapılacak toplu görüşmelerin ikinci oturumunda heyete sunacak.
KAÇAR: “ ÇALIŞMA BARIŞI VE HUZURU TEHDİT EDEN EN ÖNEMLİ SORUN”
En büyük hizmet kolu olan eğitimde, Milli Eğitim Bakanı’nın sözleşmeli personel alımını sonlandırılacağını açıklanmasın ardından, Sağlık Bakanlığı ve üniversite hastanelerinde farklı istihdam türleri altında çalışan on binlerce personel de kadroya geçmeyi bekliyor.
Toplu görüşme masasında sağlık ve sosyal hizmet çalışanları adına yetkili sendika olarak bulunan Sağlık-Sen, sözleşmeli personel istihdamının sona erdirilmesi konusunda ısrarlı. Toplu görüşmeler öncesinde Sağlık Bakanlığı önünde gerçekleştirdikleri geniş katılımlı kitlesel basın açıklaması ile gövde gösterisi yapan sendika, sözleşmeli personel uygulaması sona ermedikçe kamuda sosyal adaletin ve çalışma barışının sağlanmasının mümkün olmayacağı görüşünde.
Sağlık-Sen Başkanı Mahmut Kaçar, sözleşmeli personel uygulamasının yasal mevzuat gereği zaruri ve istisnai hallerde uygulanan bir istihdam türü olması gerektiğinin altını çiziyor. Son yıllarda kamuya alımlar incelendiğinde sözleşmeli personel alımının asli, kadrolu alımının istisnai hale dönüştüğüne dikkat çeken Kaçar, kamuda, kadrolu kamu çalışanlarının sahip olduğu bir çok sosyal ve özlük haktan yoksun büyük bir sınıf oluşturulmaya çalışıldığını ifade ediyor.
Kaçar, Sağlık Bakanlığı ve üniversite hastanelerinde kadrolu memurların yanı sıra 4/B, 4924, 4-C, vekil ebe gibi başlıklar altında 80 bini aşkın personel çalıştığına dikkat çekiyor ve ekliyor: “Kadrolu- sözleşmeli ayrımına neden olan bir çok konuda açtığımız davalarda yargı idareyi haksız bulmaktadır. Anayasa ve evrensel hukuk normlarının güvence altına aldığı eşit ve güvenli çalışma hakkının bu koşullarla sağlanamayacağını yargı teyit etmektedir. Öte yandan kamuda çalışanlar açısından huzursuzluk kaynağı, verimliliği ve hizmet kalitesini düşüren en önemli sorun haline dönüşmüştür. Bu nedenle, toplu görüşmelerde, kadrolu-sözleşmeli ayrımına son verecek bir karar mutlaka çıkmalıdır.”
YARGIYA GÖRE DE İDARENİN UYGULAMALARI HUKUKA AYKIRI
Sözleşmeli personelin kadrolu memurlara tanınan haklardan yararlanmak amacıyla açtığı davalar genel itibariyle idarenin aleyhine sonuçlanıyor. Son olarak Sağlık-Sen’in sözleşmeli personelin hizmet sözleşmesinde yer alan, “Kurum, döner sermaye gelirinin yetersiz kalması halinde sözleşmeyi feshedebilir” ibaresinin iptali için açtığı davada Danıştay yürütmeyi durdurma kararı verirken, çok çarpıcı tespitler ortaya koydu.
Danıştay 12. Dairesi, sözleşmeli personelin tabi olduğu mevzuatın, çağdaş çalışma yaşamına uygun kriterler taşımadığı gibi, bireyin çalışma güven ve huzurunu bozan nitelik arz ettiği görüşünü açıkladı. Danıştay 12. Dairesi, bu yasal çerçevenin, sözleşme esasına göre çalışanların emeğinin hakkını koruma noktasında ihtiyaca cevap veremediğini de ekledi.
KADROLU-SÖZLEŞMELİ ARASINDAKİ FARKLAR
–Sözleşmeli personel ‘istihdam gerekçesi ortadan kalktı’ denilerek hizmet akti sona erdirilebiliyor.
–Sözleşmeli personel her yıl sözleşme yenilemek durumunda kalırken, hizmet sözleşmesi için her yıl damga vergisi ödüyor.
–Sözleşmeli personel, aile, çocuk, giyim yardımı gibi sosyal haklardan yararlanamıyor.
–Atama ve Nakil hakları bulunmuyor.
–Eş durumu tayin hakkı bulunmuyor.
–Görevde yükselme ve unvan değişikliği hakkı bulunmuyor.
memurlar.net