Milli Eğitim Bakanlığı son aylarda karar üzerine karar değiştiriyor. Bugün ne söylüyorsa yarın tam tersini açıklayabiliyor.
Örneğin sözleşmeli öğretmenlerin kadroya geçmelerine yönelik yasa tasarısı. Bu konuda sadece bakanlık değil neredeyse hükümetin tamamı söz verdi. Ama bir türlü arkası gelmiyor.
Başbakan Erdoğan ve Milli Eğitim Bakanı Çubukçu, söz konusu yasanın hazirandan önce çıkacağını defalarca dile getirdi. Biraz gecikince “Araya anayasa oylaması girdi, bu yüzden gecikti” açıklamaları yapıldı. Ama gelinen nokta, yasanın bir başka bahara ertelendiği yönünde. Çünkü, öğretmenlere kadro verileceği söylentisi, diğer sözleşmelileri de ayağa kaldırdı. “Öğretmenlere kadro veriliyorsa, biz de isteriz“ baskıları artınca, Maliye’nin tepesi attı. Sonunda da, birilerini sevindirip diğerlerini üzmektense, tümüyle ertelensin noktasına gelindi...
Anlayacağınız 70 bine yakın sözleşmeli öğretmenin kadro umudu yine suya düştü gibi.
Hani artık alınmayacaktı?
Milli Eğitim Bakanı Çubukçu, göreve geldiği ilk andan itibaren artık sözleşmeli öğretmen alınmayacağını ve tek atama dönemi olacağını dile getirdi. Ama her defasında da tükürdüğünü yalamak zorunda kaldı. Önce aralıkta sözleşmeli ataması yapıldı. Ardından da haziran ve ağustos olmak üzere iki atama döneminde toplam 40 bin öğretmen alınacağı açıklandı.
Haziran ve ağustos aylarında yapılacak atama dönemlerinden sonra, boşalan sözleşmeli kadrolara, ek alım yapılmayacağı ise başta Bakan Çubukçu olmak üzere en üst makamlarca defalarca dile getirildi. Bu konuda yapılan tüm imza kampanyalarına ve isteklere aylarca hayır denildi. Ama ne zaman ki sözleşmeli yasasının çıkma ihtimali zayıfladı, işte o zaman MEB şu açıklamayı yapmak zorunda kaldı:
Sözleşmeli alınacak!
Milli Eğitim Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği’nce geçen hafta yayımlanan basın açıklaması aynen şöyle:
“2010 yılı öğretmen atamalarıyla ilgili olarak aşağıdaki açıklamayı kamuoyunun bilgisine sunuyoruz.
Bakanlığımız, eğitim öğretim yılının kendi takvimine uygun, sağlıklı bir şekilde işletilmesi adına bu yıl itibariyle yeni bir uygulamaya geçeceğini ve öğretmen atama/görevlendirmelerinin 2010 yılı yaz döneminde gerçekleştirileceğini; bu yıl 10.000 kadrolu öğretmen atamasının ilkinin haziran ayı içerisinde yapılacağını, buna ek olarak, geriye kalan 30.000 kontenjan için diğer kadrolu öğretmen atamalarımızın ağustos ayı içerisinde gerçekleştirileceğini daha önce duyurmuştu.
Söz konusu atamalara başvuracak sözleşmeli öğretmenlerden puanlarına göre kadrolu öğretmenliğe atananların olması durumunda boş kalacak sözleşmeli öğretmen pozisyonları için ek alımın tarafımızdan yapılmayacağına dair herhangi bir resmi açıklama olmamasına rağmen, çeşitli internet siteleri ve çeşitli gruplar başta olmak üzere bazı basın yayın organlarında konunun spekülatif olarak çarpıtıldığı ve bu haliyle ele alındığı gözlemlenmiştir. Kaldı ki 31.12.2009 tarihli basın açıklamamızda da ‘2006’dan bu yana Milli Eğitim Bakanlığı için tahsis edilen sözleşmeli öğretmen pozisyonun toplamda 70.000 olduğu ve sözleşmeli öğretmen pozisyonlarında herhangi bir nedenle eksilme olması durumunda 70.000’e kadar sözleşmeli öğretmen görevlendirilmesine devam edileceği’ belirtilmiştir.
Yukarıda belirtilen hususlara rağmen, bazı kesimler tarafından konunun spekülatif olarak ele alınmasından duyduğumuz rahatsızlığı belirtir, sözleşmeli öğretmenlerin kadroya geçişinin farklı bir düzenleme olduğunu; daha önce de açıklandığı üzere bu konudaki kanun taslağının Bakanlığımız tarafından Başbakanlığa sunulduğunu bu vesileyle bir kez daha vurgularız.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.”
Kime inanacağız?
Öğretmenler, atamalar konusunda artık kime inanacaklarına şaşırmış durumdalar. MEB bir öyle açıklama yapıyor, bir böyle. Daha sonra da bu konuda kendilerini sorgulamaları gerekirken, bu çelişkileri dile getirenlere kızıyorlar.
Oysa ortaya çıkıp samimiyetle, bugünkü ülke koşullarında daha fazlasını yapmanın mümkün olmadığını, son kararı Maliye ve Başbakanlığın verdiğini söyleseler hem daha inandırıcı olurlar hem de kendilerine duyulan güveni sarsmazlar. Ama nerdeeee...
Özetin özeti: Bakan Çubukçu’nun samimiyetinden ve çabalarından kuşku yok. Ama arkası gelmiyor. Ona kızanlar, ona destek olmalılar.
Haziranda atama eylülde kadro!
Milli Eğitim Bakanlığı kurmayları, haziran ve ağustos dönemi öğretmen atamalarına yönelik sorularımızı cevaplandırdılar. İşte en çok merak edilen konularda MEB kurmaylarının verdikleri cevaplar:
SORU: Haziran atamasında yeri belli olan öğretmenler hemen kadroya atanacaklar mı?
CEVAP: Maliye Bakanlığı bu konuda hâlâ olur vermedi. Onların öngörüsü, ağustosta atanacaklarla birlikte 1 Eylül’de göreve başlamaları.
SORU: Peki bu hukuki bir sorun yaratmaz mı?
CEVAP: Evet yaratabilir. Bunu aşmanın yolları aranıyor.
SORU: Haziran atamasından sonra, boşalan sözleşmeli kadrolara, yeni sözleşmeli öğretmenler alınacak mı? Bu kesin mi?
CEVAP: Bakanlığımızın bu yönde resmi açıklaması oldu. Evet, daha önce de aksi yönde iddialar ortaya atıldı. Ama yeniden sözleşmeli öğretmen alımı gerçekleşecek.
SORU: Sözleşmelilerden boşalan kadrolara ne zaman yeniden sözleşmeli öğretmen alınacak? Sayısı ne kadar olur?
CEVAP: Haziran başında yapılacak 10 bin atamadan hemen sonra, boşalan yerlere ek alım yapılacak. Tahmini rakam 5 bin civarında. Artı eksi bin olabilir. Ama sözleşmeli kadrodan, asil kadroya geçecek öğretmen atamasının bu kadar olduğu sanılıyor.
SORU: Peki öncelik kimde olacak? Yine daha önce açıklanan branşlara mı öğretmen alınacak? Yoksa yeni alan ve kadrolar mı belirlenecek?
CEVAP: Öncelik özür gruplarında olacak. Eş durumu ve sağlık sorunu olanlar öncelikle atanacak. Tabii ki koşulları yerine getirenler. Ek alımda, daha önceki atama dönemlerinde de olduğu gibi branşlar ve kontenjanlar yeniden belirlenecek, geniş bir yelpazeden öğretmen alımı gerçekleşecek.
SORU: Haziran ek atamasında hangi KPSS puanları geçerli olacak?
CEVAP: Eski KPSS puanları geçerli. Temmuz KPSS’si beklenmeyecek.
SORU: Ağustos atamasından sonra da ek alım olacak mı?
CEVAP: Evet olacak. Gelişmeler bu yönde. Ama bu kez yeni puanlar dikkate alınacak.
Bakanlık kurmaylarıyla gerçekleştirdiğimiz soru-cevaplara yarın da devam edeceğiz...
Sizden gelenler
Doğu’da zorunlu hizmet görevini yapmakta olan kadrolu bir öğretmenim. Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği 06.05.2010 tarihinde değiştirilmiş olup, bu tarihten önce atanan öğretmenlere zorunlu hizmet muafiyeti getirilmiştir. Ancak, zorunlu hizmetini yapmış ve benim gibi yapmakta olan öğretmenler için bu bir af değil ceza olmuştur. Çünkü muaf olduğumuz halde, yer değiştirmek için bulunduğumuz şehirde 3 yılı tamamlama şartı bulunmaktadır ki zaten af gelmese bile biz 3 yıl içinde zorunlu hizmetimizi tamamlamış olurduk. Kısaca, yeni yönetmelikte zorunlu hizmetini yapmakta olanlar için TAYİN HAKKI verilmemiştir, bununla ilgili düzenleme ve düzeltmenin bir an önce yapılmasını istiyoruz. Bu 2 şekilde düzeltilebilir: 1) Yönetmeliğe GEÇİCİ MADDE: Yönetmeliğin yayımlandığı tarihten önce atananların il içinde tamamlaması gereken süreyi tamamlayıp tamamlamadığına bakılmaksızın bir sonraki tayin döneminde il dışı tayinlerde tercih hakkına sahiptir. 2) Atama ve yer değiştirme klavuzunda açıkça belirtilmelidir ki muaf olan öğretmenler 3 yıl şartı aranmadan tayin isteyebilmeli.
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]