Sözleşmeli Öğrt.e Kadro Sözü 890. Günü Gerçekleşti

hocam o kadar açıklama yapıldı resmi kanaldan, hala kadro olayına inanmamak garip..evet seçimden önce olmayacak bu kesin ama geç de olsa gelicek kadro...çünkü bakanlık şu an psikolojik baskı altında olduğundan dolayı bu işi daha ciddi düşünmeye başladı mecburen .(geç kalındı belki, hepimiz zor yıllar geçirdik verilip tutulmayan sözlerden dolayı ama bu sefer olcak..)
seçimden önce olmasını hepimiz istiyoruz...ama işte her nasılsa olmuyormuş(!)Er ya da en geç olucak ve 2012 yılına kadrolu giricez inş...(dua yerine geçsin.)

hocam konu başlığını okumamışsınız herhalde 878 gün geçti ve diyorsunuz 2012 ye kadrolu gireriz inşallah bunca zamandan sonra seçimden sonra kadro vereleceğine hala nasıl inandığınıza şaşırdım ama inş dediğiniz gibi olur bir müslüman birden fazla kanmamalı bence inşallah

konu başlığını gayet iyi okudum.ben 2005 ekimde başladım 4/C'li olarak,çektiğimiz sıkıntıları en iyi bilenlerden biri de benimdir.evet hala inanıyorum kadro verileceğine öğretmenim.878 gündür deyim yerindeyse salladı bizi bakanlık belki ama artık köşeye sıkıştı.onlara göre en uygun zaman bu zaman..mecbur vericek kadroyu,kaçarı yok.sözlerine inandığım için değil, şu sıralar yapılan bizlerin baskısından dolayı vericek..
Bir müslüman birden fazla kanmamalı belki ama asıl müslüman ümitsiz olmamalı

bu saatten sonra.....

878 gündür nasıl yolunu bulup oyaladılarsa seçimden sonra da bir yolunu bulurlar onlar.ben hep söyledim, inanmıyorum, inanmayacağım...somut şeyler olmadıkça açıklamaların hiçbiri bana inandırıcı gelmiyor.

Sözleşmeli personelin kadroya alınmasına ilişkin komisyon oluşturuldu.aşağıdaki linkten habere ulaşabilirsiniz.



[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Sen kimseyi demir gibi söz verip,değirmen gibi dönenlerden eyleme Yarabbi...(Aminnn)

Bu haberler ilk çıktığında, olur mu olmaz mı denirken seçim zamanı yaklaştığında seçimin hatırına da olsa kadro olur demişlerdi. Fakat sayı öyle büyük bir sayı ki
 bir seçim dönemi değil; iki,üç belki 4 seçim dönemi kullanılacak bir yatırım olur demiştim ki öyle de oldu. 3. seçim dönemine geldik nitekim.En astından üstüne doğru hepsi kullandı ve kullanıyorlar bu işi. Artık daha bi üst makam kalmadı,bakalım bundan sonra hangi yollar denenecek . En tuhaf olan da sahip olunan hakkı önce alıp, sonra kendilerinin hediye ettikleri bir nimetmiş gibi geri vermeleri.

UMUT
Derler ki; sözleşmeli de olsan öğretmensin hem ne fark ki sözleşmeliyle kadrolu arasında sizin de şartlarınızı iyileştirdiler.
   Kadroluyla sözleşmeli arasındaki farkları yazacak değilim. Tek bir farkı ve o farkın bir sözleşmeli öğretmenin  psikolojisine nasıl yansıdığını yazacağım.
   Forumların hepsini vaktim olduğunca ve elimden geldiğince takip ediyorum. Takip etmediğim forumlar; il içi ve il dışı tayinleriyle alakalı olanlar. Çünkü beni ilgilendirmiyor. Çünkü benim hakkım yok tayin istemeye.
   Dört yılımı verdiğim dağımda, seneye neler yapmalıyımı düşünüyorum gene senenin sonu yaklaştığı için. Çünkü biliyorum ki Allah izin verirse seneye de burada olacağım. Çünkü biliyorum ki seneye de aynı şeyleri yaşayıp aynı duyguları taşıdığım için aynı şeyleri yazacağım.
   Derler ki; sözleşmenin mantığı bu zaten Doğu’da öğretmen tutmak. Bilmezler ki dağ başında tek ve “umutsuz” öğretmeni dört yıl tutarsan o öğretmenin ne öğretmenliği kalır ne de kişiliği.
   Tayin hakkı umuttur. Hayatına ona göre şekil verir insan. Askerlik psikolojisine benzer, şafağı karanlık olanların tek tesellisi gün olup da “biteceği”dir.
   Ben seneye de buradayım. Eğitim – Öğretim adına ilk yıl yaptıklarımla bu yıl yaptıklarım arasında dağlar kadar fark var. Seneye hangi psikolojiyle tekrar bu lojman duvarlarına bakacağımı nasıl bilmez bu sistem? Nasıl anlamaz?
   Derler ki; beğenmiyorsan ya da işine gelmiyorsa bırak git, senin yerinde olmak isteyen niceleri var. Nasıl anlamazlar mesele ben değilim. Mesele benim gibi olan binlerce insan. Hayatı erteleye erteleye kendinden ödün vermekten tükenmiş nice öğretmenin Milli Eğitime nasıl katkısı olabilir? İnsanın fıtratına aykırıdır umudun olmaması. Siz insanların umudunu körelttikten sonra geleceği nasıl sağlam zeminlere oturtursunuz?
   Derler ki; evlen eş durumundan git. Yahu sırf tayinim çıksın diye hayatımın kararını ben nasıl alabilirim?
   Derler ki; otur o zaman KPSS çalış kadroya geç. E sistem? E diğer sözleşmeli öğretmenler? Herkes de bana der, yahu sistemi düzeltmek ve yaraya kalıcı bir çözüm varken ben kendimi kurtarsam ne değişir?
   Hasılı, çok fark vardır sözleşmeli ve kadrolu öğretmen arasında ama en kötüsü umudun olmamasıdır.
   Ben kuru odunları ayırdım, gelecek sene bana verilecek yaş odunlarla yakmak için. Kömürlüğü düzenledim, sınıfın içini ve okulun dışını boyatmak için çalışmalara başladım.
   Tek bir şeyi halledemedim; bu duvarlara seneye ne anlatacağım??

in-anoguz hocam yazdıklarınızda çok haklısınız..
şehirde ve batıda olan sözleşmeli arkadaşlarımız buna bende dahil senden çok şanslıyız....
umudun olmaması ne kadar kötü...
şafak cidden çok karanlık...
Allah hepimize ve özellikle de sizin gibi olanlara daha çok sabır versin

UMUT
Derler ki; sözleşmeli de olsan öğretmensin hem ne fark ki sözleşmeliyle kadrolu arasında sizin de şartlarınızı iyileştirdiler.
   Kadroluyla sözleşmeli arasındaki farkları yazacak değilim. Tek bir farkı ve o farkın bir sözleşmeli öğretmenin  psikolojisine nasıl yansıdığını yazacağım.
   Forumların hepsini vaktim olduğunca ve elimden geldiğince takip ediyorum. Takip etmediğim forumlar; il içi ve il dışı tayinleriyle alakalı olanlar. Çünkü beni ilgilendirmiyor. Çünkü benim hakkım yok tayin istemeye.
   Dört yılımı verdiğim dağımda, seneye neler yapmalıyımı düşünüyorum gene senenin sonu yaklaştığı için. Çünkü biliyorum ki Allah izin verirse seneye de burada olacağım. Çünkü biliyorum ki seneye de aynı şeyleri yaşayıp aynı duyguları taşıdığım için aynı şeyleri yazacağım.
   Derler ki; sözleşmenin mantığı bu zaten Doğu’da öğretmen tutmak. Bilmezler ki dağ başında tek ve “umutsuz” öğretmeni dört yıl tutarsan o öğretmenin ne öğretmenliği kalır ne de kişiliği.
   Tayin hakkı umuttur. Hayatına ona göre şekil verir insan. Askerlik psikolojisine benzer, şafağı karanlık olanların tek tesellisi gün olup da “biteceği”dir.
   Ben seneye de buradayım. Eğitim – Öğretim adına ilk yıl yaptıklarımla bu yıl yaptıklarım arasında dağlar kadar fark var. Seneye hangi psikolojiyle tekrar bu lojman duvarlarına bakacağımı nasıl bilmez bu sistem? Nasıl anlamaz?
   Derler ki; beğenmiyorsan ya da işine gelmiyorsa bırak git, senin yerinde olmak isteyen niceleri var. Nasıl anlamazlar mesele ben değilim. Mesele benim gibi olan binlerce insan. Hayatı erteleye erteleye kendinden ödün vermekten tükenmiş nice öğretmenin Milli Eğitime nasıl katkısı olabilir? İnsanın fıtratına aykırıdır umudun olmaması. Siz insanların umudunu körelttikten sonra geleceği nasıl sağlam zeminlere oturtursunuz?
   Derler ki; evlen eş durumundan git. Yahu sırf tayinim çıksın diye hayatımın kararını ben nasıl alabilirim?
   Derler ki; otur o zaman KPSS çalış kadroya geç. E sistem? E diğer sözleşmeli öğretmenler? Herkes de bana der, yahu sistemi düzeltmek ve yaraya kalıcı bir çözüm varken ben kendimi kurtarsam ne değişir?
   Hasılı, çok fark vardır sözleşmeli ve kadrolu öğretmen arasında ama en kötüsü umudun olmamasıdır.
   Ben kuru odunları ayırdım, gelecek sene bana verilecek yaş odunlarla yakmak için. Kömürlüğü düzenledim, sınıfın içini ve okulun dışını boyatmak için çalışmalara başladım.
   Tek bir şeyi halledemedim; bu duvarlara seneye ne anlatacağım??

Sanırım sözleşmeli öğretmenlik bundan daha iyi anlatılamazdı.Ağzına sağlık hocam.

anca bu kadar anlatılır

. ĠSTEĞE BAĞLI YER DEĞĠġTĠRMELER
4.1. BaĢvuru
Kadrolu öğretmenlerden;
 15 Eylül tarihi itibarıyla, bulunduğu ilde en az 3 (üç ) yıl süreyle görev yapanlar iller arasında,
 Norm kadro uygulamaları sonucunda il genelinde norm kadro fazlası konumuna alınan öğretmenler ile İlgi (b) Yönetmelik’in 21’inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendine göre tahsis edilen boş öğretmen norm kadrolarında görevli öğretmenler, bulundukları ilde çalışılması gereken süre şartı aranmaksızın iller arasında,
Sözleşmeli öğretmenlerden;
 15 Eylül tarihi itibarıyla, bulunduğu ilde en az 3 (üç ) yıl süreyle görev yapanlar iller arasında karşılıklı,
Yer değiştirmek için başvuruda bulunabileceklerdir.

arkadaşlar sözleşmelilerde dahil edilmiş.inceleyin il dışı atama klavuzunu.

evet arkadaşlar bize de yer değiştirme hakkı vermişler

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

. ĠSTEĞE BAĞLI YER DEĞĠġTĠRMELER
4.1. BaĢvuru
Kadrolu öğretmenlerden;
 15 Eylül tarihi itibarıyla, bulunduğu ilde en az 3 (üç ) yıl süreyle görev yapanlar iller arasında,
 Norm kadro uygulamaları sonucunda il genelinde norm kadro fazlası konumuna alınan öğretmenler ile İlgi (b) Yönetmelik’in 21’inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendine göre tahsis edilen boş öğretmen norm kadrolarında görevli öğretmenler, bulundukları ilde çalışılması gereken süre şartı aranmaksızın iller arasında,
Sözleşmeli öğretmenlerden;
 15 Eylül tarihi itibarıyla, bulunduğu ilde en az 3 (üç ) yıl süreyle görev yapanlar iller arasında karşılıklı,
Yer değiştirmek için başvuruda bulunabileceklerdir.

arkadaşlar sözleşmelilerde dahil edilmiş.inceleyin il dışı atama klavuzunu.

"Bu Kılavuz; kadrolu öğretmenlerden iller arası isteğe bağlı, sözleşmeli öğretmenlerden karşılıklı yer değiştirme isteğinde bulunacakların başvuru ve atama/görevlendirme işlemlerini kapsamaktadır." Denilmekte. Karşılıklı ne ola ki?