SUSMA!
Emanet düşler besleme içinde,korkularının sebebi ben olan yollar uzanmasın kalbinde..Emanet tümcelerle bakma bana,her tümceye adınla başlarken ben,sen üç noktanın belirsiz menzilinde bırakma beni..
Kaçamak bakışlarla konuşma,kaçamak sözlerle vurma beni.İncittiğin sözler,kalbime dokunan tümceler ve yalnızlığın kuşandığı saatler.Zaman seyrini sürdükçe gecede, bir bir istilaya uğruyor kalbimin içindeki düşler..Yeter artık.Acıya bulanmış bir çehreyle dokunma kalbime.Solgun bir gül gibi boynunu bükme ve gitme..Gitmeleri payına ayırıp,geride kalan yanlarıma acımıyor mu kalbin..İkimize ağlayan tümcelerde,ıslanmıyor mu yüreğin..
Susuyorsun yine, oysa biliyorsun ki kalbinden kaçamıyor gözlerin,gözlerinden saklanmıyor yüreğin.Neden düşlerinden uzakta bir uçurumun kıyı boylarını düşlüyorsun .Neden korkuyor kalbin,neden dokunmuyor sesindeki tümcelere yüreğin..Sen susuyorsun ama ben düşüyorum her defasında..Sustukça,sen sustukça acı içinde yükselen bir uçurumdan düşüyorum..İrkilip yüreğimden, bilinmez bir çığlıkla,sebepsiz bir gözyaşı olup bir hasret uykusundan uyanıyorum sonra.Uyandığım günlerin içinden çıkıp gelsen yada içinde olduğun günlere uyansam diyorum..Diyorum…Diyeceklerim bitmiyor.
Ardımızda kalan günlere yansam ne olur yanmasam ne düzelir şimdi..Şimdi yanmakta sönmekte faydasız bir çırpınış,günlere aylara attığım yoksunluk çentikleri de boşuna..Beklediğim, yüreğimde derya diye sunduğum mutluluklar da bilinmezlerin ortasında,bir uçurumun kıyı boylarında kaldı artık..Aradığı düşlere hiç ulaşılamayan bir yürekte kalarak, kendi öykünden tutuklayıp beni,mahkum edip hayatını,yine de susuyorsun..Susuyorsun,konuşmuyorsun..Konuşmayan bir kalbin,suskun bir ömrün tümcelerini biriktiriyorsun.Sen susuyorsun,ben her defasında biraz daha yitiriyorum gözlerimde gülen kalbimi..Ve..Susmayacaklarımı biriktiriyorum,sustuklarına alacağın olsun diye.
Nedeni sende saklı yolculuklarla,hangi menzil avutur kanayan ömrümü.Hangi duraktan dönerim tekrar yüreğine.Hangi yol dönüşüne demirlemiş gözlerimin ardındaki mutluluğa şahitlik eder ki.Hangi yolculuk senden başlayıp bende biter ki..Yollar,yolculuklar düşlerken ikimiz için, kentimde bitiveriyor resmin. Gözlerime hayalini demirlediğim günden beri şehrin sokaklarındasın oysa.Ne tarafa dönsem sen,ne tarafa baksam yine sen...Biliyorsun yokluğuna şahit bir kentteyim; oysa bilmelisin ki yokluğunda bile ne kadar çoksun bu kentte.Geçer diye beklediğim yaralar kabuk bağlamadı hiç..Çırpındıkça,dokundukça kanadı düşlerim..Bir yerlerde hala var mıyım bilmiyorum ama sen yoksun bırakırken beni bu şehirde, bu şehrin her köşe başında hayalinden uyanıp,yokluğunla yüzleşen yüreğime dar ağaçları dizilmiş.Her köşe başında cellat bir hüzne yitirilmiş düşlerim,bir bir yüzleşiyor ömrümle..
Yeter artık,sustukların yetsin artık..Bilinmezlerden sıyrılıp,inanmadıklarını ardında bırakıp öykümüzden tümcelerle bak bana..Başka bir yürekle konuşma,başka bir kalple sevme beni..Sen hiç susma,yaşamın bizli düşlerine serdiğimiz günlerimizle,hesapsız korkusuz konuş kalbimle..Sen hiç susma,suskunluklar birikmesin ikimiz için.. Yeter artık,yetsin artık sustuklarımız..