Tarihte Bugün Neler Olmuş?

21/04/1996Cahar Dudayev, Çeçen komutan ölümü (d. 1944)

Kemal Tahir yorgun savaşçı ile türk dil kurumu ödülü almış.

21/04/1996Cahar Dudayev, Çeçen komutan ölümü (d. 1944)

Allah rahmet eylesin . Değerli mücahiddi

24/04/1877   Rusya Eflak ve Boğdan’a girerek Osmanlı’ya savaş ilan etti. Böylece Osmanlı’nın ağır darbe aldığı ve Rusların önemli bir dirençle karşılaşmadan Yeşilköy’e kadar ilerledikleri 93 Harbi başlamış oldu.

Yaşamı yok eden Çernobil felaketinin 29. yıl dönümü

TRT kuruldu. 1 Mayis 1964

03/05/1481   Fatih Sultan Mehmet'in ölüm yıldönümü.

05/05/1920   Türkiye Büyük Millet Meclisi ilk toplantısını yaptı.

05/05/1947   Belçika, İngiltere, Danimarka, Fransa, Hollanda, İrlanda, İsveç, İtalya, Lüksemburg, Norveç; bir araya gelerek Avrupa Konseyi'ni kurdular. Türkiye Avrupa Konseyi'ne Ağustos 1949'da katıldı.

12/05/1929   İlk Tıp Bayramı Haydarpaşa Tıp Fakültesi'nde kutlandı.

İşte o gün, 15 yıl önce bugün, Gururlu bir gün.

Galatasaray UEFA kupasını kazandı.

9/05/1919 Mustafa Kemal Milli Mücadeleyi başlatmak için, Bandırma vapuruyla İstanbul'dan ayrılarak Samsun'a çıktı. 19 Mayıs, 20 Haziran 1938 tarih ve 3466 sayılı kanunla millî bayram olarak kabul edildi.

29/05/1453   Osmanlı Sultanı II. Mehmed İstanbul'u Bizans İmparatorluğu'ndan aldı. Doğu Roma İmparatorluğu çöktü. II : Mehmed "Fatih" unvanıyla anılmaya başladı.

Yedi Güzel Adam'dan Üstad Cahit Zarifoğlu'nun vefatının 28.yıl dönümü.

Tam 5 Yıl Önce Bugün !!!
Mübariz İbrahimov
19 Haziran 2010 tarihinde gece saat 23.30 civarında Mübariz İbrahimov kimseye haber vermeden, sadece “Şehit olursam üzülmeyin. Vatan sağolsun” diye bir mektup bırakarak tekbaşına 1km mayın döşeli sınırı aşarak, Ermenistan Silahlı Kuvvetleri’nin bulunduğu karakola baskın düzenler. 45 civarında Ermeni asker ve subayını öldürür. Bir o kadar yaralı vardır. Ermeni destek kuvvetleri ile 5 saat, Ermeni silah ve mühimmatını kullanarak çarpışır…
Mübariz sabaha karşı Şehit olur.
Mübariz İbrahimov’un babası Ağakerim İbrahimov’un anlattıklarından: “Olay günü sabah erken saatlerde beni telefonla aradılar. Oğlumun eve gelip gelmediğini sordular. Hatta çok miktarda silah götürdüğünü ve araziden uzaklaştığını bildirdiler. “Ben oğlumu tanırım, sınıra doğru gidin” dedim. Daha sonra mektubunu bulmuşlar…”