Toplumsal Özelliklerimiz Nelerdir?

Toplumsal özelliklerimiz nelerdir?

Hayırlı günler dilerim.

Daha önceki mesajlarımda öğretimde teknoloji kullanımının artmasına pararlel olarak eğitim için daha fazla zaman ayrılabileceği yönündeki görüşümü belirtmiştim.
Ayrıca Öğretim ve eğitim arasındaki farkı da şu cümle ile vurgulamıştım:

Öğretim bilgi kazandırmak amacıyla yapılan işlemler, eğitim DAVRANIŞ kazandırmak amacıyla yapılan işlemlerdir.

Toplum olarak ortak davranış özelliklerimizi SINIFLANDIRABİLİRSEK, eğitimde hangi konulara ağırlık vermemiz gerektiğine daha kolay karar verebiliriz düşüncesindeydim.
Bu amaçla toplumumuzda gözlemlediğim bazı davranışları maddeler halinde derlemeye çalıştım.

Bu maddelere eklenebilecek özellikler nelerdir?

Bu maddelerden hatalı/eksik olduğunu düşündükleriniz var mı?

Bu özellikler dikkate alınarak daha mutlu bir toplum olmak için neler yapılabilir?

Toplumsal Özelliklerimiz

1. Toplum olarak kişilere/olaylara/durumlara ÖN YARGILI yaklaşmak eğilimindeyiz.
2. Toplum olarak kişilere/olaylara/durumlara OLUMSUZ yaklaşmak eğilimindeyiz.
3. Toplum olarak mevcut problemlerden veya çıkması muhtemel problemlerden sürekli başkasını sorumlu tutma eğilimindeyiz.
4. Toplum olarak düşünce ifadeleri karşısında LİNÇ girişiminde bulunma eğilimindeyiz.
5. Toplum olarak muhataplarımızın söylediklerimizi, söylediğimiz anlamda anladığını varsaymak eğilimindeyiz.
6. Toplum olarak ispat edemeyeceğimiz sözler söylemek eğilimindeyiz.
7. Toplum olarak inanmak istediğimiz hususlarda söylenenlerin doğruluğunu araştırmadan kabul etmek eğilimindeyiz.
8. Toplum olarak başkalarını küçümseyerek kendimizi büyük/önemli görmek eğilimindeyiz.
9. Toplum olarak düşüncelerini paylaşmadığımız insanların başarılarını inkar etmek eğilimindeyiz.
10. Toplum olarak bayanları cinsel obje olarak görme, bayanlarında kendilerini cinsel obje olarak gösterme eğilimi vardır.
11. Toplum olarak bilgisiz olduğumuzu kabul etmeme eğilimindeyiz.
12. Toplum olarak umutsuzluk aşılamak eğilimindeyiz. (Bizden adam olmaz inancını yaygınlaştırmak eğilimindeyiz.)
13. Toplum olarak kaba davranışları hoş görme, erkeklerin nezaket içeren davranışlarını, yalakalık, bayanları etkileme sanatı, zayıflık olarak kabul etme eğilimindeyiz.
14. Toplum olarak her şart altında ayağa kalkma becerisi gösterme eğilimindeyiz.
15. Toplum olarak her türlü değişime direnç gösterme eğilimindeyiz.
16. Toplum olarak kurallara uymama eğilimindeyiz.
17. Toplum olarak olaylar karşısında objektif davranmayıp, duygusal tepkiler verme eğilimindeyiz.
18. Toplum olarak kısa vadeli hedefler belirleme veya hedefsiz yaşama eğilimindeyiz.
19. Toplum olarak kendimizi fedakar görme eğilimindeyiz.
20. Toplum olarak tarihimize objektif bakmama eğilimindeyiz.
21. Toplum olarak zorluklar/felaketler karşısında süratle kenetlenme eğilimindeyiz.
22. Toplum olarak tatilleri verimsiz geçirme eğilimindeyiz.
23. Toplum olarak farklı olana anlamaya çalışmak yerine, dışlamak eğilimindeyiz.
24. Toplum olarak yaptığımız ve yapacağımız tembellikler için mazeret üretme eğilimindeyiz.
25. Toplum olarak ihtiyaç olup olmadığını araştırmaksızın yardım etmek eğilimindeyiz.
26. Toplum olarak çok sabırsısız, her şeyin hemen olmasını istemek eğilimindeyiz.
27. Toplum olarak başta kutlamalar olmak üzere hemen herşeyi abartma eğilimindeyiz.
28. Toplum olarak duygularımızı gizlemek veya şiddet içerecek şekilde göstermek eğilimindeyiz.
29. Toplum olarak hemen her konuda israf yapmak eğilimindeyiz.
30. Toplum olarak konuşmalarımızın çoğunu, kişileri konuşmaya ayırmak eğilimindeyiz.
31. Toplum olarak daha çok tüketmek eğilimindeyiz.
32. Toplum olarak dikensiz gül bahçesi istemek eğilimindeyiz.
33. Toplum olarak hemen her konuda "ya hep, ya hiç" anlayışını tercih ediyoruz, uzlaşma kültüründen uzak durma eğilimindeyiz.
34. Toplum olarak olayları tek faktöre dayalı yorumlamak, diğer faktörleri gözardı etmek eğilimindeyiz.
35. Toplum olarak koruyucu sağlık ilkelerinden uzak durmak eğilimindeyiz.
36. Toplum olarak "sen" söylemini kullanıyoruz, "BİZ" söylemini kullanmaktan kaçınmak eğilimindeyiz.

Not: Bazı maddeler yakın anlamlıdır. Benim için önemini dikkate alarak ayrı ayrı yazmayı tercih ettim.
 

Toplum olarak genelleme yapmayı ve tespitte bulunmayı seviyoruz.

Doğrunun mumu hiç sönmez.
Doğruluk en önem verdiğim insani özellik.

Millet olarak her şeyi ama her şeyi fetva verecek düzeyde çok çok çok iyi biliriz. Hele hele bir koltuk edindik mi var ya Allameyi Cihan oluruz. Ancak aslında hiç bir şeyi bile tam manası ile bilmeyiz. Biri gelir,her hangi bir bakanlığın koltuğuna v.s. hasbel kader oturur ve 1 ay içinde o konuda fetva vermeye başlar. Biz böyleyiz. Onun için başkalarının kullanmadıkları, zamanı geçmek üzere olan makine, silah v.s. halâ kullanmaya devam etmekteyiz. 60 yıllık alman el bombaları gibi. BU KONUYU BİLMİYORUM. ARAŞTIRMAM, ÖĞRENMEM LAZIM DİYEREK CÜMLEYE BAŞLAMAYI İNŞAALLAH ÖĞRENİRİZ...

Biz böyle değildik.Misafir perverdik,komşumuz aç iken tok yatmazdık.Birbirimize sımsıkı bağlıydık.
Ne idik ne  olduk.

Millet olarak söylemeyi değil,söylenmeyi severiz.

yazılanlara katılıyorum ve birde ben ekleyorum.bir yere yeni beton atılmışsa hemen oraya tarih ve isim yazarız ya da ayak izimizi bırakırız....))))))))))))9

ben bu ülke insanı olarak bu kadar olumsuz olduğumuzu düşünmüyorum

  turgut kuzan hocam ''Toplum olarak bayanları cinsel obje olarak görme, bayanların da kendilerini cinsel obje olarak gösterme eğilimi vardır.'' demişsiniz.

  Aslında böyle görünse de Türk kadını için 1.sıradaki evidir.Evin çoğu işini kadınlar yüklenir.Cinsel bir obje hiç ev işlerini yapmakta istekli olur mu?Ev işleri ev hanımlığını gösterir,kadınlığını değil.

Gülene niçin gülüyorsun demeyiz pek ama ağlayanın hemen başına toplanırız.

ayrışmaya bölünmeye gruplaşmaya açığız, bunların olması için yapılan propagandalara başarıyla cevap veririz, işin kötüsü bu olay toplumun her kademesinde böyle, meslek grupları, komşuluk, hatta veliler arasında vs...

bence toplum olarak başarılı insan gördüğümüzde onu takdir edip onu daha da yüreklendirecek yerde ayağını kaydırmaya çalışıyoruz .bir fıkra vardır tam da bize göre cehennemde her milletin ayrı bir çukuru varmış ,o çukurların başında da zebaniler bulunurmuş.çıkmaya çalışanların başına vurmak için.ama türklerin çukurunda zebani yokmuş.demişler niye bunların başına zebani koymadınız. cevap vermişler "türkler zaten yükselmek isteyeni ayağından tutup çukura sürüklüyor  zebaniye gerek yok".fıkrada anlatılan duruma benzer durumlarda çoğumuz karşı karşıya kalmışızdır.yeni bir proje uygulamaya tam istekli oluruz hemen diğerleri başlar yav hocam ne gerek var demeye ne işgüzarlığımız kalır ne idealistliğimiz.başarana ,çalışana, topluma faydalı olmak isteyene tahammülümüz yok

yumurta kapıya gelmeden işe başlamaz

    Çoğu topluma göre ( insanlık olarak ) çok çok ilerdeyiz...

  turgut kuzan hocam ''Toplum olarak bayanları cinsel obje olarak görme, bayanların da kendilerini cinsel obje olarak gösterme eğilimi vardır.'' demişsiniz.

  Aslında böyle görünse de Türk kadını için 1.sıradaki evidir.Evin çoğu işini kadınlar yüklenir.Cinsel bir obje hiç ev işlerini yapmakta istekli olur mu?Ev işleri ev hanımlığını gösterir,kadınlığını değil.

Turgut Bey' in bizi bilgiye boğan mesajlarından biri daha..
      10. maddede yazdığı bu genelleme için kendisini kınıyorum; kimsenin hanımını, kızlarını, annelerini zan altında bırakamazsınız.
       Lütfen tez çalışması gibi, yıllarca istatistik toplamış gibi profesör edasıyla gönderdiğiniz bu tarz yorumlarınızı kendinize saklayınız.
      O kadar maddenin arasına sıkıştırıverdiğiniz ve gözümden kaçan bu 10. maddeyi yazarak  1., 2. ve 6. maddelerde yazdıklarınızı,  ilaveten benim eklediğim " Toplum olarak genelleme yapma, damgalama eğilimindeyiz"  yargısını da doğrulamış oluyorsunuz..