Uzman Ve Başögretmenlik Süreci

Hâlâ sinavin iptal edileceğini düşünenlerdenim.

Mesleğin itibarı ve maaşı yerlerde. Yakında bu maasi eski, cts günü mesai yaparak çalışan bir asgari ücretli de alacak.25 senelik öğretmenlere ve emekli olmuşlara bu maaş yakışmıyor. Dün gördük. Basit hatalar yüzünden yapılan yanlışlar için müfettişler öğretmene ceza kesti.
Hocam eskiden olduğu gibi alan alacak.YL ve doktora diploması olanlar için herhalde kıdem yılı şartı kaldırılacak. Sendika buna uğraşıyor.
Yol ve kitap parası için dahi olsa son bir gayret sınavı kazanın.

Hâlâ sinavin iptal edileceğini düşünenlerdenim.

gönül öyle istiyorda hocam benim pek umudum kalmadı.çalışayım diyom o da olmuyor.Derin bir suçluluk hissi ile sınav gününe dahada yaklaşıyoruz iyi mi

2006 yılında yapılan uzmanlık sınavına girmeyip protesto edenler büyük bir maddi kayıp yaşadılar. Bunu gören bütün öğretmenler bu ekonomik şartlarda sınava başvurur. Bunun garipsenecek bir tarafı yok. Üstelik "dayağı biz yedik parayı başkaları yedi" diyorlar. 2006 da sınavı 6 ay az kıdemle kaçırdım diyenlerin hala içi yanıyor, konuşmalarından anlaşılıyor. Ben de sınava karşıyım ama çoğunluk ne olduysa ben de aynısı olurum diyorum. Gereken tepkimi de başka sendikaya geçerek (bir yıl önce)gösterdim. Twitterde de aktif olarak tepki gösteriyor, açılan taglara yorumlarımla destek veriyorum. Çoğunluğu oluşturan sendika üyelerinin sesi çıkmıyorsa elimi taşın altına koymam. Kendimi onlar için feda edemem. Okulumda ki 50-55 yaşındaki öğretmenler yakın okuma gözlüğü ile ( haşa, kınamıyorum, kucumsemiyorum, alay etmiyorum) harıl harıl ders çalışıyor. Ben niye eylem yaparak onları kurtarayım ki. Çoğunluk onlarda iken ben bu yaştan sonra sınava mi gireceğim demeleri gerekirken.

Hocam, ben kariyer basamaklarını eleştiririm sınava da girerim. Kimseye de sınava girmeyin demem. Asıl hesabın sokulacağı yer burası değil.
Ben, fırsat bu fırsat, belki bu şans bir daha gelmez. Sınava girin derim. Yol param çıksa yeter.

Kesinlikle haklısınız. Mecburiyetten başvuru yapıldığı halde bunu memnuniyet olarak görmek isteyenler, tepki olarak sınava girmeyeceğiniz durumu, tepki olarak değil çok daha farklı sebeplere bağlayacaklardır. Kısaca olan size olacak.

Herkes evini geçindirmeye çalışıyor. Sınavı eleştirmek ile maddi nedenlerle girmek ayrı şeylerdir. Üniversiteye giden çocukları, eşinin çalışmadığı, yüksek kirada oturmak zorunda kalan, kredi ödeyen çok sayıda öğretmen var. Ekonomik durumu nedeniyle yanlışa yanlış diyen ama bahsettiğim zorunluluklardan sınava girmek zorunda kalan insanları yaptığınız yakıştırma ile eleştirmenizi doğru bulmuyorum. Herkesin kendince haklı bir nedeni var. Ekonomik nedenler harici sınav sorgulanabilir ve sorgulanmalı da ancak kutuplaştırmadan yapılmalı bu eleştiri. Sizin yaptığınız gibi değil.

peki onlar ev geçindirirken diğerleri yalıda her gece parti mi veriyor. Meslek onuru bir doğalgaz faturası kadarsa zaten yazıklar olsun diyorum. ben niye faturamı ödeyemeyecek duruma geldim diye sorgulayacağınıza 2 bin liracıkla çözüm mü bulmuş oluyorsunuz. yarın yeterlilik sınavı için de aynı görüşlere sahip olacak mısınız?

işin ilginç tarafı eskiden sendika ,eylemler için öğretmenleri ikna ederdi.şimdi öğretmenler sendikalarını ikna etmeye çalışyor.ve sendkalardan yapılan açıklamalar daha vahim ...kullanılan cümleler rencide edici.dün tes izmit il başkanının açıklamalarını bir yerde okudum .çok üzücü.bunları duyup görüp hala o sendikalarda durmak çok tuhaf...en azından bi hizaya girsinler diye istifa edebilir insanlar...ama çok uyanıklar var.2023 e geliyoruz.seçimden iktidar kazanarak çıkarsa ağa paşa olacaklar...eğer seçim kaybedlirse hemen başka sendikaya üye olacaklar ve isimleri kazanılmış üye olacak...yani herzamnki gibi kazançlı olacaklar .şimdiki müdürlere bir sorun daha önce hangi sendikaya üyeymiş.(md.yrd.larına sormayın onlar stepne .yazık .her yerde 2. olmayı kabul etmişler)bazıları yavaş yavaş eleştirmeye başladı çünkü gemiyi erken terkedeceklerin başındalar

peki onlar ev geçindirirken diğerleri yalıda her gece parti mi veriyor. Meslek onuru bir doğalgaz faturası kadarsa zaten yazıklar olsun diyorum. ben niye faturamı ödeyemeyecek duruma geldim diye sorgulayacağınıza 2 bin liracıkla çözüm mü bulmuş oluyorsunuz. yarın yeterlilik sınavı için de aynı görüşlere sahip olacak mısınız?

sorgula da gör bakalım.sendika açıklamalarını oku hocam hakkını arayanlara yapılan yakıştırmalara bak.

Herkesin baktığı açıdan haklı olduğu bir konu.

Gerçek olan ise öğretmenin geçim sorunu. Birleşmemiz gereken nokta da burası. Önce tüm öğretmenlere hak ettiği, geçinebileceği maaşı verin. Öğretmene öğrenci karşısında, veli karşısında yetkisini verin. Sonra isteyen sınava girsin isteyen girmesin.

Gerisi öğretmenleri böldükçe böler.

Ne derseniz haklısınız dostlar.Artik hareket ve söz bitmiştir. Ocakta bir 4 bin zam gelir mi bakalım. Zamanında sendikalara tepki gösterilmedi. Bankaların ve sendikaların eli güçlendi. İnşallah Putin Reis ,dogalgazi takside bağlar.Bu kış çok sert geçecek.

Geçenlerde Macaristan'da öğretmenlerin grevi oldu. Çalışma şartları, maaşlar  ve özlükle ilgili düzenleme yapılması için. Büyük ses getirdi.
Geçen hafta ise öğrenciler, öğretmenlere destek için eylem yaptı.

Bizde ise bırakın grev yapmayı, Eylül ayında Twitter'da ülke gündemine oturduk, atılan twitler ve gündem yüzünden meclise saygısızlıkla suçlandık.

Ebs den istifa edip te tes e geçenler Sağ yanağına yediği tokat hoşlarına gitmiş ki sol yanağıma da vurun demişler!

son günlerde okuduğum en güzel yorum.

Orada tüm ülke esnafı, halkı, öğrencisi köprüleri yolları kapattı.Ogrenciler el ele insan zinciri yapıp okullarda öğretmenine sahip cikti. Bize sahip çıkan yok.Dun müfettiş geldi şikayetçi olunan 2 öğretmen hakkında raporu yazdı gitti.

Orada tüm ülke esnafı, halkı, öğrencisi köprüleri yolları kapattı.Ogrenciler el ele insan zinciri yapıp okullarda öğretmenine sahip cikti. Bize sahip çıkan yok.Dun müfettiş geldi şikayetçi olunan 2 öğretmen hakkında raporu yazdı gitti.

Ülkede en kolay şey öğretmen harcamak oldu.
Öğretmenin yetkisini aldılar. Çok bilmiş velileri, şımarıklığın zirvesine çıkmış öğrencileri müşteri olarak gördüler. Ortamlar, kitaplar, ücret ve şartlar konusunda sınıfta kalanlar öğretmeni teftişe bayılıyor. Her yandan öğretmeni baskıya alıp etki beklediler.

Sonra da bu öğretmenlerden başarı beklerler.

Keser döner, sap döner, gün gelir hesap döner. Türk Atasözü.