Uzman Ve Başögretmenlik Süreci

Empati sempatiyi tetikler

meb. bakanlık  teşkilatında bir ton birim var onların genel müdürleri alt birim personel şubeler falan filan   o grubun hepsine de 7-8 modüllük  yönetim modülü- halkla ilişkiler modülü - ekoloji modülü - PROGRAM GELİŞTİRME  MODÜLÜ -  toplum eğitimi modülü - tasarım ve üretim modülü - kaynakların verimliliği ve  çeşitliliği modülü -    bak modüller bile uydurdum birkaç saniyede .. bakanlık teşkilatındakiler bu modüllerden sınav olsun ve 100 soruda  60 alan görevine devam etsin 70 bile değil.

hadi bir empati kurun şimdi meb merkez teşkilatı makamlarına hiçbiriniz  sınavla gelmediniz . Bir kez olsun bi sınava girin ve bu sınavın adı uzman  yöneticilik sınavı olsun...  öğretmene reva gördüğünüzü kendi merkez teşkilatınıza da bir reva görün görebilecek misiniz bakalım  .

Bu işin sınav boyutu  kapsam genişliği çok büyük sıkıntı . Öğretmen eylülde ekimde ve kasım ortalarına kadar sınav modunda olacak  ya öğrenciler eğitim !!!!

sınav kolay olacakmış 9 modül var sınav nasıl kolay olacak ben anlamadım!!!  xyz cilere mi kolay olacak ? 
birde hep vurgulanan istemeyen girmesin kimse sınava gir diye zorlamıyor  ifadesinin arkasına sığınma olayı  . a  öğretmeni yüksek lisanslı  benden 1000 tl fazla alacak  neye dayanarak benden fazla alacak . yl yi kendi geleceğinde yükselmek için yaptı ya da doğudan batıya geçmek için yaptı ya da kurum değiştirmek için yaptı benden neden fazla maaş alacak ? biri açıklasın bana

bir kez de alt yapısı düzgün itiraza mahal vermeyen herkesin evet bu olsun dediği bir uygulamaya imza atın .Öğretmeni küçümsemeyin küstürmeyin

Öğretmenlerle dalga geçiliyor bu duruma birileri dur demelidir.

Semineri alanlara +30 puan verilsin.

Empati sempatiyi tetikler

meb. bakanlık  teşkilatında bir ton birim var onların genel müdürleri alt birim personel şubeler falan filan   o grubun hepsine de 7-8 modüllük  yönetim modülü- halkla ilişkiler modülü - ekoloji modülü - PROGRAM GELİŞTİRME  MODÜLÜ -  toplum eğitimi modülü - tasarım ve üretim modülü - kaynakların verimliliği ve  çeşitliliği modülü -    bak modüller bile uydurdum birkaç saniyede .. bakanlık teşkilatındakiler bu modüllerden sınav olsun ve 100 soruda  60 alan görevine devam etsin 70 bile değil.

hadi bir empati kurun şimdi meb merkez teşkilatı makamlarına hiçbiriniz  sınavla gelmediniz . Bir kez olsun bi sınava girin ve bu sınavın adı uzman  yöneticilik sınavı olsun...  öğretmene reva gördüğünüzü kendi merkez teşkilatınıza da bir reva görün görebilecek misiniz bakalım  .

Bu işin sınav boyutu  kapsam genişliği çok büyük sıkıntı . Öğretmen eylülde ekimde ve kasım ortalarına kadar sınav modunda olacak  ya öğrenciler eğitim !!!!

sınav kolay olacakmış 9 modül var sınav nasıl kolay olacak ben anlamadım!!!  xyz cilere mi kolay olacak ? 
birde hep vurgulanan istemeyen girmesin kimse sınava gir diye zorlamıyor  ifadesinin arkasına sığınma olayı  . a  öğretmeni yüksek lisanslı  benden 1000 tl fazla alacak  neye dayanarak benden fazla alacak . yl yi kendi geleceğinde yükselmek için yaptı ya da doğudan batıya geçmek için yaptı ya da kurum değiştirmek için yaptı benden neden fazla maaş alacak ? biri açıklasın bana

bir kez de alt yapısı düzgün itiraza mahal vermeyen herkesin evet bu olsun dediği bir uygulamaya imza atın .Öğretmeni küçümsemeyin küstürmeyin

1000 değil hocam ocak ayı itibariyle yaklaşık 2000

Başöğretmenlik de yaklaşık 4000 -5000 fazla. Sınav elbette zor olacak

Bir bilgi paylaşayım: Önceki sınav sonunda, sınavda 60 puan alan doğrudan uzman öğretmen, çok yüksek olanlar başöğretmen olmadı.

Başöğretmen olarak atananlar sadece doktorası olanlardı ve son açıklanan rakamlarda görüyoruz ki sadece 33 kişiymiş.

Sınavda 60 ve üzeri puan alanlar da;
* Sınav puanının yarısını ile
* Sundukları belgelerin (Takdir, teşekkür ve bakanlığın açtığı kurslardan aldıkları sertifikalar, vb.)" her biri için aldıkları belli bir puanın" toplamına göre "uzman öğretmen" olarak belirlendiler.
* Yüksek lisans yapanlar ise alanına bakılmaksızın ve sınav şartı olmaksızın "uzman öğretmen" unvanı verildi.

Yani sınavda 60 puan alması, tek başına yeterli bir ölçüt değildi. Süreç içinde kendisini geliştirmek için eğitimlere katılmış olması gerekiyordu. Veya bol miktarda takdir-teşekkür belgesi toplamış olması.

İyi miydi?

Kesinlikle HAYIR.

O zaman da kötüydü. Ama şimdiki daha da kötü bir uygulama.

Kişisel görüşüm şu: "Kariyer basamakları" ilk uygulandığı zaman bir projenin parçası olarak düşünüldü ve uygulamaya konuldu. Ancak sürecin devamında planlayanların elinde patladığı için devamını getiremediler. (mahkemeler, protestolar vb. nedenlerle) Bu nedenle uzun süre hiç kimse bunu yeniden "gündeme dahi" getirmedi.

Bu sefer de ellerinde patlayacak.

Umarım yaratılan bu durum;
* Öğretmenlik mesleği açısından sağlam temellerin atılmasına,
* Öğretmenlerin toplum içinde saygınlığını ve ekonomik yeterliliklerini yeniden kazanmalarına, 
* Çok parçalılığa (ücretli-sözleşmeli vb.) son vermeye yardımcı olacak bir "meslek kanunu" hazırlanmasına sebep olur.

Nokta kadar katkım olsun diye sürekli olarak "sınavın-kariyer basamakları sisteminin" iptal edilmesi yönünde kampanyaya destek veriyorum. Ancak beraberinde üstteki paragrafta yazdıklarımı da söylemeye devam ediyorum. Çünkü esas çözüm noktasının bu olduğunu düşünüyorum.

Sözün özü: Önce hak ettiğimiz toplumsal statü ve saygınlık, ardından ekonomik yeterliliklerimizin artırılması.

Bir hakim kadar maaş istiyorum arkadaş ve bunun kıdeme bağlı olarak artırılmasını talep ediyorum. Çok mu?

Sınav isteyene de saygı duyuyorum elbette.

Tüm meslektaşlarıma da saygılar sunuyorum.

1000 değil hocam ocak ayı itibariyle yaklaşık 2000

Daha kötü değil mi?

Bir bilgi paylaşayım: Önceki sınav sonunda, sınavda 60 puan alan doğrudan uzman öğretmen, çok yüksek olanlar başöğretmen olmadı.

Başöğretmen olarak atananlar sadece doktorası olanlardı ve son açıklanan rakamlarda görüyoruz ki sadece 33 kişiymiş.

Sınavda 60 ve üzeri puan alanlar da;
* Sınav puanının yarısını ile
* Sundukları belgelerin (Takdir, teşekkür ve bakanlığın açtığı kurslardan aldıkları sertifikalar, vb.)" her biri için aldıkları belli bir puanın" toplamına göre "uzman öğretmen" olarak belirlendiler.
* Yüksek lisans yapanlar ise alanına bakılmaksızın ve sınav şartı olmaksızın "uzman öğretmen" olarak atandılar.

Yani sınavda 60 puan alması, tek başına yeterli bir ölçüt değildi. Süreç içinde kendisini geliştirmek için eğitimlere katılmış olması gerekiyordu. Veya bol miktarda takdir-teşekkür belgesi toplamış olması.

İyi miydi?

Kesinlikle HAYIR.

O zaman da kötüydü. Ama şimdiki daha da kötü bir uygulama.

Kişisel görüşüm şu: "Kariyer basamakları" ilk uygulandığı zaman bir projenin parçası olarak düşünüldü ve uygulamaya konuldu. Ancak sürecin devamında planlayanların elinde patladığı için devamını getiremediler. (mahkemeler, protestolar vb. nedenlerle) Bu nedenle uzun süre hiç kimse bunu yeniden "gündeme dahi" getirmedi.

Bu sefer de ellerinde patlayacak.

Umarım yaratılan bu durum;
* Öğretmenlik mesleği açısından sağlam temellerin atılmasına,
* Öğretmenlerin toplum içinde saygınlığını ve ekonomik yeterliliklerini yeniden kazanmalarına, 
* Çok parçalılığa (ücretli-sözleşmeli vb.) son vermeye yardımcı olacak bir "meslek kanunu" hazırlanmasına sebep olur.

Nokta kadar katkım olsun diye sürekli olarak "sınavın-kariyer basamakları sisteminin" iptal edilmesi yönünde kampanyaya destek veriyorum. Ancak beraberinde üstteki paragrafta yazdıklarımı da söylemeye devam ediyorum. Çünkü esas çözüm noktasının bu olduğunu düşünüyorum.

Sözün özü: Önce hak ettiğimiz toplumsal statü ve saygınlık, ardından ekonomik yeterliliklerimizin artırılması.

Bir hakim kadar maaş istiyorum arkadaş ve bunun kıdeme bağlı olarak artırılmasını talep ediyorum. Çok mu?

Sınav isteyene de saygı duyuyorum elbette.

Tüm meslektaşlarıma da saygılar sunuyorum.

teşekküler hocam ben bu şekilde hatırlamıyordum. Çünkü yılım tutmadığı için sınava girememiştim. Hafızam yanıltmış olabilir. Böyleyse biraz daha iyiymiş. Ama sanki sınavdan yüksek alanlar başöğretmen oldu diye hatirliyorum. Yine de teşekküler bilgi icin

en buyuk sorun bu surecte ortaya cikti,1 milyonluk bir irade var ortada,sahada olan,ama alinan hic bir kararda onemsenmeyen,bir paydas olarak kabul edilmeyen.simdiye degin sendikalarin temsiliyet makaminda olduguna inanilirdi,bununda gercek olmadigi ispatlanmis oldu.

Bir bilgi paylaşayım: Önceki sınav sonunda, sınavda 60 puan alan doğrudan uzman öğretmen, çok yüksek olanlar başöğretmen olmadı.

Başöğretmen olarak atananlar sadece doktorası olanlardı ve son açıklanan rakamlarda görüyoruz ki sadece 33 kişiymiş.

Sınavda 60 ve üzeri puan alanlar da;
* Sınav puanının yarısını ile
* Sundukları belgelerin (Takdir, teşekkür ve bakanlığın açtığı kurslardan aldıkları sertifikalar, vb.)" her biri için aldıkları belli bir puanın" toplamına göre "uzman öğretmen" olarak belirlendiler.
* Yüksek lisans yapanlar ise alanına bakılmaksızın ve sınav şartı olmaksızın "uzman öğretmen" olarak atandılar.

Yani sınavda 60 puan alması, tek başına yeterli bir ölçüt değildi. Süreç içinde kendisini geliştirmek için eğitimlere katılmış olması gerekiyordu. Veya bol miktarda takdir-teşekkür belgesi toplamış olması.

İyi miydi?

Kesinlikle HAYIR.

O zaman da kötüydü. Ama şimdiki daha da kötü bir uygulama.

Kişisel görüşüm şu: "Kariyer basamakları" ilk uygulandığı zaman bir projenin parçası olarak düşünüldü ve uygulamaya konuldu. Ancak sürecin devamında planlayanların elinde patladığı için devamını getiremediler. (mahkemeler, protestolar vb. nedenlerle) Bu nedenle uzun süre hiç kimse bunu yeniden "gündeme dahi" getirmedi.

Bu sefer de ellerinde patlayacak.

Umarım yaratılan bu durum;
* Öğretmenlik mesleği açısından sağlam temellerin atılmasına,
* Öğretmenlerin toplum içinde saygınlığını ve ekonomik yeterliliklerini yeniden kazanmalarına, 
* Çok parçalılığa (ücretli-sözleşmeli vb.) son vermeye yardımcı olacak bir "meslek kanunu" hazırlanmasına sebep olur.

Nokta kadar katkım olsun diye sürekli olarak "sınavın-kariyer basamakları sisteminin" iptal edilmesi yönünde kampanyaya destek veriyorum. Ancak beraberinde üstteki paragrafta yazdıklarımı da söylemeye devam ediyorum. Çünkü esas çözüm noktasının bu olduğunu düşünüyorum.

Sözün özü: Önce hak ettiğimiz toplumsal statü ve saygınlık, ardından ekonomik yeterliliklerimizin artırılması.

Bir hakim kadar maaş istiyorum arkadaş ve bunun kıdeme bağlı olarak artırılmasını talep ediyorum. Çok mu?

Sınav isteyene de saygı duyuyorum elbette.

Tüm meslektaşlarıma da saygılar sunuyorum.

Yüksek lisans yapanlar ise alanına bakılmaksızın ve sınav şartı olmaksızın "uzman öğretmen" olarak atandılar. yazılmış.
    Böyle bir atama olmadı Onlar zaten atanmış öğretmenlerdi.Uzman öğretmen ünvanı verildi.

yani tabiri caizse nerdeyse twiter yikilacak deniyor,buna ragmen halen bir sey olmaz modunda yetkililer,o kadar alismislar demekki bizim herseye sessiz kalisimiza,

Yüksek lisans yapanlar ise alanına bakılmaksızın ve sınav şartı olmaksızın "uzman öğretmen" olarak atandılar. yazılmış.
    Böyle bir atama olmadı Onlar zaten atanmış öğretmenlerdi. Uzman öğretmen ünvanı verildi.

Düzeltme için teşekkür ederim. Kastım oydu ama yanlış ifade etmişim. Düzelttim.

yani tabiri caizse nerdeyse twiter yikilacak deniyor,buna ragmen halen bir sey olmaz modunda yetkililer,o kadar alismislar demekki bizim herseye sessiz kalisimiza,

" Bir süre daha yazar sonra vazgeçerler." diye bir beklenti var sanki. Bakan düzeyinde de açıklama yapma gereği duyduklarına göre rahatsızlık fark ediliyor. Yayın kanalları da ufaktan topa girmeye başladı. En azından haber yapıyorlar.

O nedenle desteği çoğaltarak katılmak gerektiğini düşünüyorum. Ben öyle yapıyorum.

Arkadaşlar lisansımı Ağrı'da tamamladım. Biliyorsunuz Ağrı ülkemizin en yüksek illerinden biridir. Acaba yüksek lisans yapmış sayılamaz mıyım?

Arkadaşlar lisansımı Ağrı'da tamamladım. Biliyorsunuz Ağrı ülkemizin en yüksek illerinden biridir. Acaba yüksek lisans yapmış sayılamaz mıyım?

hocam ben Agrı dagı zirve (5137m) yaptım ,en çok ben hakettim o zaman