Yazıklar Olsun (ermeni Soykırımı)

Çevrimdışı bzkrt20

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 186
  • 54
  • 186
  • 54
# 21 Oca 2009 15:10:05
arkadaşlar;
21/01/2009  tarihli  Sabah  gazetesinin  Hıncal  ULUÇ'un  "Türkiye  Üzerine  ,  Amerikan Oyunları.."  adlı  makaleyi  mutlak okumanızı  tavsiye  ederin.

Hıncal  ULUÇ  bunu  yazan,  kendisini  tebrik  ediyorum

Çevrimdışı ÇAVUŞ FATMA

  • Üye
  • *
  • 29
  • 18
  • 29
  • 18
# 21 Oca 2009 17:48:38
HEP BURADAYDIK HEÇ Bİ YERLERE GİTMEDİK
Dün olduğu gibi bu günde
Gerektiğinde tarlada ırgat
Gerektiğinde kuşanılmış pusat
Kurtulmuşluğun gününde
Hep buradaydık heç bi yerlere gitmedik

Karış karış bölünürken coğrafyamız
Tarih sayfalarına damlarken kanımız
Anadolu’da semayı titretirken andımız
Hep buradaydık heç bi yerlere gitmedik

Kuşatıldık yedi koldan zalimce,
Süngülendi bebelerimiz haince
Beslediklerimiz karşı safta görünce
Yinede kin duyup ihanet etmedik
Hep buradaydık heç bi yerlere gitmedik

Asker oldu da ciğerimiz toy çağında
Helal ettik sütümüzü attık vatan ocağına
On altısındaydı sahip çıkarken sancağına
Ocağımızı söndürdük düşmanı güldürmedik
Hep buradaydık heç bi yerlere gitmedik

Çağrımızdı bağımsızlık uğruna şahadet
Sarıkamış’ta gözü açık gitti Mehmet
Talana karşı gösterilen merhamet
Biz ekmeğimizi yiyenleri dost belledik
Hep buradaydık heç bi yerlere gitmedik.

Kasım  2006 Fatma (Kulak)Gülşen

Çevrimdışı canöğrtmn

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 148
  • 269
  • 148
  • 269
# 21 Oca 2009 18:52:11
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
HEP BURADAYDIK HEÇ Bİ YERLERE GİTMEDİK
Dün olduğu gibi bu günde
Gerektiğinde tarlada ırgat
Gerektiğinde kuşanılmış pusat
Kurtulmuşluğun gününde
Hep buradaydık heç bi yerlere gitmedik

Karış karış bölünürken coğrafyamız
Tarih sayfalarına damlarken kanımız
Anadolu’da semayı titretirken andımız
Hep buradaydık heç bi yerlere gitmedik

Kuşatıldık yedi koldan zalimce,
Süngülendi bebelerimiz haince
Beslediklerimiz karşı safta görünce
Yinede kin duyup ihanet etmedik
Hep buradaydık heç bi yerlere gitmedik

Asker oldu da ciğerimiz toy çağında
Helal ettik sütümüzü attık vatan ocağına
On altısındaydı sahip çıkarken sancağına
Ocağımızı söndürdük düşmanı güldürmedik
Hep buradaydık heç bi yerlere gitmedik

Çağrımızdı bağımsızlık uğruna şahadet
Sarıkamış’ta gözü açık gitti Mehmet
Talana karşı gösterilen merhamet
Biz ekmeğimizi yiyenleri dost belledik
Hep buradaydık heç bi yerlere gitmedik.

Kasım  2006 Fatma (Kulak)Gülşen


çok güzel bir şiir yüreğinize sağlık öğretmenim...

Çevrimdışı hizmer

  • Çalışkan Üye
  • ***
  • 94
  • 20
  • 94
  • 20
# 21 Oca 2009 19:08:54
hepimiz ermeniyiz diyenlerden bir türk olarak utanıyorum.çünkü bir türk hem de müslüman olan bir türk asla bu kadar acımasız olamaz.....bu yazıyı ermeniyiz diyenler okusun çünkü ben türküm.ne mutlu türk üm diyene.....................

Çevrimdışı ÇAVUŞ FATMA

  • Üye
  • *
  • 29
  • 18
  • 29
  • 18
# 21 Oca 2009 19:57:48
Şiirimin ikinci kıtası alttaki gibidir

Karış karış bölünürken coğrafyamız
Tarih sayfalarına damlarken kanımız
Anadolu'da semayı titretirken andımız
Dostlarımızdan vefa görmedik
Hep buradaydık heç bi yerlere gitmedik.

Konuya olan duyarlılığımdan olacak , acele yazdığımdan eksik yazmışım.

Yusuf Halacoğlu Hocanın bir konferansı akebinde kaleme almıştım.Giresun'dan yola çıkıp Sarıkamışta şehit olan dedelerime ithafen.

Çevrimdışı tahribatcom

  • Uzman Üye
  • *****
  • 995
  • 1.833
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 995
  • 1.833
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 21 Oca 2009 19:58:25
 yüreğinize sağlık öğretmenim

Çevrimdışı ÇAVUŞ FATMA

  • Üye
  • *
  • 29
  • 18
  • 29
  • 18
# 21 Oca 2009 21:03:50
Teşekkür ederim arkadaşlar. Biz gönlümüzde tek bir sevdaya yer verdik. "VATAN".

Çevrimdışı S.OZKAN

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.699
  • 7.305
  • 2.699
  • 7.305
# 21 Oca 2009 21:14:08
Sayın öğretmenim. Türklerin maruz kaldığı zulümlerden birisini hatırlattınız. Bunun için teşekkür ederim. Bizlere aynı zamanda birlik olmamız gerektiğini, düşmanlarımıza karşı uyanık olmamız gerektiğini hatırlattınız.
           Gerçekten doğru söylüyorsunuz öğretmenlerim. Türkün, Türkten başka dostu yok.
Biz de hangi akla hizmet ediyorsak,Türkiye olarak  eurovision şarkı yarışmasında Ermenistan'a 12 puan veriyoruz. Bu puanları verene de yazıklar olsun.

Çevrimdışı surmenelireis

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 178
  • 87
  • 178
  • 87
# 21 Oca 2009 21:23:06
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
eğitimci olarak çocuklarımzı bilinçli yetiştirmeliyiz arkadaşlar.içi boş bardağa herkes istediğini doldurur.onlara tarihimizi iyi öğretmeliyiz ki gelecekte ermeni soykırımı yok diye ayaklanmasınlar........

AYAKLANMASINLARDERKEN KİM AYAKLANMASIN BEN BURAYI ANLAMADIM HOCAM

Çevrimdışı surmenelireis

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 178
  • 87
  • 178
  • 87
# 21 Oca 2009 21:24:05
Ermeni Soykırımı Var Diyemi Ayaklanacaklardı Anlamadım ???

Çevrimdışı semagül68

  • Uzman Üye
  • *****
  • 272
  • 39
  • 272
  • 39
# 07 Şub 2009 10:16:15
Arkadaşlar bunlarda insani duygular yok,ölmüş.o yüzden herşey beklenir.

Çevrimdışı cumhuriyet

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 285
  • 32
  • 285
  • 32
# 07 Şub 2009 20:14:57
Yazıklar olsun elbette.Çok canice.

Çevrimdışı salemm

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.216
  • 2.824
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.216
  • 2.824
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 07 Şub 2009 23:04:31
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Arkadaşlar bi okuyalım bakalım....



[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
arkadaşlar;
21/01/2009  tarihli  Sabah  gazetesinin  Hıncal  ULUÇ'un  "Türkiye  Üzerine  ,  Amerikan Oyunları.."  adlı  makaleyi  mutlak okumanızı  tavsiye  ederin.

Hıncal  ULUÇ  bunu  yazan,  kendisini  tebrik  ediyorum

Çevrimdışı kabu

  • Uzman Üye
  • *****
  • 780
  • 993
  • 780
  • 993
# 05 Ağu 2010 19:40:12
Okumaya dahi yüreğim dayanamıyor. Yazının tamamını okumaya güç yetiremedim. Şu ermeni vahşetine bak! Bu nasıl bir caniliktir. Allahım, vatanımızı, milletimizi  düşmanların her türlü şerrinden koru. (Amin.)


[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Elleri bir ağaca arkadan bağlanan hamile bir kadının başına dikilmiş olan iki Ermeni yazı tura atıyordu. Bu kanlı kumarı yaklaşık 100 yıl önce Anadolu toprağında Kars'ta Ağrı'da Van'da Erzurum'da da ataları oynamıştı. Onlardan duymuşlardı. Karnı burnunda çaresiz bir Azeri kadının doğumu oldukça yakın görünüyordu. Çaresiz kadın bir hazan yaprağı gibi titriyordu. Elbiseleri yırtık, ayakları çıplaktı...Ermenilerin uzun boylu olanı elindeki AK-47 model Rus yapımı otomatik tüfeğinin namlusuna monte edilen seyyar kasaturayı çıkartırken, diğeri elindeki demir parayı havaya attı

:-Akçik, manç?..
(Kızmı, oğlan mı?)

-Akçik...
(Kız)

Bu cevap üzerine 'oğlan' diyerek bahse giren Ermeni, elindeki kasatura ile hamile kadının karnını bir hamlede yarıp çocuğu çıkarttı.Kan b! ürülügözleri bebeğin kasıklarına kilitlendi.

-Tun şahetsar,ınger...
(Sen kazandın, yoldaş)

-Yes şahetsapayts ays bubrikı inç bes bidigişdana...
(Ben kazandım ama bu bebek nasıl beslenecek?)

-Mayrigı bedge gişdatsine.
(Annes i besleyecek elbette)

Bunun üzerine daha kısa boylu olan Ermeni, bir hamlede kasaturaya geçirdiği bebeği annesinin göğsüne yapıştırdı:

-Mayrig yerahayin zizdur.
(Çocuğa meme ver)

Aynı dakikalarda Hocalı'nın başka bir semtinde tek kale futbol maçı hazırlığı vardı. İki kesik Azeri kadın başını kale direği yapmışlar, top arayışına girmişlerdi.Başı tıraşlı bir çocuk bulup getirdiklerinde ise Ermeni çeteci sevinçle bağırdı:

-Asixn ma/,çimi yev bızdıge, aveg gındırnadabidi. Gıdıresek...
(Bu hem saçsız hem de küçük, iyi yuvarlanır. Kopartın...)

Aynı anda çocuğun gövdesi bir tarafa,başı da orta yere düşmüştü...

Ermeniler zafer naraları! atarak, kanlı postalları ile kesik çocuk başına vurarak kanlı bir kaleye gol atmaya çalışıyordu.

Bu iki olay Hocalı'da bundan çok değil yalnızca 14 yıl önce yaşandı. Her iki olay da ermeni çetecilerin katliamlarına bizzat şahit olan görgü tanıklarının anlatımlarıdır.

Ne yazık ki 26 Şubat 1992 günü binlerce Azeri türlü yöntemlerle vahşice katledilmiştir. Ajanslar,katliam haberini bütün dünyaya hızla geçerken, arşı titreten ağır bir vahşet yaşanan Hocalı halkından geri kalanlar ise çaresizlik içinde kıvranıyordu.

Türkiye'de büyük bir dehşet uyandıran katliama ilişkin ilk görüntüler ise TRT aracılığı ile duyurulmuştu. Bütün olanları batılı gazeteciler, özellikle de New York Times belgeledi.

26 Şubat'ta güçlü silahlarla donatılmış Ermenistan silahlı kuvvetleri ile Hankendi'nde konuşlanmış bulunan Albay Zarvigarov komutasındaki 366'ncı Rus Motorize Alayı, Hocalı'ya saldırarak tarihin en vahşî katliamlarından birini yaptılar.

26 Şubat! gecesi Rus motorize alayının tanklarından açılan top ve roket saldırıları ile Hocalı Havaalanı kullanılamaz hâle getirilerek kentin dış dünya ile ilişkisi de tamamen kesildi.

Savunmasız kalan kente giren Rus destekli Ermeni askerleri, çocuk, yaşlı, kadın, bebek demeden birçok insanımızı vahşîce katlettiler. ermenilerin işgal ettikleri Hocalı'da dehşet verici olaylar yaşandı.

Canlı canlı insanların kafa derilerini yüzdüler,

Sağ olarak ele geçirdiklerini ise sistematik bir işken ceye ve tıbbî deneylere tâbi tutarak, insanlık dışı muamelelere maruz bıraktılar.

Hızar ve testereler ile diri diri insanların kol ve bacaklarını kestiler.

Genç kızların önce saçlarını,sonra da kafa derilerini yüzdüler.

Babanın gözü önünde evladını, evladın gözü önünde babayı kurşunlara dizdiler.

Kesik kafaları sepetlere doldurdular.

Peki neydi bu düşmanlık?

Ermenistan'daki okul duvarlarında asılan haritalarda Türkiye'nin 12 ili yer almaktayken, Ermenistan'ın bayrağında Türkiye hudutları içindeki Ağrı Dağı'nın resmi varken, Ermenistan Millî Marşı'nda 'Topraklarımız işgal altında, bu toprakları azat etmek için ölün,öldürün' denmekteyken, başkaca bir neden aramaya zaten gerek yok sanırım.

Dağlık Karabağ Bölgesi'nde bulunan Hocalı'ya, eski Sovyet İttifakı Silahlı kuvvetleri'ne ait 366.Alay'ın desteği ile Ermeni Sılahlı Kuvvetleri tarafından düzenlenen saldırılar sonucu 613 Azerbaycan Türk'ünün hayatını kaybettiği resmî olarak açıklandı. Ancak kayıp sayısının bu rakamların çok çok üstünde olduğu bilinmektedir.

56 hamile kadın karnı yarılmış durumda bulunmuştur.

Bu alçak saldırıda 487 kişi ağır yaralanırken, 1275 kişi ise rehin alınmış,geri kalan nüfus da bin bir zorlukla canını kurtarmış ancak bu olayın tahribatından ruhları ve hafızaları asla bir daha kurtulamamıştır.

Şahitlerin anlattıklarını dinleyenler önce kulaklarına inanamadı.!

Fakat katliam sonrası Hocalı'ya girdiklerinde ise, görgü tanıklarının abartmadığını kısa sürede anladılar. Hocalı'da katliam bölgesini gezen Fransız gazeteci Jean-Yves Junet'nin gördükleri karşısında söyledikleri, katliamın boyutunu da anlatıyordu:

'Pek çok savaş hikâyesi dinledim. Faşistlerin zulmünü işittim,ama Hocalı'daki gibi bir vahşete umarım kimse tanık olmaz' Peki 26 Şubat 1992 günü yaşanan bu katliamın emrini kim vermişti; Ermenistan Devlet Başkanı sıfatını taşıyan Robert Koçaryan denilen kirli katilden başkası değildi. Yaptığı terör faaliyetlerinin oranı nispetinde terfi eden Taşnaksutyun örgütü liderlerinden Robert Koçaryan, 20 Mart 1996'da Ermenistan Başbakanı oldu.

Karabağ'da barış istediği için aşırı milliyetçilerin tepkisine daha fazla direnemeyen Levon Ter Petrosyan istifa edince de 30 Mart 1998 yılında ondan boşalan Devlet Başkanlığı koltuğuna,'Hoc alı Katlia! mı' baş sorumlusu olan azılı terörist Robert Koçaryan oturdu.

Ermeniler Türk hamile kadınlarına tecavüz edip karnını hamile olduğu halde taş ile doldurup öldürmüşler ve küçük Türk kızlarına tecavüz edip öldürmüşlerdi.

Ülkemizde sadece 1 ermeni öldürüldü diye yürüyüş yaptılar ve o kadar araştırdılar ama hiç bir insan kalkıp ta bu masum insanlara işkence edilip öldürüldükleri için yürüyüş yapmadı…………..

Yazıklar olsun ……





[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Elleri bir ağaca arkadan bağlanan hamile bir kadının başına dikilmiş olan iki Ermeni yazı tura atıyordu. Bu kanlı kumarı yaklaşık 100 yıl önce Anadolu toprağında Kars'ta Ağrı'da Van'da Erzurum'da da ataları oynamıştı. Onlardan duymuşlardı. Karnı burnunda çaresiz bir Azeri kadının doğumu oldukça yakın görünüyordu. Çaresiz kadın bir hazan yaprağı gibi titriyordu. Elbiseleri yırtık, ayakları çıplaktı...Ermenilerin uzun boylu olanı elindeki AK-47 model Rus yapımı otomatik tüfeğinin namlusuna monte edilen seyyar kasaturayı çıkartırken, diğeri elindeki demir parayı havaya attı

:-Akçik, manç?..
(Kızmı, oğlan mı?)

-Akçik...
(Kız)

Bu cevap üzerine 'oğlan' diyerek bahse giren Ermeni, elindeki kasatura ile hamile kadının karnını bir hamlede yarıp çocuğu çıkarttı.Kan b! ürülügözleri bebeğin kasıklarına kilitlendi.

-Tun şahetsar,ınger...
(Sen kazandın, yoldaş)

-Yes şahetsapayts ays bubrikı inç bes bidigişdana...
(Ben kazandım ama bu bebek nasıl beslenecek?)

-Mayrigı bedge gişdatsine.
(Annes i besleyecek elbette)

Bunun üzerine daha kısa boylu olan Ermeni, bir hamlede kasaturaya geçirdiği bebeği annesinin göğsüne yapıştırdı:

-Mayrig yerahayin zizdur.
(Çocuğa meme ver)

Aynı dakikalarda Hocalı'nın başka bir semtinde tek kale futbol maçı hazırlığı vardı. İki kesik Azeri kadın başını kale direği yapmışlar, top arayışına girmişlerdi.Başı tıraşlı bir çocuk bulup getirdiklerinde ise Ermeni çeteci sevinçle bağırdı:

-Asixn ma/,çimi yev bızdıge, aveg gındırnadabidi. Gıdıresek...
(Bu hem saçsız hem de küçük, iyi yuvarlanır. Kopartın...)

Aynı anda çocuğun gövdesi bir tarafa,başı da orta yere düşmüştü...

Ermeniler zafer naraları! atarak, kanlı postalları ile kesik çocuk başına vurarak kanlı bir kaleye gol atmaya çalışıyordu.

Bu iki olay Hocalı'da bundan çok değil yalnızca 14 yıl önce yaşandı. Her iki olay da ermeni çetecilerin katliamlarına bizzat şahit olan görgü tanıklarının anlatımlarıdır.

Ne yazık ki 26 Şubat 1992 günü binlerce Azeri türlü yöntemlerle vahşice katledilmiştir. Ajanslar,katliam haberini bütün dünyaya hızla geçerken, arşı titreten ağır bir vahşet yaşanan Hocalı halkından geri kalanlar ise çaresizlik içinde kıvranıyordu.

Türkiye'de büyük bir dehşet uyandıran katliama ilişkin ilk görüntüler ise TRT aracılığı ile duyurulmuştu. Bütün olanları batılı gazeteciler, özellikle de New York Times belgeledi.

26 Şubat'ta güçlü silahlarla donatılmış Ermenistan silahlı kuvvetleri ile Hankendi'nde konuşlanmış bulunan Albay Zarvigarov komutasındaki 366'ncı Rus Motorize Alayı, Hocalı'ya saldırarak tarihin en vahşî katliamlarından birini yaptılar.

26 Şubat! gecesi Rus motorize alayının tanklarından açılan top ve roket saldırıları ile Hocalı Havaalanı kullanılamaz hâle getirilerek kentin dış dünya ile ilişkisi de tamamen kesildi.

Savunmasız kalan kente giren Rus destekli Ermeni askerleri, çocuk, yaşlı, kadın, bebek demeden birçok insanımızı vahşîce katlettiler. ermenilerin işgal ettikleri Hocalı'da dehşet verici olaylar yaşandı.

Canlı canlı insanların kafa derilerini yüzdüler,

Sağ olarak ele geçirdiklerini ise sistematik bir işken ceye ve tıbbî deneylere tâbi tutarak, insanlık dışı muamelelere maruz bıraktılar.

Hızar ve testereler ile diri diri insanların kol ve bacaklarını kestiler.

Genç kızların önce saçlarını,sonra da kafa derilerini yüzdüler.

Babanın gözü önünde evladını, evladın gözü önünde babayı kurşunlara dizdiler.

Kesik kafaları sepetlere doldurdular.

Peki neydi bu düşmanlık?

Ermenistan'daki okul duvarlarında asılan haritalarda Türkiye'nin 12 ili yer almaktayken, Ermenistan'ın bayrağında Türkiye hudutları içindeki Ağrı Dağı'nın resmi varken, Ermenistan Millî Marşı'nda 'Topraklarımız işgal altında, bu toprakları azat etmek için ölün,öldürün' denmekteyken, başkaca bir neden aramaya zaten gerek yok sanırım.

Dağlık Karabağ Bölgesi'nde bulunan Hocalı'ya, eski Sovyet İttifakı Silahlı kuvvetleri'ne ait 366.Alay'ın desteği ile Ermeni Sılahlı Kuvvetleri tarafından düzenlenen saldırılar sonucu 613 Azerbaycan Türk'ünün hayatını kaybettiği resmî olarak açıklandı. Ancak kayıp sayısının bu rakamların çok çok üstünde olduğu bilinmektedir.

56 hamile kadın karnı yarılmış durumda bulunmuştur.

Bu alçak saldırıda 487 kişi ağır yaralanırken, 1275 kişi ise rehin alınmış,geri kalan nüfus da bin bir zorlukla canını kurtarmış ancak bu olayın tahribatından ruhları ve hafızaları asla bir daha kurtulamamıştır.

Şahitlerin anlattıklarını dinleyenler önce kulaklarına inanamadı.!

Fakat katliam sonrası Hocalı'ya girdiklerinde ise, görgü tanıklarının abartmadığını kısa sürede anladılar. Hocalı'da katliam bölgesini gezen Fransız gazeteci Jean-Yves Junet'nin gördükleri karşısında söyledikleri, katliamın boyutunu da anlatıyordu:

'Pek çok savaş hikâyesi dinledim. Faşistlerin zulmünü işittim,ama Hocalı'daki gibi bir vahşete umarım kimse tanık olmaz' Peki 26 Şubat 1992 günü yaşanan bu katliamın emrini kim vermişti; Ermenistan Devlet Başkanı sıfatını taşıyan Robert Koçaryan denilen kirli katilden başkası değildi. Yaptığı terör faaliyetlerinin oranı nispetinde terfi eden Taşnaksutyun örgütü liderlerinden Robert Koçaryan, 20 Mart 1996'da Ermenistan Başbakanı oldu.

Karabağ'da barış istediği için aşırı milliyetçilerin tepkisine daha fazla direnemeyen Levon Ter Petrosyan istifa edince de 30 Mart 1998 yılında ondan boşalan Devlet Başkanlığı koltuğuna,'Hoc alı Katlia! mı' baş sorumlusu olan azılı terörist Robert Koçaryan oturdu.

Ermeniler Türk hamile kadınlarına tecavüz edip karnını hamile olduğu halde taş ile doldurup öldürmüşler ve küçük Türk kızlarına tecavüz edip öldürmüşlerdi.

Ülkemizde sadece 1 ermeni öldürüldü diye yürüyüş yaptılar ve o kadar araştırdılar ama hiç bir insan kalkıp ta bu masum insanlara işkence edilip öldürüldükleri için yürüyüş yapmadı…………..

Yazıklar olsun ……





Çevrimdışı özi67

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.058
  • 11.019
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 3.058
  • 11.019
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 05 Ağu 2010 21:05:16
hocalı katlima ile ilgili daha önce de benzer yazılar okumuştum. yine içim ürpererek, insanlığımdan utanarak okudum. bir insanın başka bir insana bu denli acımasızca zulmetmesi akıl alır gibi değil.

farklılıklarımızı her zaman zenginliğimiz olarak gördüm ama içimizdeki, tarihini bilmeyen, birilerine yaranmaya çalışan, bölücülük, ayrımcılık yapan insanları anlayamıyorum.

ne mutlu TÜRKÜM diyene, iyi ki Türküm...

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK