Yeni Başlayan Öğretmenlere Tavsiyeler

Merhaba..Ben de kasım da atandım daha çok yeniyim ancak atanmadan önce ücretli olarak görev yapmıştım.Ücretli olarak görev yaptığım günlerde sınıf gürültü yaptıkça daha çok bağırarak konuşuyordum ki beni duysunlar..Tabi bu sadece sesimin kısılmasına ve 2 hafta bunun sıkıntısını çekmeme, üzülmeme ve sınıfa ders anlatamadığım için kendimi yetersiz hissetmeme neden oldu.Bir bayan arkadaşım bana okul bahçesinde nöbet tutarken tavsiyede bulundu.Ne olursa olsın bağırmamamı , sakin ve yumuşak konuşursam sınıfın bir süre sonra buna davranışlarıyla karşılık vereceğini söyledi.Bu tavsiyeye uymak başlarda zor oldu ancak bu sayede  sabretmeyi de öğrendim.Sınıf ortamı daha düzeldi.Anladım ki davranışlarımız bir ayna olup bize yansıyordu.Ve bir şeyi daha öğrendim ki başkalarının tecrübeleri de en az bizim edinğiimiz tecrübeler kadar bize faydalı olabiliyor..Tecrübe ve emeklerini bizlerden esirgemeyen siz değerli öğretmenlerim hepinize saygılar..

BEN DE SİZE KATILIYORUM ÇOK GÜZEL AÇIKLAMIŞSINIZ..

Göreve başladığım günlerde, okul müdürümüz her öğretmenler toplantısında " hocam sizin yazınız güzel , tutanağı siz yazın " derdi. Ben de saf saf onca kıdemli öğretmenin yanında beni tercih etti diye seve seve yazardım Şunu diyeceğim : Sizden de rica ederlerse yazıverin. İnanın, bir tutanak elinize yapışmaz. İşten kaçmaya alışırsanız, öyle gider sevgili arkadaşlar. İlk bir hafta içinde hangi işlerden nasıl kaytarırım konusunda master yapan yeni öğretmenler beni üzüyor açıkçası. Bir o kadar da, her işi yenilere yıkmaya çalışan kıdemli arkadaşlar. Selamlar

Ben de bir kıdemli öğretmenimden şunu öğrenmiştim :

Sınav anında size soru ile ilgili bir şey soran öğrenciniz, eğer kendine has tipik bir hata yapmak üzereyse onu yönlendirin. Sınav anında konsantrasyon en yüksektir. O soruyu çözerken düşülen tipik bir hatanın giderilmesi, öğrenilenlerin değerlendirilmesi kadar hatta ondan daha önemlidir. Bir soruyla yer yerinden oynamaz.

Arkadaşlar Şunu Açıkça Söylemek Gerekirse öğretmenlik Mesleğini İcra Etmek Gün Geçtikçe Zorlaşıyor.ben Yeni Arkadaşlara  ne Söylesem Boş.zaten Yaşayarak Benim Ne Demek İstediğimi Anlayacaklar."her Doğru Her Zaman Her Yerde Söylenmiyor"beni Bağışlayın.

emekliliğinize kaç yıl kaldığını hesaplamaya kalkmayın

üniversiteye yeni baslamıs uyum sıkıntısı ceken arladaslarınız dusunun...notları yuksek tutup yatay geciş yapcam ben diyip omrunuzu yediler....simdi calısma zamanı gorev yerinden memnun olmayanlarda eş durumu görevlendirme vs. ddiip yer deiştircem demeye baslamasınlar...zaman gectikçe gorev yerinizede alısacaksınız...kimsenin omrunu yemeyin...

merhaba ben de yenilerdenim. çok stersliyim kafamda bir yığın iş var kendimi baskı altında hissediyorum rahatlayamıyorum. her şey tam olmalı ama değil . acayip bi haldeyim anlayan varsa beni nolur yardım edin

stres olmayın hocam. evraklar yani formaliteler aslında çokta zor değil. zaten hepsinin örneğini burdan bulabilirsiniz ve hemen düzenleyip dosyalarsınız. önemli olan öğrencileriniz. onlar için elinizden geleni yapmanız gerisi boş bence. birde haklarnızı bilin ve asla kendinizi ezdirmeyin derim

merhaba ben de yenilerdenim. çok stersliyim kafamda bir yığın iş var kendimi baskı altında hissediyorum rahatlayamıyorum. her şey tam olmalı ama değil . acayip bi haldeyim anlayan varsa beni nolur yardım edin

hocam yapacaklarımı tek tek kağıtlara yazıyorum ama yine de içimdeki stres bitmiyor sürekli diken üstündeyim. şunu da yapıcam bunu da yapıcam . müdür yetkiliyim 4 öğretmeniz öğretmenlikten soğicam bu gidişle. site çok karışık geldi bana ayrıca aradığımı hemen bulamıyorum

Öncelikle rahat olun hocam. Hiç bir zaman yapacağınız işlerin sonu gelmeyecektir. Her yeni gün yeni bir şeyler öğreniyoruz. Bunun sonu olmadığına göre yapacağımız işlerinde sonu yok. En önemli olanlarından başlayın işe. Herzaman rahat olun. Strese ve bunalıma girdikçe eliniz ayağınıza daha çok dolaşacaktır. İlk yıllarımda bende çok panik yapıyor ve kendimi hiç bir şey bilmiyor gibi hissediyordum. Ama zamanla gördüm ki kendine güvenmek çok önemli bişeymiş. Ben panik oldukça çevremdekilerin bana güvenide azalıyormuş bunu farkettim. Elbette bu hemen olmayacak. İlk yıllarımda kaç yıllık oldum daha of kaç yıl var emekliliğime diye hesaplarken şimdi zamanın çok hızlı geçiyor olması beni telaşlandırıyor.Belkide yaşlanmak korkusu Onun için her anınızı doyasıya güzelce yaşayın. Telaşlanmadan, tad alarak.İnanın herşey yoluna giriyor.

tşk ederim . biraz rahatladım bu sözlerden sonra. sınıfım 1. sınıf yapabilecek myim ben bu işi ya

Elbette yapacaksınız. Ben şimdi kendimi hatırladım . İlk birinci sınıfı okuttuğum zaman aynı şeyi düşünmüştüm. Bu çocukları ben okutabilir miyim? Benim yüzümden okumayı öğrenemeyecekler... diye korkmuştum. Sonra okudular ama ben gene kendi kendime ben okutmadım ki çocuklar kendi çabalarıyla okudular diye düşündüm. Hocam şimdi kendime gülüyorum. Elbette alçak gönüllü olmak güzel ama ne demişler "Tevazu gösterme gerçek sanarlar."Bazen hala velilerim yanıma gelipte övgüyle benden söz ettikleri zaman bu benmiyim? diyorum kendi kendime... Belki bu yüzden hiç bir zaman çalışmayı elden bırakmadım. Okulun en başarılı öğrencilerine sahip oldum.(Tabi sınav sonuçlarına göre konuşuyorum)
Ama kendimi çok yıprattığımı düşünüyorum. Onun için çok tevazu göstermeyin. Kendinize güvenin.Her zaman olumlu düşünün. Yaptığınız işi sevin, öğrencilerinizi sevin. Sevgi herşeyin anahtarı bunu unutmayın.

madem konu hortladı 

link vermiştim açarken... o site aktif değil galiba
buraya yazayım yeniden... okuyamayanlar için

Yeni Öğretmenlere Öneriler

1.İnternetten planlarını indir. Çıktısını al, müdüre imzalat. Sakla bir gün bakarsın lazım olur. (Gerçi artık bilgisayarda tutulabiliyor. Kağıda aktarmak zorunlu değil)
2.Zümre hazırla, toplantısını yap: meslektaşlarınla, dersdaşlarınla kaynaş.
3.Bir çift sağlam ayakkabı al, tabanı ortopedik olsun. Gün boyu ayakta dikileceksin unutma.
4.Eğitsel kol seçimlerinde uyanık ol. Angarya kolu sana kakalamasınlar.
5.Kendini iyi bir öğretmen olacağım diye motive et, yoksa bu yılı zor çıkarırsın.
6.Ben işimi yapar çıkar giderim deme. Biraz muhabbet için okulda kal.
7.Erkenden yat, uyu. Öğleden sonraki derslerde öğrencilerle birlikte uyuyakalmakta var işin sonunda.
8.İlk derste başla ders yapmaya ileri de büyük bir ihtimal vaktin olmayacak. Ya kar yağacak ya da bayram gelecek dahası sene sonunda öğrenci bulamayacaksın sınıfta.
9. Ders programı hazırlanırken tetikte ol. Sabahçı olmaya çalış.
10. Öğrencilerini ilk günden başlayarak kitap defter getirmesi için ikna et.
11. Çantana tebeşir zulası yap. Büyük bir olasılık sınıfta bulamayacaksın. Tebeşirsiz öğretmene teşbihte hata olmaz.
12. Okul kapısından içeri girdiğin anda unut her şeyi. İçeride 1000′lerce göz senin gibi olmaya çalışacaktır. Onlar için iyi bir şey ol.
13. İkinci hafta veli toplantısı yap. İyi bir toplantı yaparsan, neler olabileceğine sende şaşıracaksın.
14. Branş Öğretmeni isen Rehber öğretmeni olacağın sınıf, mümkünse yeni başlayanlardan olsun (6, lise ise 9. sınıflar mesela). Hem sözün hem dişin hem de nazın geçer.
15. Yoklama defterine yazılı tarihlerini hemen yaz, sınıfa göster. Ültimatomdur.
16. Okulda her zaman bir şeylerle meşgul ol. Kendine yatıyor dedirtme.
17. Öğretmen odasına girdiğinde selam ver. Dikkatlerini çekecek şekilde yap bunu. Yoksa anlamsızlaşır, kafalarını bile kaldırmazlar.
18. Kendine iyi bir dolap kap. Dolapta ayakkabı boyası, iğne iplik, yara bandı, en az 10 tane kalem, tebeşir, silgi, daksil mutlaka bulunsun.
19. Kendine bir paket mentollü şeker al. Dilin damağın kuruyunca imdadına yetişir (nanelide olabilir hani).
20. Okulda kendini unuttur ya da başrol oyna.
21. İyi bir dinleyici ol. Müdürü, diğer öğretmenleri, velileri, hizmetlileri, öğrencileri dinle. Konuştukları hakkında yorum yapma. Hatta yapabiliyorsan hiç konuşma.
23. Hafta sonu maç özetlerini, kurtlar vadisini, içinde okul geçen dizileri takip et. Yoksa ne konuştuklarını anlayamazsın.
24. Koridorda yürürken Kadir İnanır gibi yürü. Bakışların düğme ilikletsin.
25. Sabah dersin olmayabilir ama okula erken gel, bir dolu işini bu sürede halledersin. Bunun yanında okuldan biraz geç çıkmakta da fayda var.
26. Yazılılarını yaptığın gün oku öğrencilerine duyur. Eve iş götürme.
27. Not defterini öğrencilere gösterme. Yoksa ona saygı duyarlar.
28. Yanında mutlaka bir ajanda bulunsun. Öğrencilerin isteklerini, şikâyetlerini, yapılması gerekenleri not et. Ben unutmam deme. Son zil çalınca kendini bile unutacaksın.
29. 24 kasım öğretmeni olma , 24 yıl sonra hatırlanan öğretmen ol. Bu nasıl olacaksa.
30. Kırmızı kalem kullanma. Öyleymiş işte sen beni dinle.
31. Okulda rahat edebileceğin 3-5 yer edin. Öğretmen odasında oturmak zorunda değilsin.
32. Öğrencilerinin gözlerinin içine bakarak konuş.
33. Hiçbir işini öğrenciye yaptırma. Zaten yüzüne gözüne bulaştıracaktır.
34. Sınıfta hiçbir şey yeme içme. Genelde onlarda senin gibi kahvaltı yapmadan gelirler.
35. Sınıfta konuştukların akşam olunca en az 20 evde konuşulacaktır. Haberin olsun dedim.
36. Argo kullanma. Hatta yaşamının hiçbir anında kullanma.
37. Öğrenciye ismiyle hitap et. Önemsendiğini hissedecektir. Bırak biraz keyfini çıkarsın.
38. Kendine en kısa zamanda bir okul bul ve orada yaşlan. “Babanı da sevmezdim zaten” diyebileceğin öğrencilerin olur.
39. Teneffüsü babanın hayrına vermiyorlar, zil çalınca hemen sınıftan çık. İntikamını içeri zili çalınca hemen sınıfa gelerek alırsın nasıl olsa.
40. Ve en önemlisi çocukları sev

Alponline
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

tavsiyade bulunabilecek kadar tecrübeli sayılmam aslında(4.yıl)
ama üzülmemek için bulduğum bir yöntemi paylaşabilirim:öğrencilere bireysel duygulardan uzak durmaya çalışın,yani başarıyı da yanlışlığı da hepsinin sayın.böylece öfkenizi ve mutluluğunuzu ölçülü sunmuş olursunuz onlara.aksi durumda çok kızdığınız bir öğrenci bütün yılı berbat etmeye yeter.

Görmezden gelme de son derece iyi bir yöntem. Yaramaz öğrenciyi görmezden geldiğinde yaramazlığı belli bir zaman artıyor ama sonra davranışlarında bir azalma oluyor ve öğretmenin gözüne girme çabası içine giriyor. Ben denedim. Faydalarını da çok güzel gördüm.