maaşımızın arttırılması gerektiğini artık söylemey bile gerek görmüyorum.benim derdim maaşın yanıda öğretmenin itibarı.bu camiaya insanlar hiç bu kadar düşman olmamıştı.insanların gözünde (velilerin) öğretmeni çalışmayan , okulda 3-4 saat takılıp evine yada kahvehaneye giden , öğrencileri döven , 3 ay yatan bir meslek grubu olarak lanse ettiler."velileri üzeni üzerim" dendi. öğrenci psikoloji diye bir şey çıkarttılar.öğrenciye sesini yükselt psikolojisi bozuldu.sanki kağıttan kule.idareciler veli ile bu sene ki kadar karşı karşıya gelmedi.neden?çünkü bakan para vermeyin dedi.peki okula para verildi mi?hayır.öğrenci olumsuz davranışları(bir tek öğretmenleri dövmedikleri kaldı-tabi dövenleri de duydum) hiç bu kadar cezasız bırakılmadı.öğrenciler hiç bu kadar şımartılmadı.
yani kısacası benim derdim daha çok eğitimin içinin boşaltılmış olmasında.şuursuz bireyler yetiştirmek istendi ve oldu.herkese hayırlı olsun!!!!!!!
2 ayda 4 kez müfettişler (denetçiler?!!!) okula geldi. Para, bağış işlerini kontrole. Veliden para,aidat toplama ama okulu düzelt.. NEYLE diye soruyorum. İstekli bağış; tabii önce hayırsever 63 km uzaktaki ilçeye gidecek bankaya okul-aile birliği hesabına para yatıracak. 65 km geri dönecek.Makbuz alıp okula da örneğini verecek.
Öğretmenler cebinden yaptırsın ama ceplerdeki delik çok büyük!