Yeni Yönetici Görevlendirme Yönetmeliği

Müdür için sadece mülakat olmalıdır.Md Yrd için müdür inhası yeterli olmalıdır ekibini müdür kurmalıdır.

Önce idareci olacak kişi bir şekilde uzun bir süre denetlenmeli. İnsanlarla iletişim ve etkileşim düzeyi nasıl, egoist mi değil mi, vicdanlı ve edepli mi, objektiflik düzeyi nasıl? Bunlarla birlikte mutlaka yazılı sınav ve Ek-1.
5 dakikalık mülakat yukarda yazdığım niteliklerin değerlendirilebilmesi açısından çok yetersiz, anlamsız ve taraflı. Kime anlatıyoruz, egoist insanoğlu, kimsenin işine gelmez.

FETÖ temizliği çeyrek asır devam eder.
Göreceğiz...

Temizlik için müdürlüğe başvurmalarına gerek yok öğretmenlerin.
Müdürlüğe başvurmasalar da temizlensin.
Bu ülkenin vatan hainlerine ne tahammülü var ne de sabrı.

Müdür için sadece mülakat olmalıdır.Md Yrd için müdür inhası yeterli olmalıdır ekibini müdür kurmalıdır.

O zaman biz ömür boyu uzak köylerde çalışalım, ekip bahanesiyle de herkes tanıdığını, tanıdığının tanıdığını, işine geldiği gibi ve saire ile yanına alsın. Bu adaletsiz ve egoistçe sayın hocam.

O zaman biz ömür boyu uzak köylerde çalışalım, ekip bahanesiyle de herkes tanıdığını, tanıdığının tanıdığını, işine geldiği gibi ve saire ile yanına alsın. Bu adaletsiz ve egoistçe sayın hocam.

haklısınız hocam katılıyorum size

O zaman biz ömür boyu uzak köylerde çalışalım, ekip bahanesiyle de herkes tanıdığını, tanıdığının tanıdığını, işine geldiği gibi ve saire ile yanına alsın. Bu adaletsiz ve egoistçe sayın hocam.

Dedim ben, herkes yönetmeliği işine geleceği şekilde istiyor.
Böyle olmaz.
(Eski bir idareci olarak söylüyorum)

Cumhurbaşkanımızın açıkladığı 100 günlük eylem planına göre”eğitim yöneticiliğinde profesyonel sisteme geçilecek.”

Cumhurbaşkanımızın açıkladığı 100 günlük eylem planına göre”eğitim yöneticiliğinde profesyonel sisteme geçilecek.”

Bunu nasıl yorumlamak lazım?
Mevcut idarecilere kadro mu verilecek yoksa işletme vb mezunları mı idareci olarak görevlendirilecek?

Dedim ben, herkes yönetmeliği işine geleceği şekilde istiyor.
Böyle olmaz.
(Eski bir idareci olarak söylüyorum)

Kıymetli Hocam, hem idarecilikte hem de öğretmenlikte tecrübeli birisi olarak fikrinizden istifade etmek isterim. Her ne kadar her şey olacağına varsa da. 😊

O zaman biz ömür boyu uzak köylerde çalışalım, ekip bahanesiyle de herkes tanıdığını, tanıdığının tanıdığını, işine geldiği gibi ve saire ile yanına alsın. Bu adaletsiz ve egoistçe sayın hocam.

Hocam müdür  okulundan  ekibini kurcak inha olmalı, müdürde il komisyonunda mülakata girmeli yeterli bir sistem olur

Bizim camiamızda yıllardır söylenir '' Herkes müdür olabilir ama herkesten idareci olmaz'' diye.
Hangi yönetmelik olursa olsun tam anlamıyla bizlere iyi idarecilerin müdür olacağı bir sistemi garanti edemez. Burada yapılacak devletimizin kurumları yönetmesini istediği en iyi müdür kadrosunu dolduracak kişileri seçmesidir.
Yıllardır yine en çok şikayet edilen ve bana göre de en önemli sorun liyakat sorunudur. Liyakat sadece sınav, belge, mülakat vs. ile mi tespit edilir? burası subjektif ve ayrı bir konudur ama benim gözlemlediğim herkesin beklentisi şartların eşit olduğu, somut verilerle herkesin aynı değerlendirmeye tabi tutulduğu bir sisteme genellikle itiraz olmamıştır.

Sizler de şahit olmuşsunuzdur bu fısıldamalara '' Bu arkadaştan iyi müdür olmaz ama çalışmış sınavı kazanmış helal olsun'' diyenler... Birde '' falanca sendikalı olmasaydı, mülakat puanı yüksek olmasaydı kazanamazdı, torpille gelene ne saygı duyacağım'' diyenler...

Ülkemizde mülakat günümüzde değil yıllardır torpil ile eşdeğer olarak anılmaktadır. Dolayısıyla camia tarafından güvenirliliği kabul görmeyen bir değerlendirme sisteminin(mülakatın) bu yolla atanamayanlar kadar, atananların da güvenirliliğini töhmet altında bırakması muhtemeldir. Bu nedenle daha önce belirttiğim gibi somut verilerle idareci atamalarını yapmak ülkemiz koşullarına göre kabul gören ve mevcut şartlara göre en doğru sistem olacaktır.
Özetle;  mülakat kesinlikle kaldırılmalı, yazılı sınav ile birlikte yine kriterlerin net ve belirgin olduğu ek1( Y.Lisans, belge, kıdem vs.) ile birlikte yöneticileri atamak bana göre en doğrusu olacaktır.

Bizim camiamızda yıllardır söylenir '' Herkes müdür olabilir ama herkesten idareci olmaz'' diye.
Hangi yönetmelik olursa olsun tam anlamıyla bizlere iyi idarecilerin müdür olacağı bir sistemi garanti edemez. Burada yapılacak devletimizin kurumları yönetmesini istediği en iyi müdür kadrosunu dolduracak kişileri seçmesidir.
Yıllardır yine en çok şikayet edilen ve bana göre de en önemli sorun liyakat sorunudur. Liyakat sadece sınav, belge, mülakat vs. ile mi tespit edilir? burası subjektif ve ayrı bir konudur ama benim gözlemlediğim herkesin beklentisi şartların eşit olduğu, somut verilerle herkesin aynı değerlendirmeye tabi tutulduğu bir sisteme genellikle itiraz olmamıştır.

Sizler de şahit olmuşsunuzdur bu fısıldamalara '' Bu arkadaştan iyi müdür olmaz ama çalışmış sınavı kazanmış helal olsun'' diyenler... Birde '' falanca sendikalı olmasaydı, mülakat puanı yüksek olmasaydı kazanamazdı, torpille gelene ne saygı duyacağım'' diyenler...

Ülkemizde mülakat günümüzde değil yıllardır torpil ile eşdeğer olarak anılmaktadır. Dolayısıyla camia tarafından güvenirliliği kabul görmeyen bir değerlendirme sisteminin(mülakatın) bu yolla atanamayanlar kadar, atananların da güvenirliliğini töhmet altında bırakması muhtemeldir. Bu nedenle daha önce belirttiğim gibi somut verilerle idareci atamalarını yapmak ülkemiz koşullarına göre kabul gören ve mevcut şartlara göre en doğru sistem olacaktır.
Özetle;  mülakat kesinlikle kaldırılmalı, yazılı sınav ile birlikte yine kriterlerin net ve belirgin olduğu ek1( Y.Lisans, belge, kıdem vs.) ile birlikte yöneticileri atamak bana göre en doğrusu olacaktır.

Hepsi çok güzel. Bi de belge verilirken adaletli olunursa çok güzel olur.

Hocam müdür  okulundan  ekibini kurcak inha olmalı, müdürde il komisyonunda mülakata girmeli yeterli bir sistem olur

O inhada alınacaklar zaten belli olmuş olacak sayın hocam. Geriye kalanlar saf dışı olacak. O zaman yine adaletsizlik, haksızlık olacak. Tarafsız değil sizin dediğiniz usul. Neyse, herkesin fikri kendine. İyi akşamlar.

O zaman biz ömür boyu uzak köylerde çalışalım, ekip bahanesiyle de herkes tanıdığını, tanıdığının tanıdığını, işine geldiği gibi ve saire ile yanına alsın. Bu adaletsiz ve egoistçe sayın hocam.

gayet adaletli. zaten o ekip yapamazsa gider, gidecek. yerine yapabilenler gelecek. gelmeli. sadece okul bazında değil, diğer kurumlarda da bu olabilir. milli eğitim müdürüne de ekibini kur diyebilirsin mesela. şube müdürünün başarısızlığı sadece şube müdürünü etkilemez. o ekibin başındakiler de hesap verebilir.
cumhurbaşkanı da ekibini kurdu örneğin. bu iş ekip işi. güvenebileceğin insanlarla yola çıkacaksın. ben güvenemeyeceğim, çalışmayan insanı niye yanıma alıp riske gireyim ki?

Hocam müdür  okulundan  ekibini kurcak inha olmalı, müdürde il komisyonunda mülakata girmeli yeterli bir sistem olur

Hocam allah aşkına bunun neresi yeterli? Son birkaç yılda yeni terimler ve işleyişler icat edildi inha gibi mülakat gibi.
Sınav olmadan bu iş o-la-maz. İl komisyonunda müdür olan insan kim de müdür yardımcısı olarak beni belirleyecek yada belirlemeyecek? Hangi nitelikle? Ülkenin şartları belli. İlla biz ağzı laf yapan kendine güvenen temsil yeteneği olan insan arıyoruz derlerse mülakatın ağırlığı %10'u geçmemeli ve yazılı puanından aşağı not verilememeli.