bu eğitimleri alırken ücret ödeniyorsa emek harcanıyorsa bunlara ücret ödenmesin demek hiç mantıklı değil zaten verilen ücret yüksek lisans yaparsan %5 ek ders doktora yaparsan %15 ihtiyacınız yoktur başvurmamışsınızdır ayrı ama full ek ders alırsan 50 lira farkediyor yüksek lisans yapmak. Benim açımdan da ek ücret verilmesi puana göre daha mantıklı ama meb vermiyor ek ücret maaşa etkisi 0. Ek ders alabileceğinin garantisi yok maaş karşılığı çalışsan hiç bir katkısı yok. Bir polis bile lise mezunuyken lisans mezunu olunca 200 300 lira maaşta emekli olunca emekli maaşında da aybı şekilde ek gösterge farkından gelirini arttırabilirken yüksek lisans öğretmenlikte koca bir hiç. Yani yaptığımıza sadece kişisel gelişim gözüyle bakarsak demek ki aldığımız eğitimi işimizde kullanmıyoruz anlamına geliyor. Ben kişisel görüşlere saygılıyım yüksek lisans yapmadan da bir çok konuda kendinizi geliştirirsiniz öğrencilere faydalı olabilirsiniz ders içinde istediğiniz yöntemi uygulayabilirsiniz kimse size karışamaz ama bir konuda derinlemesine ve akademik bilgi sahibi olduğumuzu kanıtlamanın yoludur yüksek lisans ve doktora. Bu yüzden meb bir karara varmalı ve bu şartları önce sendikalarla paylaşmalı daha sonra yürürlüğe koymalı. Yapmadığında olanları görüyoruz. Geçen yıl puan hakkı verildi başarı belgesi, e twinning, doktora, makale, hepsini yapan 110 puanı aldı gitti. Bu seneye ise hiç bir şey yok herkes buna karşı
Hocam doğru söylüyorsunuz ama öbür tarafta da sıkıntılar var. Öncelikle çoğu insan ekonomik sebeplerle yl ve doktora yapamıyor. Bu aklımızın bir köşesinde dursun.
Diğer meselelere gelince ben size o konuda hak veriyorum. Yapmak isteyenlere belli bir müddet okuluna ya da üniversitesine yakın yerler açılmalı diye düşünüyorum ve önceden de buralarda bir yerlerde durumu anlatmıştım. Bu konuda sizinle aynı fikirdeyim. Eğitim bitince tekrar atama yapılmalı.
Asıl konumuza gelince, elbette öğretmen yl yapabilmeli, proje geliştirmeli ve bunların hakkını almalıdır. Güzel maaşları olmalıdır. Hizmet puanı işleri karıştırıyor. Ayrıca nasıl bir yl’den bahsediyoruz? Bu işler biraz para kapısına dönmüş. Bence uluslararası hakemli dergilerde makaleler yayınlanmadığı sürece bu iş olmaz. Yani bir fark yaratmalı bu işe giren, ayrıca bu işlerin dili İngilizce’dir. Birçok ülkede böyle yapılıyor ve işliyor. Yapılan projeler de yine örnek niteliğinde olmalı. Yani burada amaç fark yaratan kişi olmak.
Bu neden böyle çünkü üniversitenin tanımı budur. Biz zaten üniversite mezunuyuz. Bir daha üniversiteye dönmemizin tek nedeni üretmektir, yeni bir yaklaşım bulmaktır, araştırma geliştirme yapmaktır. Yüksek lisansın da asıl amacı budur. Yoksa üniversitelerin liseden ne farkı kalır? Yani bu işe girdiğinizde amacınız okuldan çok araştırma yapacağınız konu olur. Bazen dersler aksayabilir. Burada çoğu kişi olaya bu gözle bakmıyor.
Başka türlü öğretmen nasıl kendini geliştirebilir peki? Hizmet içi eğitimle olur. Burada daha önce bir kişi bundan bahsetmiş ve dalga geçmişler üzüldüm şahsen. Çünkü haklı. Hizmet içi eğitim meslekte çok önemlidir. Çünkü bizim meslek yerinde sayabileceğiniz bir meslek asla değil. Kaliteli ve herkesin ulaşabildiği ama katılan herkese de “geçtin buyur sertifikan” tarzında bir hizmet içi eğitiminden de bahsetmiyorum. Elbette bazıları böyle de olabilir ama mesela teknoloji alanında zor. Yani öğretmeden bırakmayan hizmet içi eğitimlerden bahsediyorum.
Hizmet puanında yapılan uygulamalar yüzünden birçok insanın hakkı yenildi. Bence o puana hiç dokunmamalıyız ve dokundurtmamalıyız. Çünkü her ellediğimizde birilerinin canı yanıyor.