Üzgünüm, ama söylediklerinize katılmıyorum. Okulların bir paylaşım alanı olduğu yine esgeçiliyor. Unutulmamalı ki, bu kişiler sadece okulda değil sokakta, caddede, bakkalda, markette.... aynı yaşam alanlarını paylaşmaktadırlar. Doğal olarak okulda da aynı alanı paylaşabilirler, ancak okulların ayırtedici bir farklılığı olmak zorunda.. Birbirine saygılı olup dayanışma ve yardımlaşmaya dayalı, bu alanların paylaşılması gerektiği bu öğrencilere aktarılmalı. Şimdi diyeceksiniz ki, büyük yaştaki öğrenciler küçük yaştakilerini ezmekte, kullanmakta, kötü örnek olmakta.. Kabülümdür, ancak her kurumda olduğu gibi okullarımızda da sıkıntılar, sorunlar yaşanabilir. Bizim vazifemiz bu sorunları asgari bir seviyeye inidirmek, bunun için çözüm önerileri geliştirmektir... İlköğretim ile orta öğretim kurumları aynı bina içerisinde olması zorunlu olmamalı.. Bunlar için ayrı binalar düzenlenmeli..Şimdiye kadar, hep bu kurumların birbirinden uzak durmasına özen gösterildi.. Ancak, görüldü kü bu bir çözüm değilmiş.. Tüm öğrencilerin aynı okulda eğitim görmesi ve yaşamlarını payşalması istenilen olumlu davranışların gelişimine katkı sağlayacaktır..Olabilecek sorunları önceden tespit edip çözebiliriz, diye düşünüyorum..Artık bilişsel gelişimin yanı sıra duyuşsal gelişimi de önemseyelim..Özellikle suç oranının yaş sınırının düşmesi bizi buna zorlamaktadır..
mükemmel bir uygulama hemen geçilmeli geç kalındı.6 yaşındaki çocukla 15 yaşındaki bir gencin aynı binada okumaları zaten saçmaydı.
Gerçekten çok güzel söylemişsiniz.