Peasant öğretmenim, yazdığınız her satırda yaşamın engebeli zorluklarını yaşadığınızı fark edince geleceğin özellikle öğretmenler için ne kadar sabır gerektirecek sınavlarla dolu olduğunu sezmeye başlıyorum. Hayatta hem daha iyiye nasıl ulaşırımın mücadelesini vereceksin hem de sağlık ve huzurumuzu muhafazaya çalışacağız üstelik her geçen gün, ömürden bir günü çalıp gidiyor ve zaman durdurulmuyor ne çare ki. Patara öğretmenimiz de görmüş geçirmiş bir değerli büyüğümüz ki geçmişte yaşanıp da insanı ruhen olgunlaştıran olayların bir zaman sonra hiçbir ehemmiyetinin kalmadığını görüyor ve bize üzülmeye değmez, fedakârlıkla çalışın, içiniz rahat olsun, gerisini boş verin diyerek mesleğin şifrelerini veriyor aslında. Gün içinde nasıl tekrarlar varsa insan hayatını ya da bir neslin gelip geçtiği zaman aralığını da bir gün farz edersek yine tekrarlar hep bizi gelip bulacak, öyle görünüyor. Sac tavlanır hamur biter, iş tavlanır ömür bitermiş. Peasant öğretmenim, kitaplarda yazmayan hayat bilgilerinden vermeye devam ediniz lütfen.
Dediklerinize tamamen katılıyorum.Benim cümlelere dökemediklerimi,siz dile getirmişsiniz.
Sonuçta hayat devam ediyor.Okullar,öğrenciler,iller değişiyor.Hep bir ileri bir ileri diyoruz ve hedef bitiyor.Artık şunuda yapsam,bunu da uygulasam diyemiyoruz.Çocuklarımızın sorunları ön plana çıkıyor.Hayat acı da olsa tecrübe edinmemizi sağlıyor.
Yaşamaya devam.Daha çok yol var...