üzerinden konuşmanın doğru olmadığı kanaatindeyim ama hemen şunu söylemek istiyorum: Biz, öğretmenlerimizi herhangi bir okulda görevlendirirken, oradaki çocuklarımızın ihtiyaçlarını esas alıyoruz. A okulunda, B alanında bir öğretmene ihtiyacımız varsa, görevlendirmeyi atamayı da ona göre yapıyoruz.
Şimdi, siz, bir öğretmen düşünün. Kendisinin bir yan dalı var ve yan dalına geçerek o okula gitmeyi kendisi tercih etmiş. Şimdi, bu tercihin sebebiyle ben onu oraya göndermişim. Şayet bulunduğu yerde, yeniden eski alanına dönecek olursa orada o kadroyu doldurmuş olacak ve ben ihtiyaç duyduğum diğer adün ben yaptım oldu bugün yapmıyorum.
niye yapmıyorsun? 652 sayılı khk var.ondan yapmıyorum.
Özellikle, Sayın Bakan, son günlerde alan değişikliği yapan öğretmenlere tekrar tayin hakkı veriyorsunuz ama eşinden ayrılıp tekrar eski yerlerine gideceksiniz diyorsunuz. Öğretmenler gerçekten bunalımda, bu konuda başka bir uygulama getirmeyi düşünüyor musunuz, bunu sormak istiyoruz?
Yine benim de bu atanamayan öğretmenlere yönelik olarak yeni mezun öğretmenlere KPSS'de alan sınava yapılsın ama bu arkadaşlarımızın, atama bekleyen arkadaşlarımızın sınav sürelerini bir yıla indirdiniz, bunları uzatmayı düşünüyor musunuz? Bu arkadaşlarımıza ek bir fırsat sunabilir misiniz?
Ve yine, kalite konusunda, öğretmen değişikliğinin yarıyılda, yıl ortasında yapılmayacağına yönelik ifadeleriniz olmuştu ama ücretlilerde bunun beş kereye kadar çıktığını görüyoruz. Beş tane…
BAŞKAN - Teşekkür ederiz Sayın Topcu.
Buyurunuz Sayın Bakan.
MİLLÎ EĞİTİM BAKANI ÖMER DİNÇER (Devamla) - Yani, önce hemen şunu söyleyeyim: Ücretli öğretmeni kontrol etmek benim elimde değil, yani çalışmak istiyorsa ister, istemezse çalışmaz. Dolayısıyla, ona dair değişikliğin üzerinden konuşmanın doğru olmadığı kanaatindeyim ama hemen şunu söylemek istiyorum: Biz, öğretmenlerimizi herhangi bir okulda görevlendirirken, oradaki çocuklarımızın ihtiyaçlarını esas alıyoruz. A okulunda, B alanında bir öğretmene ihtiyacımız varsa, görevlendirmeyi atamayı da ona göre yapıyoruz.
Şimdi, siz, bir öğretmen düşünün. Kendisinin bir yan dalı var ve yan dalına geçerek o okula gitmeyi kendisi tercih etmiş. Şimdi, bu tercihin sebebiyle ben onu oraya göndermişim. Şayet bulunduğu yerde, yeniden eski alanına dönecek olursa orada o kadroyu doldurmuş olacak ve ben ihtiyaç duyduğum diğer alandaki öğretmeni atama şansına da sahip olamayacağım. Bu, sizce bir idare olarak doğru bir şey midir? Artı, eğer bu iyi niyetle yapılmışsa idare olarak doğru bir husus değildir. İyi niyetle yapılmamışsa böyle bir fırsatı vermek ahlaki midir?
Bu açıdan bakıldığında, ben, öğretmenlerimize tekrar fırsat veriyorum. Alan değiştirmiş olmaktan dolayı eğer bunun yanlış bir karar olduğunu düşünüyorlarsa kendi okullarına, önceki yere gitsinler çünkü ona orada ihtiyacımız var ve onun bulunduğu yerde de bu değiştirmiş olduğu alan için öğretmene ihtiyacımız var, biz oraya onu gönderebilelim. Aksi takdirde, bu uygulamayı yapamayız.
Bu açıdan bakıldığında, biz, alan değişikliği yapmış öğretmenler kendi illerine, eski illerine, eski kadrolarına gitmezlerse onların alan değişikliği talebini kabul etmeyeceğiz.
Nihayet, biz, kanundan… Az önce defalarca bahsettim. Burası Türkiye Büyük Millet Meclisidir, bizler de kanun yapıcılarız bir tarafıyla. Bir taraftan bir kanun yapıyoruz, o kanunda diyoruz ki: "Yıl içerisinde öğretmen atanmaz, yer değiştirilmez, öğretmen gittiği yerde en az 3 yıl çalışmak durumundadır." ve siz yine kanun yapıcıların temcileri olarak bana "Kanuna uyma, atama yap." diyorsunuz. Bunun kendi içinde tutar tarafı olabilir mi? Ben kanunun emrini yerine getirmeye çalışıyorum ve bütün gücümle ve de maalesef haksız bu şekildeki yönlendirmelerle de mücadele etmek durumunda kalıyorum. Hâlbuki, kanun yapıcı olarak sizlerin bu kanun hükmüne, bana destek vererek sahip çıkmanız lazım.