Türkiye’de (MEB, 2005) 2004–2005 eğitim-öğretim yılı verilerine göre;
16.379 ilköğretim okulunda 587.379 öğrenci birlestirilmis sınıflı okullarda
eğitim görmektedir. Türkiye deki tüm ilköğretim okullarının (35.580) yaklasık
olarak % 40.03’ü birlestirilmis sınıfı bulunan ilköğretim okullarından
olusmaktadır.
Birlestirilmis sınıf uygulaması Türkiye’nin bütün illerinde uygulanıyor.
Birlestirilmis sınıf uygulaması kapsamındaki öğrencilerden 238 bin 343’ü iki,
178 bin 6’sı üç, 18 bin 194’ü de dört sınıf bir arada öğrenim görüyor. Bes sınıf
bir arada öğrenim gören öğrenci sayısı ise 152 bin 836’ya ulasıyor.
Birlestirilmis sınıflarda eğitim veren öğretmen sayısı 27 bin 685’dir
1991 Yılında İçel'de Hizmetiçi Eğitim Kursuna alınmıştık.
Konu: İlkokul Programlarının Geliştirilmesi Değiştirilmesiydi. 150 civarında katılımcı öğretmen arasında yalnız eşim ve ben Birleştirilmiş Sınıf okutuyoruz... Ankara'dan gelen zat-ı muhteremden söz istiyorum. BSElerde yaşanan sorunlar,ağır gelen-basit kalan konularla ilgili... Üstadımın söylediği söz aynen şuydu:
--"Hocam, şimdi o konuları bu çalışmaya hiç sokmayalım. Zaten 2000li yıllara kadar Türkiye'de Birleştirilmiş Sınıf diye bir şey kalmayacak." deyince.
-- Kusura bakmayın Hocam, Ankara'dan öyle mi görünüyor.Yoksa siz başka bir ülkeden mi geldiniz bilmiyorum ama benim bildiğim bu sorun 2500lerde bile bitmez , demiştim...
Söyler misiniz lütfen ! Bir arpa boyu yol almış mıyız ?
Yalnız teknokrat, yalnız ticari, yalnız sermayenin ihtiyaçlarına eleman yetiştirmeyi amaçlayan bir eğitim anlayışı kalıcı ve verimli olabilir mi ?
Öğretmenin, esnek çalış(tırıl)ması, 7 gün 24 saat görev başında olması, maaş-ücret-özlük hakları vs.için sesini çıkarmaması ama üstlerine de "ne kadar çok çalıştığını göstermek için" gerekirse meslekdaşlarının üstüne basarak yükselmeye çalışacağı 2020'li yıllar öngörülüyor.En azından ben öyle anlıyor ve yorumluyorum...
Ne diyelim...Hayırlı olsun...