Anlamlı Yazılar

Erkek olsaydım, sevdiğim kadın dolabı her açtığında 'sen her halinle güzelsin' yazısıyla karşılaşırdı.
Evdeyim diye yalan söyleyip 10 dakika sonra aşağıda seni bekliyorum diye mesaj atardım.
Ağlatmazdım. ağlıyorsa tutup göğsüme basardım.
Onu sevdiğimi sürekli söyler, hatırlatırdım.
Sorunlarımız olduğunda kestirip atmak yerine geçecek hepsi derdim.
Kalbini paramparça edeceğimi bilsem de, onu kandırmak yerine her şeyin gerçeğini delikanlı gibi söylerdim.
Bi sebepten erkek olamadım. böyle bir erkek olsaydım eğer, beni tanıyan kadın benden sonra kimseyle mutlu olmazdı.
Belki de bu sebepten böyle bir erkek hiç yaratılmadı...
Selcan AYDIN

İçimize işleyen yağmurlar gerek,
Yağmurda ıslanacak gözler gerek,
O gözlere bakacak yürek gerek,
Şükredecek bir kalp gerek.

Ekrem Yener

*İnsanın yüzü gülerken bile, gözleri hüzün taşıyorsa, ya yarası çok derin, yada çok uzaklarda özlediği bir hikayesi vardır..**

Vicdan dediğimiz değer de göreceli galiba.

Birini kapkaç ile mağdur eden bir genç kaçarken kaza sonucu yaralanıyor.

"Vah yazık. Kim bilir aç mıydı? Kardeşlerine,  anne babasına mı bakıyordu?"

"Çok iyi oldu. Gasp ettiği insan o parayla kim bilir ne ihtiyaçlarını alacaktı. O parayı ne güçlüklüklerle kazanmıştı?"

Bu iki düşünce de VÏCDANÎ.
Bu durumda vicdan da kişiden kişiye farklı gibi.
Ama iki görüş de iyi niyetten kaynaklanıyor galiba.

**Fazla ''değer'' vermeyin kimseye... 
 sonra anlamayanlar israf ediyor ..**

Ne güzel diyor Baudelaire;

Nerde değilsem orada iyi olacakmışım gibi gelir.

Bilmediği için değil ,çok şey bildiği için susar bazen insan ...

35 yıl önceki bir dizi (Kara Şimşek) repliği

"Görmek, duymak ya da anlamak değildir."

Aaaah, Atatürk, aah ki ah! Sen ölmeyeydin ki... Ölmeyeydin ki bizi çoluk çocuğa muhtaç etmeyeydin, hey aslanım yiğidim. Güzelim, babam...

Teneke / YaşarKemal

Hayatı zorlaştıran mantıksız insanlardır.

Olmayanın  sevginin fotoğrafı, dikiş tutmaz bir   yüreğe iğnelenir...

🌹
Allah (CC);
Dağa göre kar,
Güle göre diken,
Güce göre yük,
İmana göre imtihan  verirmiş.
🌹

Hanımı ile anlaşamayan bir adama arkadaşı “sebep nedir?” diye sorarlar:

“Mahremim hakkında konuşmam” der. Karısını boşayınca tekrar sorarlar; “sebep neydi?” diye,

“Başkalarının mahremi hakkında konuşmam” der.

Sevgi bitebilir, saygı bitebilir ya da azalır.

Ama edep biterse,ne kalır geriye..?
Alıntıdır...

*Gözlerimizi uzaklıklar değil ki yalnız;
göze alamadığımız yakınlıklar da acıtır..*

Öyle bir çağ, öyle bir nesil ki ne pozitif verimli bir  hayat ne de o hayatı yaşayanlara,tecrübeye saygı. Şımarıklığın,ukalalığın adı olmuş özgüven...Eyvah gençliğimiz eyvah..!