Anlamlı Yazılar

Çevrimdışı harslan05

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 3.402
  • 69.693
  • 3.402
  • 69.693
# 14 Ağu 2021 01:06:06
Bütün bu yolculuklar geçmişini yeniden yaşamak için mi diye sordu bu noktada hancı.
Şöyle de sorabilirdi aslında:
Bütün bu yolculuklar geleceği yeniden bulmak için mi…

Italo Calvino

Çevrimdışı Harmoni

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.136
  • 19.704
  • 3.136
  • 19.704
# 14 Ağu 2021 09:50:25
“Sana değerli bir tavsiye vereyim mi?
Boşver mükmmel olmayı, gerçekçi ol.
Boşver gösterişli olmayı, sade ol.
Boşver sahip olmayı, özgür ol.
Boşver herkesi memnun etmeyi, kendin ol.
 Ve boşver haklı olmayı, mutlu ol…”

                                                 La Edri

Çevrimdışı omerf

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.627
  • 9.851
  • 2.627
  • 9.851
# 14 Ağu 2021 11:43:41
Palto giymeye üşenirken bu koca dünyayı sırtımda nasıl taşırım ben? İçinde bulunduğum durumu kimseye anlatamam. Sen de anlamazsın Ben bile anlamıyorum ki başkasına nasıl anlatırım?

Milena'ya Mektuplar, Franz Kafka

Çevrimdışı İpeksi

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 256
  • 1.279
  • 256
  • 1.279
# 14 Ağu 2021 16:41:50

Bir tren garında ölen Rus edebiyatının dev ismi Tolstoy'un son fotoğrafı ve Hayatı Sorgulatacak Ders Niteliğinde 17 Sözü

1. Öyle horozlar vardır ki, öttükleri için güneşin

doğduğunu sanırlar.

2. Hayat ne gideni geri getirir, ne de kaybettiğin zamanı geri çevirir. Ya yaşaman gerekenleri zamanında yaşayacaksın, ya da yaşamadım diye ağlamayacaksın.

3. Bozuk para insanın cebini deler, bozuk insan da kalbini. Bu yüzden harcayın ikisini de gitsin.

4. İnsanı bedenen ameliyat etmek için uyutmak, ruhen ameliyat etmek için ise uyandırmak gerekir.

5. Herkes insanlığın kötüye gittiğini kabul eder ama hiç kimse kendisinin kötüye gittiğini kabul etmez. Herkes insanlığı değiştirmeyi düşünür ama hiç kimse önce kendini değiştirmeyi düşünmez.

6. Varlığı bir şey kazandırmayan insanların, yokluğu hiçbir şey kaybettirmez.

7. Ne diye şeytana kızarsın? Bir iyilik yap da, o sana

kızsın.

8. Bil ki, yaşadıklarınla değil yaşattıklarınla anılırsın. Ve Unutma; ne yaşattıysan elbet bir gün onu yaşarsın.

9. Bir insanı bulunduğu mevkiyle değil, göz koyduğu mevkiyle ölçmek gerekir.

10. En güçlü iki savaşçı sabır ve zamandır.

11. Bir insan acı duyuyorsa canlıdır. Başkasının acısını duyuyorsa insandır.

12. İnsanın gerçek gücü sıçrayışta değil, sarsılmaz

duruştadır.

13. Kendi mutluluğundan başka hedefi olmayan insan kötüdür.

14. İnsanların çoğu onu yapıyor diye yanlış, yanlış olmaktan çıkmaz.

duruştadır.

13. Kendi mutluluğundan başka hedefi olmayan insan kötüdür.

14. İnsanların çoğu onu yapıyor diye yanlış, yanlış olmaktan çıkmaz.

15. Kimse, kimseyi küçümseyecek kadar büyük değildir, bilmelisin. Küçümsediğin her şey için gün gelir, önemsediğin bir bedel ödersin.

16. Birine çamur atmadan önce iyi düşün ve sakin unutma: önce senin ellerin kirlenecek.

17. Başkalarının hayatından ders alın. İnsan, bütün hataları kendisi yapacak kadar uzun yaşamıyor.

Çevrimdışı Gefsob

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.028
  • 15.126
  • 2.028
  • 15.126
# 14 Ağu 2021 21:47:28
Karıncayı bile incitmem deme!
Bile'den incinir karınca;
Söz söylemek irfan ister,
Anlamak insan...

Fuzuli

Çevrimdışı küçük prens

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 971
  • 10.019
  • 971
  • 10.019
# 14 Ağu 2021 22:07:08
Her şey, hem ressam hem de süjeleri tarafından büyük bir mutlulukla paylaşılan yaşamın basit zevklerinden alınan huzurlu memnuniyeti ifade etmek için birleşmiştir.

Resimlere Bakmak, Susan Woodford 🐞
...

Çevrimdışı toplum-bilim

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.219
  • 53.877
  • 4.219
  • 53.877
# 14 Ağu 2021 22:13:56
Yitirmiş tılsımını sözcükler,
Zulasından çıkarmışlar yüreği.
Mânâ suskun,
Gözler görülmeyi bekler.
Dil hoyrat boşluklarda,
Yürek duyulmayı bekler...

Nursel Tosun

Çevrimdışı omerf

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.627
  • 9.851
  • 2.627
  • 9.851
# 14 Ağu 2021 23:19:23
Kendin olmakla o kadar meşgulsün ki ne kadar emsalsiz olduğuna dair hiçbir fikrin yok.

Aynı Yıldızın Altında, John Green

Çevrimdışı omerf

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.627
  • 9.851
  • 2.627
  • 9.851
# 15 Ağu 2021 12:41:32
Düşen tutunacağı dalları seçmez.

Jurnal, Cemil Meriç

Çevrimdışı toplum-bilim

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.219
  • 53.877
  • 4.219
  • 53.877
# 15 Ağu 2021 18:28:03
• Hastane tıklım tıklımdır. Yaşlı kadın içeri girer, doktor hanım teyzeyi muayene eder.
Fakat hastalığından emin olamaz. Kadına dönüp:

-"Teyze şu şu tahlilleri yaptır gel, der."
Yaşlı kadın başını öne eğer. Doktor, yaşlı kadının duymadığını düşünerek tekrar söyler. Yaşlı kadın başını yerden kaldırarak, ağlamaya hazır gözlerle:

-"Kızım, benim köye dönecek param yok, tahlilleri nasıl yaptırayım?" der.

Doktorun yapacak bir sürü işi olmasına rağmen, bırakır işini, tutar teyzenin elinden koridor koridor dolaştırıp, tahlilleri yaptırır.
Tahlillerin sonucunda doktor hastalığı belirler, gerekli ilaçları da alıp, teyzeye verir.

Yaşlı kadın tam odadan çıkacakken, doktor hanımın aklına "YOL PARASI" gelir ve teyzeye köye gitmesine hayli hayli yetecek para uzatır.
Yaşlı kadın önce almak istemese de daha sonra mecburiyetten parayı alır. Sonra: -"Allah senden razı olsun kızım. Köye nasıl
döneceğim diye kara kara düşünüyordum, çok sağol" diyerek odadan çıkar.

Aradan bir saat kadar bir süre geçer. Doktor bakar ki, yaşlı teyze kan ter içinde, kalabalığı yarmış, oflaya puflaya geliyor. Doktor şaşırmış bir halde, "herhalde giderken bir şey unuttu" diye düşünür ve:
-"Ne oldu teyze" diye sorar.
Teyzenin yüzünde kocaman bir gülümseme vardır.

Bu sefer:
-"Kızım ben anayola çıkınca bir köylüme rastladım. Meğer o, minibüsle zaten köye dönüyormuş. Beni köye o götürecek; sen al paranı!..

işte bizim insanımız...

Alıntı

Çevrimdışı Gefsob

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.028
  • 15.126
  • 2.028
  • 15.126
# 15 Ağu 2021 18:31:28
Ufacık şeylerle mutlu olanlardan ufacık şeyler esirgenir, hiçbir şeyle yetinmeyenlerin önüne dünyalar serilir. Hayat böyle biraz...

Çevrimdışı sebocan

  • Yönetim Ekibi
  • *****
  • 32.896
  • 512.890
  • 32.896
  • 512.890
# 16 Ağu 2021 00:26:37
GAYRETULLAHA DOKUNMAK...
Bir acelesi olduğunu, onu görür görmez anlamıştım. Sağanak halinde yağan yağmura aldırış bile etmiyor ve bükülmüş haline rağmen sağa sola koşuyordu. Yanına sokularak:
- Hayrola teyzeciğim, dedim. Bir derdiniz mi var?
Sıcak bir tebessümle:
- Buraların yabancısıyım evladım, dedi. Hastane tarafına gidecek bir araba arıyorum.
- Biraz beklerseniz aynı dolmuşa binebiliriz, dedim. Oraya geldiğimizde size haber veririm.
Teşekkür ederek yanıma yaklaştı ve küçük bir çocuk gibi şemsiyenin altına girdi. Nurlu yüzü yağmur damlacıklarıyla ıslanmış ve yanakları pembe pembe olmuştu.
- Torunlarımdan biri menenjit geçirdi, diye devam etti. Ziyaret saati bitmeden dolaşmak istemiştim."
- 20 dakikanız var, dedim. Hastaneye yakın ama, bu havada pek araba bulunmuyor.
Durağa herkesten önce geldiğimiz için, dolmuşa da rahatça bineceğimizi zannediyordum. Ancak araba yanaştığında, arkamızda duran 4-5 kişinin bir anda hücum ettiğini gördüm. İçeriye doluşan ve arkadaş olduğu anlaşılan adamlara:
- İlk önce biz gelmiştik, dedim. Sırayı bozmaya hakkınız var mı?
Ön koltukta oturanı:
- Hak istiyorsan Hakkari'ye gideceksin arkadaşım, dedi. Hem oradaki haklardan KDV'de alınmıyormuş.
Bu laf üzerine attıkları kahkahalarla bindikleri araba sarsılmış ve sinirlerim allak bullak olmuştu. Sakinleşmeye çalışarak:
- Ben biraz daha bekleyebilirim, dedim. Ama şu ihtiyar teyzenin hastaneye yetişmesi gerekiyor.
Bu defa şoför lafa karışıp:
- Teyzenin arabaya falan ihtiyacı yok be kardeşim, dedi. Okuyup üfledi mi, hastaneye uçuverir.
Tekrar kopan kahkahalarla birlikte araba uzaklaşıp gitti. Yaşlı kadına baktım, tevekkülle susuyordu.
5-10 dakika sonra gelen bir başka dolmuşa onunla beraber bindim ve şoföre "teyzeyi hastanede indirmesini" söyledim. Yaşlı kadın, yapacağı ziyaretten ümitsiz görünmesine rağmen şikayet etmiyordu. Üstelik trafik de, yarı yolda tıkanıp kalmıştı. Şoför:
- Yolun bu durumu, hayra alamet değil, dedi. Sebebini anlasam iyi olacak.
Arabayı çalışır vaziyette bırakıp ileri doğru yürüdü ve biraz sonra döndüğünde:
- Kısmete bak yahu, dedi. Bizden önce kalkan dolmuşa kamyon çarpmış. Heyecanla:
- Bir şey olmuş mu? diye atıldım. Yani yaralı falan var mı?
- Herhalde, diye cevap verdi. Dolmuşta bulunanları, teyzenin gideceği hastaneye kaldırmışlar.
Göz ucuyla yaşlı kadına baktım. Solgun dudaklarıyla bir şeyler mırıldanıyor ve sanki onlar için dua ediyordu. Şoför, koltuğuna yavaşça otururken:
- Kısmet işte, diye tekrarlayıp, duruyordu. Sen kalk koca bir kamyonla çarpış, hem de Türkiye'nin öbür ucundan gelen Hakkari plakalı bir kamyonla...

Çevrimdışı klavuz2

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.845
  • 4.606
  • 2.845
  • 4.606
# 16 Ağu 2021 07:42:54
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
GAYRETULLAHA DOKUNMAK...
Bir acelesi olduğunu, onu görür görmez anlamıştım. Sağanak halinde yağan yağmura aldırış bile etmiyor ve bükülmüş haline rağmen sağa sola koşuyordu. Yanına sokularak:
- Hayrola teyzeciğim, dedim. Bir derdiniz mi var?
Sıcak bir tebessümle:
- Buraların yabancısıyım evladım, dedi. Hastane tarafına gidecek bir araba arıyorum.
- Biraz beklerseniz aynı dolmuşa binebiliriz, dedim. Oraya geldiğimizde size haber veririm.
Teşekkür ederek yanıma yaklaştı ve küçük bir çocuk gibi şemsiyenin altına girdi. Nurlu yüzü yağmur damlacıklarıyla ıslanmış ve yanakları pembe pembe olmuştu.
- Torunlarımdan biri menenjit geçirdi, diye devam etti. Ziyaret saati bitmeden dolaşmak istemiştim."
- 20 dakikanız var, dedim. Hastaneye yakın ama, bu havada pek araba bulunmuyor.
Durağa herkesten önce geldiğimiz için, dolmuşa da rahatça bineceğimizi zannediyordum. Ancak araba yanaştığında, arkamızda duran 4-5 kişinin bir anda hücum ettiğini gördüm. İçeriye doluşan ve arkadaş olduğu anlaşılan adamlara:
- İlk önce biz gelmiştik, dedim. Sırayı bozmaya hakkınız var mı?
Ön koltukta oturanı:
- Hak istiyorsan Hakkari'ye gideceksin arkadaşım, dedi. Hem oradaki haklardan KDV'de alınmıyormuş.
Bu laf üzerine attıkları kahkahalarla bindikleri araba sarsılmış ve sinirlerim allak bullak olmuştu. Sakinleşmeye çalışarak:
- Ben biraz daha bekleyebilirim, dedim. Ama şu ihtiyar teyzenin hastaneye yetişmesi gerekiyor.
Bu defa şoför lafa karışıp:
- Teyzenin arabaya falan ihtiyacı yok be kardeşim, dedi. Okuyup üfledi mi, hastaneye uçuverir.
Tekrar kopan kahkahalarla birlikte araba uzaklaşıp gitti. Yaşlı kadına baktım, tevekkülle susuyordu.
5-10 dakika sonra gelen bir başka dolmuşa onunla beraber bindim ve şoföre "teyzeyi hastanede indirmesini" söyledim. Yaşlı kadın, yapacağı ziyaretten ümitsiz görünmesine rağmen şikayet etmiyordu. Üstelik trafik de, yarı yolda tıkanıp kalmıştı. Şoför:
- Yolun bu durumu, hayra alamet değil, dedi. Sebebini anlasam iyi olacak.
Arabayı çalışır vaziyette bırakıp ileri doğru yürüdü ve biraz sonra döndüğünde:
- Kısmete bak yahu, dedi. Bizden önce kalkan dolmuşa kamyon çarpmış. Heyecanla:
- Bir şey olmuş mu? diye atıldım. Yani yaralı falan var mı?
- Herhalde, diye cevap verdi. Dolmuşta bulunanları, teyzenin gideceği hastaneye kaldırmışlar.
Göz ucuyla yaşlı kadına baktım. Solgun dudaklarıyla bir şeyler mırıldanıyor ve sanki onlar için dua ediyordu. Şoför, koltuğuna yavaşça otururken:
- Kısmet işte, diye tekrarlayıp, duruyordu. Sen kalk koca bir kamyonla çarpış, hem de Türkiye'nin öbür ucundan gelen Hakkari plakalı bir kamyonla...
Dolmuştaki olayla alakası olmayan yolculara birşey olmamıştır inşallah

Çevrimdışı Gefsob

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.028
  • 15.126
  • 2.028
  • 15.126
# 16 Ağu 2021 10:47:00
"  Yanındayım ve yanında olabilmek için her zaman çabalıyorum,bana guvenebilirsin "hissi bir insana verilebilecek en büyük değerdir.

Çevrimdışı omerf

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.627
  • 9.851
  • 2.627
  • 9.851
# 16 Ağu 2021 11:41:15
Geleceği tahmin etmek imkansızdır. Ama şimdiki zamanı çok iyi bilirsen geleceği kontrol edebilirsin.

                   Olasılıksız, Adam Fawer

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK