verilir elbet yollara mola...
ya yıllara?..
düşüncelere de verdik diyelim ara...
ya hayata?..
hayata geç kalmışlarda ise -ki dördüncü cemreye inanmayanlardır onlar...- yol/iz aramak yerine, onlara yol/iz olmak gerekmez mi üstad?..
Eyvallah üstadım
Gerçekten tutunmak zormuş bazı şeylere...uçurumlara..
Sözü uzatmak istemem; bir iki tane fazla " ama " var hayatın içinde
gerisi mi?
geriye bakmak yok şiir ilerde;Şair böyle demiş;
Kimliğimiz recm edilmiş körpe dudaklarında seherin
iğdiş edilmiş duygular helalden uzak
İç boğuntusunda hevesini soluyan akşam
Aşağılayan hakikat heyhat
Biz rüzgâr eserken ağzımızdan zeytin dalı
Başak sarı
Siz turuncu tufanlarıyla vurdunuz göğün
Güvercin bakışlarına
Ömrümüzün özetini kumlara resmettiniz
Gözümüzde ki acının panzehirini bilmezden geldiniz hep
Köz köz y/andı bağrımız dönerken boşluklarımıza…
Ki bilmediniz yumruk kadar bir yüreğe güneşi nakşederiz
Geceyi gösterirken yer yer göveren gölgeler
Kıymıklarımızdan yeniden doğarız
Zira biz yağmuru perçemlerinden içen güneşin çocuklarıyız….