Ben Kesin Öğretmenliği Beceremiyorum

  Hocam onlar çocuk etüt falan ilgilerini çekmiyor bilmiyorum sizinkide köy mü akşama kadar okulda tutabiliyorsanız şükredin derim

yoncalodi hocam, benimki beldei
 doğru diyorsunuz, onların ilgisini çekmiyor hiç bir şey. ben kendi çocukluğumu düşünüyorum, arkadaşlarımla yarış içindeydim sürekli, öğretmen ödev verdiğinde "en güzel benimki olsun" diye uğraşırdım, sınıfta bir çok arkadaşımda böyleydi:(

msılacı,eml48 ve kralkurt arkadaşlar, verdiğiniz moral için sizlere çok teşekkür ederim.msılacı hocam, okuma bilmeyen öğrencilerime 2 yıldır sanki 1. sınıflarmış gibi kitaplar alıyorum, okutuyorm ama bi değişiklik yok, okuma bilemeyen öğrencilerimden biri okul müdürümüzün çocuğu, diğeri de köyden taşımalı geliyor, arkadaşlarıyla da çok iletişim kuramayan, içine kapanık ve Türkçe yi tam olarak konuşamayan bir öğrenci, velisine gittik, çocuğu RAM a yollayabilmek için, velisi "bi yere yollayamam, okula gelsin gelsin gitsin" dedi.
çocukların benden önceki öğretmenleri dövüyormuş, çocuklar onun ceza sistemine alışmış, ben dövmeyince de onlara sanki yaptıkları yanlış değilmiş gibi geliyo galiba. işin kötü tarafı ben bu çocukların 2 yıldır öğretmeniyim ve hala bir şey değiştiremedim.
en çok zoruma giden de beden eğitimi ve ingilizce öğretmenlerimizin benim sınıfa girdikten sonra " yaa senin sınıf ne kadar yaramaz, bunlardan adam olmaz" demesi:(

Hocam öğrencilerinizi sosyal faaliyetlere yönlendirdiniz mi?örneğin tiyatro gösterisi,müzik korosu veya spor dallarında gelişmelerini düşündünüz mü?böyle yaramaz ve problemli çocuklar sosyal faaliyetlerde başarılı oluyorlar.enerji ve dikkatlerini bu faaliyetlerle işe yarar hale getirirseniz,onlar da yaptıkları faaliyetlerden zevk alacaklar ve birbirlerini disipline edeceklerdir....Benim de mesleğin ilk yıllarında böyle bir 3.sınıf almıştım,baktım derslere karşı ilgisizler sosyal faaliyet çalışmaları yaptım çok güzel bir folklor takımı,flüt ve şarkı korosu çıkarmıştım(bari bu alanda başarılı olsunlar diye düşünmüştüm:))))deneyin çok işe yarıyor....

semagül öğretmenim, geçen yıl yıl sonunda hepsi çok istekli diye bi yıl sonu gösterisi hazırlayalım dedim, o çok istekli olanların çoğu katılmadı çalışmalara, 1 kişi hariç hiç birinde müzik kulağı yok, dansa da pek yetenekli değiller, koro oluşturmuştuk ama çok da beceremediler.yine de şimdiye kadar yapılmış tek yıl sonu gösterisi olduğu için veliler çok beğendi ama ben istediğim sonucu yakalayamadım:(
kızlarım süslenmeye ve dedikoduya meraklı, oğullarım da babaları gibi silah kullanmaya ve birbirlerinin babasına lakap takmaya meraklı, haa bir de çete oluşturup kavga etmeye:( ah ahhh

Sevgili Öğretmenim Kendinizi Üzmeyin Anladığım Kadarıyla Zor Bir Sınıfla Karşı Karşıyasınız.bir Öğrencinin Başarılı Olması İçin Veli Öğretmen İşbirliği Olması Gerekir.çocuk Bir Kuş Gibidir.bir Kanadı Sizsiniz Diğeri İse Veli.kanatlardan Biri Olmazsa O Kuş Nasıl Uçsun......yinede Yılmayacağınıza Eminim Velilerle Daha Yakın İletişime Girseniz Ev Ziyaretleri Ne Derece Olur Bilmiyorum Ama Ev Ziyearetleri Velinin Öğretmene Güvenini Arttırıyor.hepsini Değil Ama Birkaçtanesini Kazansanız Yinede Yol Almış Olursunuz ...

hocam Allah kolaylık versin.Yapacağınız iş bence çocukları o şekilde önce kabul etmektir.Siz onlara çok şey vermeye çalışıyonuz karşılığını göremeyincede üzülüyorsunuz moralinizi bozuyorsunuz.Yavaş yavaş gidin müfredata kafayı takmayın sene sonuna kadar azar azar üstüne koya koya gidin.Acele etmeyin.Zaten zamanla hızlanırsınız.Bu sene olmazsa seneye yılmadan devam.Çünkü eğitim süreklidir...

talhakübra ve keskes öğretmenlerim, iyi dilekleriniz için teşekkür ediyorum. ben bir beldede, okulun lojmanında kalıyorum, yani ev ziyaretleri bizim olmazsa olmazlarımızdan. velilerimin bir çoğuyla aram iyi:)
sanırım ben bu çocuklardan çok şey bekliyorum. onları olduğu gibi kabul etmem gerek.( her ne kadar bunu düşünsem de ders çalışmamalarına ve evde dersleri tekrar etmemlerine dayanamıyorum:(   )

sene başında 2 ay her problemi kendim yazdım kendim çözdüm. İnsanın ağlayası geliyo. Çobanlığı unutmuyorlarda matematiği neden unutuyolar=?
Özellikle müzik ve tiyatroya önem veriyorum. İllaa her gün bilgisayar destekli şarkı klip dinler, söyleriz. Şimdi -tahtaya çık çıkarma işelimini gösteren bir problem çöz ? 2. sınıf. - 99 arkadaşım vardı 32 si ile küstüm 67 arkadaşım kaldı diyor. Her biri ayrı bir problem kurabiliyor.
Ama işte müdürlüğü beceremedim bu sene sanırım. yanımda ki iki arkadaşı da farklı yerlere yollattım. Pİşman değilim ama üzgünüm.

hocam ben bu mesleğe başlayalı daha 3 ay oldu.4.sınıfları okutuyorum ve ben bu çocukların 7.öğretmeniyim.birine tam alışmışken öğretmenleri değişiveriyor,çocuklarda sürekli değişime ayak uydurmaya çalşıyorlar ve bocalıyorlar.onlarıda anlamak lazım ama ben sölediklerinizin aynısını yaşıyorum.neler yapılabilir çok düşünüyorum ama hangi yöntemi denesn en fazla 1hafta sürüyor sürekli bir değişim söz konusu olamıyor ve ben buna çok üüzlüyorum.daha çok tecrübesiizm,öğrenmem gereken çok şey var biliyorum ama birşeyleri değiştiremeyince moralim alt üst oluyor.ne yapmam gerek yardımcı olursanız sevinirim.bufy84 hocam yalnız değilsiniz:)

bu arada tam da bu sıralar kesirler konusunu öğretmeye çalışıyorum.sınıftan hiç bişey anlamadım sesleri yükseldikçe sinirlerim bozuluyor...anlatamıyorum ben bu konuyu diye düşünüyorum...

sorma hocam, matematikte ben de çok zorlanıyorum:(

hocam kesirleri anlattınız mı?nasıl bir yöntemle anlattınız yardımcı olurmusunuz?çünkü bu konuyu kavratamadan diğer konuya geçmek istemiyorum her nekadar konularda geride olsamda..

kafayı yemek üzereyim:( üniversitedeyken stajlarda, okulda öğretim derslerinde hep sınıfın en iyilerindendim, sınıftaki arkadaşlara "çocuğunuzun öğretmeni kim olsun" diye sorulduğunda benim ismim verilirdi, ama şimdi şu hale bak, sınıf disiplinini bile sağlayamıyorum, cuma günü öğrencimin biri kapıyı hızla vurarak sınıftan çıktı, yine bu gün sosyal bilgiler dersinde bir ders boyu güney doğu anadolu bölgesinde hangi şehirlerin olduğunu, bizim yaşadığımız şehri uzun uzun öğrencilerle konuşup, haritada yerlerine baktıktan sonra, dersin sonunda "mardin (yani bizim yaşadığımız şehir) hangi bölgedeydi?" sorusuna, derste hiç anılmamasına rağmen "ege bölgesiiiiii" diye bağıran öğrencilerim oldu.matematik, fen, keza öyle.
öğretmenler odasında sohbet ediyoruz arkadaşlarla, hepsi öğrencilerin dayağa nasıl olumlu tepki verdiklerini anlatıyorlar, ben hiç bir öğrencimi dövmedim bugüne kadar, okulda en korkulan öğretmenin öğrencileri çarpım tablosunu şakır şakır şarkırken benim öğrencilerimden bir tanesi geçen hafta problem çözerken 3*3 sorusuna 33 yanıtını verdi.
nerde yanlış yapıyorum anlamadım.
geçen gün forumda bir arkadaş grup çalışmasında öğrencilerinin nasıl da profösör edasıyla ders anlattıklarını yazmıştı, o kadar özendim ki, ben iki yıldır grup çalışması yaptırmaya çalışıyorum, daha hiç bir grup öyle ders anlatamadı. arkadaşlarıma soruyorum, sınıflarında vasatın altında olan 3-4 öğrencileri oluyor, benim sınıfımda 4. sınıf olmamıza rağmen 2 öğrencim okuma yazma bilmiyor, 7 tanesi de ne okuduğunu anlamadan heceleyerek okuyor.
offff, ne çok yazmışım:( ne olur bana akıl verin

hocam bence sizin bir suçunuz yok. öğretmen ne kadarönemliyse işleyeceği, şekillendireceği öğrenci de o kadar önemlidir. öğrencinin kapasitesi ne kadarsa o kadar verebiliyorsunuz. ben kendimi parçalayan bir öğretmenim ama sonuçta öğrencinin alabileceği kadar verebiliyorum. her ne kadar bazen bunu kabul etmesem de durum böyle...

Öğretmenim derdini okudukça mesleğe başladığım ilk aylarım aklıma geldi.Şu an 13. yılımı çalışıyorum.Ben ilk ayımda öğrencilerim bir şey bilmiyor ben bu işi yapamıyorum istifa etmeye giderken komşu köydeki öğretmen arkadaş "Dur bakalım sen ne yapıyorsun?"dedi.Sana önerim öncelikle öğrencilerine yapabildikleri problemler,cevaplayabildikleri sorular(ne kadar 2.3. sınıf seviyesinde olursa olsun) yönelt.Önce yapabileceklerine inanmalarını sağla.Nasıl olsa yapamıyoruz psikolojisinden uzaklaşmalarını sağla.Yapabilmenin,cevapalyabilmenin zevkini tatsınlar.Sizin gibi öğrencilerini dert edinen bir öğretmenimin elinde hepsi olmasada iyi olacaklardır.İyi çalışmalar.

nrcnomer ve halil öğretmenlerim ikinize de çok teşekkür ediyorum, dediğiniz gibi sabredeceğim ve kendilerine güvenlerini getirecek sorular soracağım. inşallah benim için yarın yeni bir gün oalcak!
01-1905 öğretmenim, ben kesirleri anlatırken hepsine evden elma getirmelerini söylemiştim, daha sonra getirdikleri elmaları kesir şeklinde ifade ederek defterlerine yazmıştık. ama hala 1/2 nin yarıma eşit olduğunu şaşıran öğrencilerim var. bu konuda klavuz kitabım bana yardımcı olmuştu