Namaz Kılmamanın Cezası
Namaz kılmamanın cezası, hem dünyada verilir hem de ahirette. Namaz kılmak en büyük ibadettir. Bu yüzden de namaz kılmayana en büyük cezalar verilir. Bu makaledeki amacımız namazdan korkutmak değil, bilakis namazın ne kadar ehemmiyetli bir ibadet olduğunu hatırlatmak ve namaz kılmaya teşvik etmektir.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) bir hadisi şerifinde buyuruyor ki: “ Kasten namaz kılmayanın diğer amellerini Allah-ü tela(c.c.) kabul etmez. Tevbe edinceye kadar da Allah’ın (c.c.) himayesinden uzak olur.” (İsfehani)
Namaz Kılmayanın Başına Gelecekler
Sabah namazı kılmayan kişilerin, yüzlerinde nur olmaz.
Öğle namazı kılmayan kişilerin, malından- mülkünden, rızkından bereket kaldırılır.
İkindi namazı kılmayan kişilerin, bedeninde sağlık olmaz, vücudunda kuvvet kalmaz.
Akşam namazını kılmayan kişiler, çoluk- çocuğunun hayrını görmez.
Yatsı namazını kılmayan kişiler, uykularında rahat yüzü görmez.
Namaz kılmayan kişilerin dünyadaki cezasından biri de ömürlerinin kısa olmasıdır.
İşledikleri hiçbir amele sevap verilmez. Ahirette önce namaz ibadeti sorulur. Eğer kişi dünyada namaz kıldıysa diğer amellerine bakılır. Şayet namaz kılmamışsa diğer amellerine hiç bakılmaz.
Namaz kılmayanların cezalarından biri de dualarının Allah (c.c.) katına hiç çıkmamasıdır.
Salih kişilerin ettiği dualardan nasibini alamaz.
Namaz kılmayan kişiler ölürken aç ve susamış olarak ölür ve zelil olur.
Allah (c.c.) kabirlerini öyle daraltır ki kaburgaları birbirine geçer.
Namaz kılmayanların cezalarından biri de kabirlerinde ateşin yanmasıdır.
Allah (c.c.) namaz kılmayanların kabirlerine bir yılan musallat eder ki, o yılan kıyamete kadar azap eder.
Allah(c.c.) ona öyle bir azapla bakar ki yüzlerinin eti eriyip gider.
Allah(c.c.) namaz kılmayanların en küçük günahlarından bile hesaba çeker ki günahlarının hesabını veremez. Allah hiçbir günahını bağışlamaz.
Hz Ali (r.a.) bildirdiği bir hadisi şerife göre: “ Bir kimse hafife alsa namazını Allah-ü teala o kimseyi on beş bela ile cezalandırır:
Saliha ve salih kişilerin defterinden silinir.
Hayatından bereket kaldırılır.
Rızkının bereketi kaldırılır.
Bir hayır hasenatta bulunsa da o kabul edilmez.
Duası kabul edilmez.
Salihin duasından nasibini alamaz. Kendisi namaz kılsa milyarlarca Müslümanın duasını alır.
Ölürken ateş içinde kalır, su bile içemez.
Ölümü ansızın olur, tevbe edecek zamanı olmaz.
Ölürken üzerine büyük ağırlık gelir.
Kabir onu sıkar.
Kabirde zulmette kalır.
Münker ve Nekir’in suallerinde kusurlu kalır.
Kabirden kalktığında Allah-ü teala (c.c.) ondan razı kalmaz.
Hesabı şiddetli olur.
Cehenneme sevk olunur.”
Namaz kılmamanın kişiye hem dünyada hem de ukbada zararları oldukça fazladır. Namaz kıldığı taktirde dünya hayatı düzene giren, gerçek saadeti yakalayan, ölünce de ahirette Allah’ın (c.c.) büyük mükafatlarına ulaşan, Cehennem azabından korunun Cennete konan insan bir günün 24 saatinden sadece bir saatini namaza ayırarak hem tüm bu kötülüklerden emin olurken hem de Allah’ın (c.c.) lütfettiği güzelliklere ulaşabilir.
Namaz kılarken de huşu içinde kılınmalı. Çünkü kişi Allah’a (c.c.) en yakın olduğu özel bir andır namaz kıldığı an. Allah’ın (c.c.) yanındaymış gibi tevazu ve huşu içinde kılınan namaz kişiyi tüm kötülüklerden korur. Yoksa sadece görev yerine gelsin diye tadil-i erkana uymadan kelimeleri yutarak olunan Kur’an’la hızlı hızlı kılınan namazın kişiye hiçbir faydası da yoktur. Özensiz ve lakayıt bir şekilde kılınan namaz ahirette kişinin yüzüne atılacak ve kabul edilmeyecektir.
RABBİM SON NEFESE KADAR KILIP;KABUL OLUNANLARDAN EYLESİN...
İnsan ne diyeceğini şaşırıyor gerçekten. Bazıları dünyadan, sınavlardan örnek verirler dini durumlara. Bu da şöyle düşünülürse çok garip oluyor. Bir öğrenci Matematik sınavına girmedi diyelim, biz onu Türkçe sınavına da almayacak mıyız? Bence fazlasıyla ağır olmuş.