Çalışan Annenin Çocuğu Olmak

Çevrimdışı muallimbeyy

  • Çalışkan Üye
  • ***
  • 116
  • 12
  • 116
  • 12
12 Haz 2008 22:02:36
Zil çalma lüksü olmayan bir çocukluktu benimkisi!
Kapıyı anahtarla açmanın, kederli, terk edilmiş insan ifadesi olduğunu öğrenmeden çok önce bilirdim, zile basamamanın, yalnızlık olduğunu…
Anne evde olan, evi ısıtan, kek yapan biri değil, bankada çalışan, para sayan, para kazanan ve bize kek alan biriydi.
"Yemek ye oğlum, sırtın terlemiş, üstünü kirletmişsin! Top mu oynadın yine?" Gibi can sıkıcı soruların duyulmadığı, mutlak sessizliğin, mutlak yalnızlığın hâkim olduğu can sıkıcı bir ev…
Kimse kızmazdı, her gün hamburger yememe, televizyonun karşısında geçirdiğim saatlere,
Tüm avuntum, hiç olmazsa akşam gelecek olmalı, ya yurtta kalan çocuklar. Onların akşam gelecek anneleri bile yoktu.
Üstelik ben hep,
" Sen akıllı bir çocuksun, her işini kendi, kendine yapabiliyorsun. Diğer çocuklar gibi değilsin, sorumluluk sahibisin. Oğlum seninle gurur duyuyoruz."
Sözleri ile avutulabiliyordum. Bu sözleri gerçekten ben avunayım diye mi söylüyorlardı, yoksa asıl kendilerini mi avutuyorlardı?
Sırtına kendi ayaklarının üzerinde durma sorumluluğu yüklenmiş bir çocuğun sorumluluk sahibi olmak dışında bir şansı var mıdır?
Bir çocuk düşünün bir sürü oyuncağı olsun ama hiçbirini kırmasın.
Böyle bir çocuk olmaz, o, olsa, olsa çocuk yaştaki bir yetişkindir.
Yetişkinlerin, yetişkin beyinleri ile benim geleceğimi düşünerek, aldıkları bir karardı. Ama bana sorsalardı, benim çocuk beynime sorsalardı,
Çocukça gözyaşı dökerken, "anne gitme bugün diye" yarınların canı cehenneme deyip gitmezdim.
Bugün, yani o evdeki yalnız çocuğun gelmiş olan geleceği olan bugün, hala fikrim değişmedi. Hala annemin gitmemesini doğru buluyorum.
Anne dediğin, evdedir.
Kendimi prematüre çocuk gibi hissediyorum. Anne evinde değil, küvez de büyümüşüm. Her ihtiyacım bana verilmiş. Bir şekilde hayatta kalmışım ve büyümüşüm. Ama işte hep bir şeyler eksik
Tüm çocukluğunu yaşayamamışlar gibi, belki hala çocuğum. Belki hala çocukça düşünüyorum fakat
Şundan eminim o sessiz evde yaşamış olmaktan nefret ediyorum.

Çevrimdışı midyatlı

  • Çalışkan Üye
  • ***
  • 122
  • 12
  • 122
  • 12
# 12 Haz 2008 22:23:02
hocam ben de çalışan annenin çocuğu olarak aynı duyguları yaşadım .bugün hala geçmişin izleri silinmedi.hatırladıkça hep duygulanırım.tabiki her çalışan annenin çocuğu kötü günler geçirmemiştir.dediğiniz gibi her istediğimiz oldu ama noksan olan bir şey vardı.sevgi...ben ilk çocuktum.en büyük zorlukları ben yaşadım.3 kardeşiz.bize bakacak kimse olmadığı için kreşlerde ,bakıcı ellerinde,tabiri caizse düşmanına bile emanet etmiş beni annem...ortanca kardeşim bakıcı ellerinde biraz daha rahat büyüdü.en küçüğümüze kıyamadık onu bakıcı ellerine bırakmadık.iki kardeş büyüttük.en şanslımız oydu içimizde.daha çocukken anne oldum kardeşlerime.o günleri hiç hatırlamak istemiyorum.hatırladıkça yaram kanıyor.ama kimsenin suçu yok.annem hep kendini suçlar.onun tek suçu çocuklarına iyi bir gelecek sunmak.ahhhhhhhh bu konuyu niye açtınız.bu benim en dertli olduğum konu.hep şöyle derdim ben anne olunca çalışmayacağım...kızkardeşim anne oldu ve çocuğunu kimselere vermiyor.o günleri unutmak istesemde olmuyor...

Çevrimdışı Fehaş

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.128
  • 9.515
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 3.128
  • 9.515
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 12 Haz 2008 22:38:57
midyatlı ve mulimbey öğretmenlerim yazınızı okuyunca  suçluluk hissettirdiniz bana... benim çocuklarımından arkamdan ağladığı, bu gitme ateşim var dediği günler olmuştur.. bir dönem de çalıştığımız için gurur duymuşlardır.. bu duygular sanırım sizlerde fazla iz bırakmış... biz öğretmenler bu konuda daha şanslıyız... bankada veya başka sektörde çalışanlar   çocuklarını yetiştirirken daha çok sıkıntı yaşıyorlar..
 okul çağında bile çocuğun bakıcıya ihtiyacı olşuyor..

  en iyisi bardağın dolu tarafını görmek heralde...yoksa geçmişe takılıp fazla üzülürüz...takılmamak lazım.. :)

Çevrimdışı ogrtmn80

  • Üye
  • *
  • 4
  • 7
  • 4
  • 7
# 12 Haz 2008 23:17:54
ben de hem bir öğretmen hem de bir anne olarak şunları söylemek istiyorum...benim 5 yaşında şirin mi şirin bir kızım var ve kızım malesef bakıcı ellerinde büyüdü.ondan mıdır bilmem bensiz bir yere gitmekten nefret ediyor.bakıcılarını da malesef hiç sevmedi, sevemedi...biraz hatta fazlaca duygusal bir çocuk ve bensiz kaldıkça bana daha çok bağlandığını hissediyorum.aslında benim istediğim bana çok ihtiyaç duymayan bir çocuk büyütebilmek.benim annem ev hanımıydı ve sabahtan akşama dek benimle ve kardeşimle ilgilenirdi.hatta tabiri caizse bizi ilgiyle boğardı.ben de anne olduğum zaman çocuğumu bu kadar ilgiyle boğmayacağım derdim...evet aşırı ilgi göstermiyorum zaten istesem de gösteremiyorum...ama beni en çok acıtan şey ben okula giderken kızımın arkamdan bakıp "anne bugün okula gitme" diye ağlaması...ve o anda tek tesellim okulda beni ikinci anneleri gibi gören öğrencilerimin beni dört gözle bekliyor olması...şu an birinci sınıf öğretmeni olduğum için onlar da daha birer ana kuzusu ve kızıma göstermem gereken ilginin birazını da onlara veriyorum.kızım bunu hissediyor olsa gerek bazen bana "öğrencilerini benden daha çok seviyorsun" diye onları kıskandığını belli ediyor...aslında kimseyi ondan daha fazla sevemem ama o bunu henüz anlayacak yaşta değil...bu yüzden evde vaktimin çoğunu kızımla geçiriyorum ve ev işlerini yapmak için kendi dinlenme vakitlerimden çalıyorum çoğu zaman..kızım üzülmesin diye kendimden ödün veriyorum hep ama yine de kendimi ona karşı suçlu hissediyorum, bir günün tamamını onunla geçiremiyorum diye....çalışmak zorunda olmasam belki bugün bırakırım işi ama çalışmaya mecburum...onun daha iyi bir geleceği olması için, onu daha iyi yaşatabilmek için bunu yapmam gerekiyor..umarım büyüdüğünde beni anlar....

Çevrimdışı reng63

  • Uzman Üye
  • *****
  • 386
  • 293
  • 386
  • 293
# 12 Haz 2008 23:36:42
Oğlum 20 ,kızım 22 yaşında o kadar özlemişler ki eve geldiklerinde kapıyı açan ben olayım.Hastaydım okula gidemedim biliyorum hasta olmama üzüldüler ama evde olduğum için kapıyı onlara ben açtığım için oldukça mutlulardı. Küçükken de okula gitmek istemezlerdi eğer evdeysem.İşte böyle bir şey çalışan annenin çocuğu olmak.

Çevrimdışı EBRU39

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 112
  • 164
  • 112
  • 164
# 12 Haz 2008 23:47:31
Öğrencilerimden çocuklarım diye bahsederim her zaman.6 yaşındaki oğlum geçen gün oldukça sert bir sesle "onlar değil ben senin oğlunum " dedi.Ortama bomba düştü.Kıskanmış benim küçük meleğim

Çevrimdışı reng63

  • Uzman Üye
  • *****
  • 386
  • 293
  • 386
  • 293
# 12 Haz 2008 23:51:41
Ebru öğretmenim kızımın mezuniyet töreni oldu tam osırada sınıfımın yıl sonu balosu vardı katılamadım.Kızım haklı olarak yine öncelik onlarda değil mi anne dedi yüreğime ok gibi saplandı o sözler .Sizi çok iyi anlıyorum.

Çevrimdışı EBRU39

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 112
  • 164
  • 112
  • 164
# 12 Haz 2008 23:53:24
Ne dedimse avutamadım.Sonra onun öğretmeninden bahsettim .Onunda 2 oğlu vardı.Evde kalmak zorundaydılar üstelik.Öğretmenlerin neden çok sevildiğinden bahsettik.Şimdi içim rahat.En azından beni anladı.AMA bebekken arkamdan ağlarken okula gitmek çok zor gelirdi.Öğlenleri oturduğu odanın kapısına kadar gelir sesini dinler ama içeri girmezdim.Giremezdim.Giysiler ime tutunur bırakmak istemez beni diye.
    ÇOOOOOK ZOR ÇALIŞAN ANNE OLMAKKK.

Çevrimdışı ağcan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.678
  • 3.335
  • 1.678
  • 3.335
# 12 Haz 2008 23:54:37
Yarama parmak bastınız deyimi vardır ya,işte o.
Çalışan annenin çocuğu olmadım ama çocuklu çalışan anne oldum.Üç çocuğum var,iki kızımda büyük güçlükler yaşadık.Hem bakıcı hem kreşlerde çok perişan oldular yavrularım.Üçüncü çocukta akıllandık,eşimle dönüşümlü bakıyoruz,oğlum çok mutlu.
Ne zaman bu konu açılsa içim sızlar,çok üzülürüm.Pişman oldum mu?Asla,hiç pişman olmadım,ama bakıcılar konusunda daha farklı durumlar olabilirdi onda da gençlik,acemilik vs.
ÇOcuklarımda ,anne olarak bende çok üzüldüm tabi çoook arkamda ağlayarak kaldılar .Ama inanın çalışan bir anneleri olduğu için şuan  daha fazla gurur duyuyorlar.
Zamanınızdan,ilginizden ,isteklerinizden çalmış olabiliriz ancak inanın bütün gayretlerimiz sizler için, iyi bir gelecek için ..........    

Çevrimdışı EBRU39

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 112
  • 164
  • 112
  • 164
# 12 Haz 2008 23:57:20
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Ebru öğretmenim kızımın mezuniyet töreni oldu tam osırada sınıfımın yıl sonu balosu vardı katılamadım.Kızım haklı olarak yine öncelik onlarda değil mi anne dedi yüreğime ok gibi saplandı o sözler .Sizi çok iyi anlıyorum.
Aslında haklılarda çocuğuma sabrımın kalmadığı zaman oluyor.Okul ve ev işleri arasında boğuluyorum bazen.Sessizlik istiyorum.Biraz ilgi biraz şevkat.Ama olmuyor.Değil mi???

Çevrimdışı melf

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.424
  • 3.512
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 3.424
  • 3.512
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 13 Haz 2008 00:00:50
bence çocuğa imkanlardan dolayı ayrılan zaman az da olsa bu zamanın kaliteli olması çok önemlidir.çocuğuna bir saat ayırıyorsan bir saatin kesinlikle tamamen onun olmalı.anne değilim annem de çalışmıyordu ama...anneliğini çok beğendiğim örnek aldığım bir arkadaşım var ondan biliyorum KALİTELİ ZAMAN kavramı çok önemli

Çevrimdışı N.HÜLYA

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.167
  • 5.003
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 2.167
  • 5.003
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 13 Haz 2008 00:20:36
Zaman zaman ben de önceliği öğrencilerime veriyorum. Özellikle bu sene ben de çocuklarıma fazla vakit ayıramamanın sıkıntısını çektim. Çocuklarımın artık büyüdüklerini düşünüyorum. Fakat her zaman ilgi bekliyorlar.  melf Öğretmenimin dediği gibi de onlara ayırdığım vaktin kaliteli olmasına özen göstermeye çalışıyorum. Herşeyi bir kenara bırakıp sadece birlikte birşeyler paylaşıyoruz. Çok sık olamıyor belki ama çocuklarım da ben de en azından bu zamanlarda mutlu oluyoruz. Beni anlamaları için de onlarla sürekli konuşuyorum. Umarım ileride muallimbeyy ve midyatlı Öğretmenlerim gibi üzülmezler.

Çevrimdışı midyatlı

  • Çalışkan Üye
  • ***
  • 122
  • 12
  • 122
  • 12
# 13 Haz 2008 17:04:10
umarım çalışan annelerimizi üzmedik.biz sizlerin üzülmesini hiç istemeyiz.bu konu benim en hassas olduğum konudur.hiçbir anne kendini suçlamasın lütfen.sizler çocuğunuz için en iyisi olsun diye uğraşıyorsunuz.annemin iş arkadaşlarının çocukları da vardı onlar bizim gibi derin yaralar almadı.benim şansızlığım bana canı gönülden bakacak kimselerin olmayışıydı.amcamın hanımına parayla bakması için vermişler.işte ondan sonra ne olduysa oldu.o kadın benim hayatımı mahvetmiş.e noldu yaptıkları yanına mı kaldı yok kimsenin ahı kimsede kalmaz güzel mevlam onu bu dünyada cezalandırdı öteki taraftada hakkımı sorsun.neyse sizi kendi dertlerimle sıkmak istemiyorum.size tek önerim çocuğunuzu güvendiğiniz kişilere emanet edin.

Çevrimdışı sitemkar45

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.871
  • 936
  • 1.871
  • 936
# 13 Haz 2008 17:15:50


Bende evlendiğimde,çocuğumun bu duyguları yaşamaması için belli bir yaşa kadar eşimin çalışmasını istemiyorum açıkça..

Sağlıklı bireyler yetiştirmek her şeyden daha önemli...

Çevrimdışı funda74

  • Çalışkan Üye
  • ***
  • 132
  • 17
  • 132
  • 17
# 13 Haz 2008 17:18:02
Ben çalışan bir anne olarak evet bazen darlandım. Ama açıkça söylemek gerekirse bugün ektiklerimizi biçince valla çok hoşuma gitti. Oğluşumun tüm notları 100   onu öpüyorum. Tabii bize emeği büyük olan öğretmenimide. Hepiniz haklarınızı helal edin. Emekleriniz ödenmez.

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK