Çocuk Ve İnternet

Yeni nesilleri en çok etkileyen unsur hiç şüphesiz internet. internetin özellikle 2000'li yıllardan sonra yaygınlaşmasıyla toplumsal hayattaki çarpıklıkların yanı sıra dolandırıcılık, şantaj vs olumsuzluklar da internette yaşama imkanı bulmuş, bu yaşam bulma , aynı zamanda başka yaşamların kaymasına neden olmuştur.

peki çocuklar üzerindeki olumsuz etkilerine ne demeli

Öğretmenim internet hem çok güzel hem de olumsuzluklara yol açabilecek bir unsur. Ama bence her şeyin başı denetimden geçiyor. Çocukların bilgisayar kullanımını denetlemeliyiz. Denetleyemediğimiz  bir çok şey gibi onu da denetimdışı hale getirirsek bu durumda çocuklarımızın,gençlerimizin olumsuzluklara maruz kalması doğal olur.

Çocukların bilgisayar kullanımını denetlemeliyiz.

Denetlemek için, her çocuğun başında 24 saat nöbet bekleyecek bir polis bulundurmaya ne dersiniz.
Tabi çocuğu denetleyecek bu polisin çocuktan rüşvet almadığını denetleyecek bir başka polisi de bu polisi denetlemekle görevlendirmeliyiz...
Polisi denetlemeyi yapan polisi denetleyecek polisi de unutmamalıyız...

Neden çocuklarımıza bilgisayarI DOĞRU kullanmayı öğretmiyoruz ve bilgisayar kullanımı eğitimi vermiyoruz?

Çocukları bilgisayara mahkum etmeyin

Bilgisayar, çocukları sağlık açısından fizikî olarak etkilemenin yanı sıra keşif dünyalarını, düşünmelerini ve duygularını da köreltiyor. Özellikle 3 ila 6 yaş arasındaki çocuklar, düşünerek keşfetmeye çalıştıkları dünyayı, televizyon ya da bilgisayardan görerek tanıdıklarında olumsuz etkileniyor. 
 
 
 
Uzmanlar, neredeyse her eve bilgisayarın girdiği bu dönemde çocukların bilgisayar ile oynamalarını engellemenin de mümkün olamayacağına işaret ediyor. Bu durumda anne ve babaların, çocukluk sürecinde tamamen denetimde tutacakları çocuklarının, özellikle 4 ila 10 yaş arasında bilgisayar kullanım sürelerini 10-20 dakikalık süreler şeklinde kısıtlamalarının uygun olacağını belirtiyor.

Türkiye'de çocuk gelişimi uzman öğretmeni Hüseyin Akar, özellikle 3 ile 6 yaş arasındaki çocukların bilgisayar ve bilgisayardaki oyunlardan uzak tutulmasını istedi. Özel Tekden Koleji öğretmenlerinden Hüseyin Akar, çocukların 3 yaşına kadar olan süreçte dünyayı duyularıyla ve temasla tanıdığını anlattı. Bu yaştan sonra çocuklar, duygularıyla, düşünerek ve çok sorular sorarak dünyayı keşfediyor. Hüseyin Akar, çocuğun geleceği açısından da bu yaş aralığının önemine işaret ederek, "Çocuklar bu dönemde duygu, düşünce ve zihinsel gelişimini tamamlar. Eğer siz bu dönemde dünyayı keşfetmelerini bilgisayar ve televizyonla sağlarsanız, çocuğun keşif dünyası körelir. Çünkü hayatı hep bilgisayar ve televizyonda olduğu gibi algılayacaktır." diye konuştu. Ebeveynlerin de, bilgisayar teknolojisine geçiş süreci yaşanan Türkiye'de, çocuklara nasıl bir uygulama yapabileceği konusunda büyük sıkıntı yaşadığını anımsatan Akar "Çocuklarımız, dünyayı 0-6 yaş arasında tanıyor. 0-3 yaş arasında duyularla, temasla, görerek dünyayı tanıyan çocuklarımızın 3 yaşından sonra duyguları inceliyor, düşünüyor, zekâsı iyice gelişiyor ve çok soru sorarak her şeyi öğrenmek istiyor. Bu nedenle çocuklarımızın keşif dünyasını bilgisayara hapsetmek doğru olmaz." dedi. Hüseyin Akar, çocukların ebeveynlerin denetimlerinde 10-20 dakika kullanımına müsaade etmelerini istedi. Akar, çocukların bilgisayarda bilinçaltına yerleşebilecek vurdu, kırdı gibi oyunlara değil, zekâ geliştirici, çocukları düşünmeye zorlayan, eşleştirmeler yapan oyunlar oynatılması uyarısı yaptı.
 
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Acıbadem Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Özkan Kobak, “Bilgisayarı hayatının odak noktası haline getiren çocukların sosyalleşmeleri engellenebilir” diyor. Bu da yetişkin dönemde sıkıntı çekilmesine neden oluyor.

Günlük yaşamın bir parçası haline gelen bilgisayarın, beraberinde bir dizi sorunu da getirdiği belirtiliyor.

Toplumsal yaşamı etkileyen her değişikliğin sosyal ve psikolojik gerginliklere yol açabileceğine işaret eden uzmanlar, bilgisayarların da birçok soruna neden olduklarını bildiriyorlar.
Acıbadem Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Özkan Kobak, bilgisayar kullanımının getirdiği değişimin en çok çocuklar üzerinde etkili olduğuna dikkat çekiyor. Dr. Kobak, zeka gelişimine pozitif katkıda bulunan bilgisayarların sosyal gelişmeyi frenlediğini vurguluyor.

Hızla gelişen bilim ve teknolojinin insanlara akıl almaz kolaylıklar sunması yanında bir takım sorunları ve uyum güçlüklerini de gündeme getirdiğini bildiren Acıbadem Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Özcan, bu konuda şu bilgileri veriyor:
“Bilgisayar, onu hayatının odak noktası haline getirmiş bir çocuğun sosyalleşmesi bakımından engel teşkil edebilmektedir. Okul döneminin başlangıcında olan bir çocuk, latent döneme geçiş aşamasındadır. Çocuk bu dönemde enerjisini spor ve zihinsel etkinlikler gibi sosyal davranışlara yöneltmektedir. Bu dönem çocuğun bilişsel ve sosyal becerilerinin üstesinden gelerek aile dışında daha geniş bir sosyal çevrede yer edinmek istediğini gösterir. Bu dönemde arkadaşlıkta karşılıklı deneme, güven kavramı, yardımlaşma ve sosyalleşme sağlanır. Bu dönemin en önemli tehlikesi yetersizlik ve aşağılık duygularıdır. Bilgisayarı yaşamının odağı haline getiren bir çocuk, sosyal ilişkilerden uzak kalacağından sosyalleşememe tehlikesi ile karşı karşıyadır.”

Dr. Kobak, zihinsel gelişimi sağlayan bilgisayar oyunları dışında yaşıtları arasındaki oyunların da çocuğun gelişmesi için önemli etken olduğuna işaret ederek bunun önemini şöyle açıklıyor:
“Sosyal ilişkileri gelişmeyen bir çocuğun, oyun grubu içinde arkadaşlarıyla iletişimi ve etkileşimi, yardımlaşması, beden dilini algılaması yetersiz kalacaktır. Bu durum onun, yetişkin hayatında insanlarla ilişkilerini etkileyecek, belki de daha içe dönük izole bir yaşam tarzına itecektir.”
Bu tehlikelerin, çocukları bilgisayardan uzak tutma gerekçesi yapmanın da doğru olmayacağını belirten Dr. Kobak, şunları söylüyor:
“Bilgisayar ve internetin olumsuz etkilerine bakarak, çocukların bilgisayarda oyun oynamaması ya da arkadaşlarıyla chat yapmaması gerektiği sonucu çıkarılmamalıdır. Önemli olan, bilgisayarın çocuğun dünyasında olması gereken yere oturtulmasıdır. Çocuğun dünyasında bilgisayar, bir oyun aracı veya arkadaşlarıyla haberleşmeyi sağlayan bir vasıtadan ibaret görülmemelidir. Olması gereken, bilgisayar ve internetin, bilgiye, doğru ve hızlı bir şekilde ulaşmayı sağlayacak, okul döneminde karşılaşılacak sorunların çözümüne yardımcı olabilecek, yaşamı kolaylaştıracak bir araç olarak kabul edilmesidir. Bu konuda çocuğun yönlendirilmesi ve bilgisayar için, ders çalışma saati gibi belirli bir sürenin ayrılması yararlı olur.”

Bilgisayarın sosyalleşmeye getirdiği engel yanında yanlış motivasyona neden olabileceği de belirtiliyor. Bilgisayar oyunlarının çocukları etkilediğini bildiren Dr. Kobak, şunları öneriyor:
“Bilgisayar oyunları arasında, özellikle silahla başarı kazanmaya, öldürmeye ve şiddete yönelik oyunlar yerine çocuğun bilişsel fonksiyonlarını geliştirmeye yönelik oyunların tercih edilmesi sağlıklı olur.”

Ben bir 10 yaşında çocuk olarak diyorumki!!!!Bütün çocukllar internet ve bilgisayarda 1 saatten fazla oynamasınlar ve hafta içinde açmasalar daha iyi olur bence.Ya sizce?