Dünyanın En İyi Eğitim Sistemi : Türk Tipi Eğitim

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 06 Şub 2016 11:44:54
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

“Okulda Öğretilmeyen 50 Kural” isimli kitaptan alıntı :

Public Agenda'nın 2003 yılında yaptığı bir ankete göre, öğrenciler, aileler ve öğretmenler, lise mezunlarının işgücü için tam donanımlı olduğu konusunda hemfikir.
Lise ebeveynlerinin, yüzde altmış yedisi, küçük Ashey ve Kevin'larının, işdünyasında başarılı olmalarını sağlayacak becerilere sahip olduklarından emin; öğretmenlerin yüzde yetmişsekizi de mezunların iş dünyasına hazır olduklarını düşünüyor. Keşke öyle olsaydı.

Ankete katılan işverenlerin yarısından daha azı - tam olarak yüzde 41'i,- karşılaştıkları genç isanların bu becerilere sahip olduğunu söyledi.
Aynı araştırma, ebeveynlerin yüzde 67'sinin öğretmenlerin yüzde 77'sinin ve lise öğrencilerinin yüzde 73'ünün, bir lise diplomasının, mezunların temel becerilere sahip olduğu anlamına geldiğini düşündüğünü gösterdi.

Ama mezunları işe alan işverenlerin büyük çoğunluğu ve onlara ders veren profesörler, bu fikre kahkahalarla güldü. Üniversite öğretmenlerinin üçte ikisinden fazlası - yüzde 68'i- ve işverenlerin yüzde 58'i, diplomanın, öğrencilerin en temel AKADEMİK beceriler konusunda bile uzmanlaştırmadığı anlamına gelmediği konusunda hemfikir.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 06 Şub 2016 11:46:33
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

“Okulda Öğretilmeyen 50 Kural” isimli kitaptan alıntı :

Public Agenda'nın 1997'de yaptığı bir çalışma, okullarımızın şeker dükkanı kadar bile olamadığını göstermişti : Ergenlik çağındaki çocukların yarısı, okullarının, onların ellerinden gelenin en iyisini yapmaya olanak vermediğini söyledi. Yüzde yetmiş dokuzu ise, "ödevlerin tamamlanmasıyla birlikte zamanında tamamlanmasını zorunlu koşsalardı, daha çok öğrenebileceklerini" söyledi.
Biri şöyle bir açıklama yaptı : "Yavaş hareket edebilirsiniz. Dersin başında bir başkasının ödevinden kopya çekebilirsiniz. Yani ne isterseniz  yaparsınız... Sonunda size diplomayı veriyorlar.(43)
...
Bir işi doğru yapmanız için öğretmeniniz size birçok fırsat vermiş olabilir, patronunuz bunu yapmayacak; bir rapor yazmak, satış yapmak ya da işi zamanında bitirmek yerine bir ışık gösterisi ya da yorumlayıcı bir dans yapmanıza izin vermeyecek.
...
Cinsel suistimal vakalarında bile, bir öğretmeni işten çıkarmak, yıllar ve yüzbinlerce dolara mal olabiliyor.
...
Ama bu işinde kalabilme HAKKI tek sorun değil. New York'un Klein'ı (Öğretmenlerden sorumlu kişi / kurum), "Biz vasata razı oluyoruz," diyor Sendika anlaşmaları gereği, "insanlar aynı maaşı alıyor, başarılı da olsalar, yetersiz de olsalar" (47) Hem başarsızlığa getirilen bir bedel yok, hem de başarıya gelen bir ödül.
Bu sistematik BAŞARISIZLIK, öğretmenlerin çok çalışmadığı ya da üzerlerinde baskı olmadığı anlamına gelmiyor.
Çoğu öğretmen, çocuklarının çalışmasını ve yeterli seviyelere erişmesini ister.   Ama bu tip bir baskı, çalışanlarınızın görevlerini yerine getirmediği takdirde evinizi satıp eşinizin ailesinin yanına taşınacağını bilmenizden çok farklıdır.

Çevrimdışı KAŞİF

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.725
  • 7.044
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 1.725
  • 7.044
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 06 Şub 2016 11:57:05
ABD de pilot uygulamalar var
20 sene sonra kaç bilimadamına,kaç bankacıya,kaç doktora,mühendise vb...ihtiyacımız var diye planlama yapılarak en iyi okullarda en iyi donanımdaki okul ve oğretmenlerle bu çocukları en iyisi olacak şekilde eğitiyorlar.Diğer okullardaki eğitim sistemi içi boş ve içi boş nesiller yetiştiriyor.Adamlar o okulları ve o okuldaki öğrencileri gözden çıkarmışlar O okullar çetelerin uyuşturucu tacirlerinin kontrolunde.Fakat seçtikleri pilot okullardan gene seçtikleri alt tyapısısağlam oğrencilerle geleceklerini inşlaa ediyorlar. Etik mi tartışılır ama durum bu

Çevrimdışı php_korsan

  • Bilge Üye
  • *****
  • 13.107
  • 14.680
  • 13.107
  • 14.680
# 06 Şub 2016 12:03:03
Mesele bu zaten.Bizde hepsi bir potada.Sonra araba ya amerikan
 kopyası yada komik birşeyler oluyor.Milli özgün birşey  yapamiyoruz.Aziz hocam tabiki gelmez. elinin altında milyon dolarlık. laboratuvarı var amerika tek bir adamla başarıyor.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 07 Şub 2016 11:38:55
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
ABD de pilot uygulamalar var
20 sene sonra kaç bilimadamına,kaç bankacıya,kaç doktora,mühendise vb...ihtiyacımız var diye planlama yapılarak en iyi okullarda en iyi donanımdaki okul ve oğretmenlerle bu çocukları en iyisi olacak şekilde eğitiyorlar.
Diğer okullardaki eğitim sistemi içi boş ve içi boş nesiller yetiştiriyor.
Adamlar o okulları ve o okuldaki öğrencileri gözden çıkarmışlar O okullar çetelerin uyuşturucu tacirlerinin kontrolunde.
Fakat seçtikleri pilot okullardan gene seçtikleri alt tyapısısağlam oğrencilerle geleceklerini inşlaa ediyorlar. Etik mi tartışılır ama durum bu
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

ABD de pilot uygulamalar var, Türkiye'de yok öyle mi?
Son 10 yıl içinde üniversitelerimizde kapanan bölümler hakkında bilginiz var mı?
Veya bazı bölümler için neden yenileri açılmadığı hakkında bilginiz var mı?
Yakın zamanda sağlık bakanı tıp fakülterinin sayısının arttırılmaması mevcut bölüm öğrenci sayılarının sabitlenmesi için YÖK'e tavsiye kararı aldı.
Üniversitelerimiz ihtisas alanları belirleyerek, sadece ihtisas alanları ile ilgili öğrenci yetiştirmeye teşvik ediliyor.
Örneğin, Karabük üniversitesinin ihtisas alanı demir-çeliktir ve bu alanda Dünya'da en kaliteli eğitimi verdikleri iddiasındalar.
Yanlış hatırlamıyorsam Mardin'deki Artuklu üniversitesi Yabancı diller konusunda ihtisaslaşıyor ve dil çeşitliliği bakımından Dünya sıralamasında üst sıralarda. (2007 yılında kurulmuş bir üniversitedir.)
ODTÜ, Bilkent gibi üniversiteleri saymaya gerek görmüyorum.
Hatırladığım kadarıyla Türkiye'de 40 kadar Teknokent var.
Ankara'daki teknokentlerden örnekler :
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
teknopark.gazi.edu.tr/
Tekno kentlerin temel özelliği üniversite ile ihtisas alanındaki firmaların aynı bölgede ve birlikte çalışmalarıdır.
Üniversite öğrencileri okurken bu firmalarda çalışabilmektedir. Firmaların çalışanlarının büyük bir kısmı bulundukları bölgeden mezun olan öğrencilerdir.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 07 Şub 2016 11:39:58
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Mesele bu zaten.Bizde hepsi bir potada.Sonra araba ya amerikan
 kopyası yada komik birşeyler oluyor.Milli özgün birşey  yapamiyoruz.Aziz hocam tabiki gelmez. elinin altında milyon dolarlık. laboratuvarı var amerika tek bir adamla başarıyor.
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Ülkemizde öğrencilerin hepsinin aynı potada olduğunu hangi veriye dayanarak söylüyorsunuz?
Almanların, Japonların yaptığı otomobiller Amerikalıların yaptıklarından farklı mı oluyor?
Wolksvagenlerin ilk modelleri de çok komik değil mi?
Hangi millet özgün bir şey yapıyor? Tüm milletler birbirlerinden bir şeyler alarak üretim yapıyorlar.
Amerika'da sadece Amerika'lıların çalıştığı bir tek kurum var mı?
Alman, İngiliz, İspanyol, Türk, Çinli mühendisler birlikte yapıyor, Amerika'lılar biz yaptık diye hava atıyorlar :)

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 07 Şub 2016 11:40:58
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

“Okulda Öğretilmeyen 50 Kural” isimli kitaptan alıntı :
Alıntı
Aile ve Çalışma Enstitüsü adında bir vakıf, çocukları, "Benim neyim özel?" sorusunu sormaya teşvik eden bir program başlattı.


Aynı soruyu "Her çocuk özeldir" düşüncesini paylaşan veya kendinin özel olduğunu düşünenlere sormak istiyorum.
Özel dediğiniz çocuğun özelliği nedir?
Sizin özelliğiniz nedir?
Sıradan bir çocuğa "sen özelsin" YALANINI söyeleyerek ne kazanabiliriz? Çocuk özel olmadığının FARKINA varınca ne olacak?
Birine özelsin diyeceksek, özelliğinin ne olduğunu belirtmek zorundayız.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 07 Şub 2016 11:42:15
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

“Okulda Öğretilmeyen 50 Kural” isimli kitaptan alıntı :

Alıntı
Günümüzde, eğitimde bir Alice Harikalar Diyarında KALİTESİ geçerli : "Herkes kazanır ve herkes ödül alır!" Ya da en azından katılım madalyası. Zor Baba ve Dünür (Meet the Fockers) filminde "Gaylord Duvarı," Robert De Niro'nun oynadığı bir karakterin yaşamdaki vasat başarılarını övüyor, "Dokuzuncuya da kurdele verildiğini bilmiyordum."

Ülkemizde katılım belgesi olmayan, kurdelesi, kupası, madalyonu olamayan insan kaldı mı?
Üniversitede uzatmaları okuyan yeğenimin aldığı sertifika, belge vs. ben saklıyorum.
Hangi belgeleri aldığını sorsanız büyük bir ihtimalle hatırlayamadıkları olacaktır.

Düşünebiliyor musunuz, üniversiteyi normal süresinde bitiremeyen öğrenci aldığı belgeleri hatırlayamıyor.
(Yeğenimin Hacettepe teknokentte faaliyet gösteren bir firmada çalıştığını söylemeyi unuttum :) )

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 08 Şub 2016 10:28:44
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

“Okulda Öğretilmeyen 50 Kural” isimli kitaptan alıntı :

Alıntı
Eğitim profesörlerinin neredeyse üçte ikisi, okulların, onur sıralamaları gibi ödüller için rekabetten kaçınmaları gerektiğini düşündüklerini söyledi ve neredeyse yarısı, bireysel notlar yerine, ekip  olarak değerlendirilmeleri gerektiği fikrini destekledi.(55)
Buna, "işbirliği ile öğrenme" deniyor, diğer bir deyişle, "tüm işi zeki çocuğa yaptırmak.")

Vince Lombardi şöyle der : "En büyük başarı, hiçbir zaman başarısız olmamak değil, düştükten sonra ayağa kalkabilmektir.

Şiddetin şiddet doğurduğu yönündeki iddialarla, Virginia, Fairfax'te, Şiddet İçeren Aktivitilere Karşı Kızlar adında bir grup öğrenci, beden eğitimi derslerinde yakar top oyununu başarılı  bir şekilde yasaklatmayı başardı.
Onların söylediklerine göre, okullar, insanların "vurulduğu" ya da "elendiği" hiçbir aktiviteye izin vermemeliydi, bu "sadece oyun" bile olsa. (59)

Hatta beden eğitimi eğitmenleri kurumu adındaki grup da bu saldırıya katıldı. Yakar top karşıtları, Ulusal Spor ve Fiziksel Eğitim Kurumu'nun tam desteğine sahip.
...
Kurumun  yöneticisi, Judith Young, şöyle bir açıklama yaptı: "Bunun (yakar topun) öğrencileri elemesi ve daha az yetenekli öğrencilerin ihtiyaçlarına saygı duymaması sebebiyle, uygun bir aktivite olmadığı fikrini destekliyoruz."
...
California (eyaleti)'nın bir bölgesinde, "kabadayılık, şiddet, özsaygı ve yasalar" konusunda kaygılı sözde eğitmenler, kovalamacayı, elim sendeyi, polis-hırsız oyunlarını ve "fiziksel temas" içeren diğer tüm aktiviteleri yasakladı.

Top kullanılan faaliyelere karşı olmama rağmen böyle bir gerekçe benim aklımın ucundan geçmemişti.
Amerika'lıların PARANOYAK olduğu düşüncesine kapılmam bu yasaklama gerekçesi ile olmuştu.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 08 Şub 2016 10:29:43
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

“Okulda Öğretilmeyen 50 Kural” isimli kitaptan alıntı :

Bir zamanlar oyun parkları, çocukların aptalca kararlar ile kötü sonuçlar arasındaki ilişkiyi öğrendikleri yerlerdi. Şimdi, anlaşılan o ki, bunu başka bir yerde öğrenmek zorunda kalacaklar, otoban gibi.
...
Arada bir, küçük aşağılanmalar, çok daha büyüklerinden nasıl kaçınacağınızı öğrenmenize yardımcı olur.
...
Beslenmeyi öğretmek yerine, okullar yemekleri yasaklıyor (sanıyorlar ki okulda kola makinesi olmazsa, çocuklardan başka yerden bulup içemezler)
...
Eğitsel atletizm, yaşam ve zıtlıklarla mücadele etmeyi öğretmektir." Eğer bunu sporda öğrenemeyecekseniz, başka bir yerde öğrenmeniz gerekecek.
Sıkı oynayın, yeteneklerinizi en üstün seviyeye çıkarmayı amaçlayın, başarınızın ve takım arkadaşlarınızın keyfini sürün; ama unutmayın; siz ne kadar iyi olursanız olun, diğer insanları idare eden kurallardan muaf tutulamazsınız.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 09 Şub 2016 10:47:55
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

“Okulda Öğretilmeyen 50 Kural” isimli kitaptan alıntı :

Wharton İşletme Okulu'ndan Herbert Northup şöyle diyor :

Bu ülkedeki iş eğitim programlarının en ısrarcı katılımcılarının, fast food işlerini, anlamsız boş işler olarak gören aynı akademisyenler, gazeteciler ve hükümet yetkilileri olması da ilginç .
Zeten bu yüzden küçümsedikleri şeyin, ulusumuz tarihindeki en kitlesel, ETKİLİ ve ırk ayrımı yapmayan eğitim programı olduğunu da göremiyorlar. (82)
...
Ama Yetişkin olmak demek, yaşamınızın sorumluluğunu almak demektir. Elbette aileniz (öğretmenleriniz, arkadaşlarınız, kurumlar vs.), sizin kişiliğinizi etkiledi, ama bu saatten sonra, tercihler sizin, onların değil. Bunu anlamıyorsanız, henüz yetişkin olamamışsınız demektir.
...
Eğer yurt görevlinizle (veliyle, iş arkadaşınızla, öğrenciyle vs.)  ya da ders programınızla (görevlerinizle vs.) başa çıkamıyorsanız, aileniz sizi yetiştirememiş demektir. Siz büyümemişsinizdir.
Sorumlu anne ve babalar, çocuklarını, yaşamı kendi başlarına öğrenebilecekleri şekilde büyütürler. Helikopter anne babalar (aşırı ilgili ebevenler) böyle yapmaz. Bennington Üniversitesi profesörlerinden David Anderegg, çocukları için olası her kararı almak zorunda olduklarını hisseden, aşırı ilgili ebeveynlerle uğraşmak zorunda.
(Dikkat : Aşırı ilgili ebeveynlerle uğraşmak zorunda kalan ilkokul öğretmeni değil, üniversite profesörü... Diğer bir deyişle aşırı ilgi gösterilen üniversite öğrencisi. Halimize şükretmek gerekiyor :) )

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 09 Şub 2016 10:48:52
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

“Okulda Öğretilmeyen 50 Kural” isimli kitaptan alıntı :

Bir zamanlar, insanlar, "Taşlar ve sopalar kemiklerimi kırabilir, ama sözler asla canımı acıtmaz," diyerek yaşıyorlardı. Elbette basite indirgenmiş haliydi, ama bize, başkalarının söylediklerinin bizim kendimize verdiğimiz değeri etkilemeyeceğini anlatıyordu.

(Tercüme ediyorum : Kendine değer vermeyenler, başkalarının SÖZLERİNDEN incinirler.)

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 10 Şub 2016 10:29:29
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

“Okulda Öğretilmeyen 50 Kural” isimli kitaptan alıntı :

Şu egzersizi deneyin :
Boşluğa, başınıza gelen en kötü şeyi yazın : ____________
İlk bin gerçek mağdur listesinde asla yer alamadınız:
Kristallnacht'ın Yahudi mağdurları
Bataan Ölüm Martı'nın Amerikalı kurbanları
2. Dünya Savaşı sırasında, Amerika'da kamplarda tutulan Japonlar
Soykırım kurbanları
Taliban baskısı altında yaşayan kadınlar
Sırplar tarafından katledilen Müslümanlar
...
Beden eğitimi öğretmeniniz ne kadar kötü olursa olsun, anne babanız ne kadar katı olursa olsun, hapse düşmediniz, dövülmediniz, işkence görmediniz...
Modern Amerikan kadınlarının, baskıcı eril bir kültürün kurbanları olduğu yönündeki İDDİALARA...
....
Kendinize gelin. Hiçbir şey, sizin düşündüğünüz kadar kötü değil.
Bir keresinde, işimi kaybettiğim için kendime acımaya hazırlanırken, babam bana şöyle dedi ; "Bir buzdolabın olacak mı?" Ona, elbette bir buzdolabım olacağını söylediğimde, şöyle yanıtladı:
- O zaman ne kadar kötü olabilir ki?
Ben mağdur değildim.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 10 Şub 2016 10:32:34
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

“Okulda Öğretilmeyen 50 Kural” isimli kitaptan alıntı :

... ne de olsa yargılayıcı olmamak, bugün toplumumuzda KUTSAL bir ilke. Çocuklara etik değerleri vermek yerine, onları, kendi değerlerini "keşfetmeye" bırakıyoruz.
Bu insanlık tarihinde dünyanın hiçbir medeniyeti, bir diğer nesile aktarmaya değer bir ahlaki kod bulamadığından, biz de bu işi yedinci sınıflara bırakabiliriz inancına dayanıyor.
Sonuçta, bizler, ahlaki tercihleri, mavi yerine kırmızı bir kazak seçmek gibi kişisel zevke bırakıyoruz.
Eğer doğru ya da yanlış cevap yoksa hiç kimsenin tercihi, bir diğerininkinden iyi değildir.
Yargılamamak, rahat ve kolaydır, ama ahlaki bir mantık değildir; bu sadece, yaptıklarımıza mantıklı açıklama getirdiğimizi gösterir.
Ve çoğumuz, mantıklı açıklama getirme konusunda çok, ama çok başarılıyız.
Bu da yirmi beş bin lise öğrencisiyle yapılan bir çalışmayı açıklıyor. Buna göre, çok yüksek seviyelerde aldatma, hırsızlık ve yalancılık söz konusu, ama aynı zamanda aynı çocuklar, ahlakları karakterleri ve güvenirlilikleri konusunda kendilerini çok iyi hissediyorlar. (109)
Josephson Etikler Enstitüsü tarafından yapılan bir anket lise öğrencilerinin yaklaşık üçte ikisinin (yüzde 62) sınavlarda kopya çektiklerini, her dört öğrenciden birinin (yüzde 27) son on iki ay içinde bir mağazadan bir şey çaldığını itiraf ettiğini gösterdi. Yüzde kırkı ise , "bazen para biriktirmek için yalan söylediklerini" anlattı.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 10 Şub 2016 10:33:50
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

“Okulda Öğretilmeyen 50 Kural” isimli kitaptan alıntı :

Altmışlı yıllarda ortaya çıkan en kötü fikirlerden biri, iyi davranışların sahtekarlık olduğu, içten olmadığı inancıdır. Oysa unutmayın, iyi davranışlar, katlanamadığınız insanlarla aynı odada olabilmek için toplumun ayakta kalmasını sağlayan bir yakıttır.
Sizi sinir eden insanlara karşı kibar olma, serseri olduğuna inandığınız insanlarla tokalaşmak, beğenmediğiniz hediyeler karşısında müteşşekkir görünmek ve amcanız size sıkıcı öyküler ve anlamsız fıkralar anlatırken, ilgileniyormuş gibi görünmek, iyidir.
Bu aynı zamanda bilmeyen insanlara iyi davranmak ve konuk yabancıları iyi hissettirmektir.
Bu ikiyüzlülük mü? Bu medeniyettir ve siz de denemelisiniz.

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK