Doğru hocam. Ben özel eğitimci olduğumdan o tarafa kafa yordum sanki. Geçen sene bir zih.eng.öğrencime ikinci örnekte verdiğiniz gibi iki basamaklı çarpma yapmayı öğretmiştim ve bu şekilde daha kolay kavramıştı.
Tabiki sizin sınıflarınızdaki öğrenciler daha kolay öğrenir her iki yöntemi de. Sadece zamandan mı kaybettirir diye düşünmüştüm ama siz de tecrübe etmişsiniz ki böyle bir durum söz konusu değil.
Teşekkür ederim.
Kendi fikrimi ifade etmem gerekirse düşüncem:
Elbette bilenen tüm yöntemler aktarıldıktan sonra çeşitliliğin doğru bir şekilde aktarılması taraftarıyım.
Örneğin çarpım konusunu her öğretmenin öğrencisine öğrettiği şekilde bizlerde işledik çocuklarımız ideal seviyeye gelince sizi yeni sırlarla öğreteceğim şekilde zorunlu olmadıkları çalışmalarla başa başa bırakırım. Bunu şebnem hocam gibi yaşamında kullanıp kullanmamak öğrencilerimin inisiyatifine kalmış.
Bu tarz bilgilerin zamana karşı kullanmaları konusunda öğrencilerimizin algı hızları daha belirleyici olacaktır. Bilgi oturmadan bu tarz çalışmaların verilemesine şiddetle karşıyım, bilgi oturduktan sonra bu tarz etkinlikler sonuçların doğruluğu konusunda küçük illüzyon hareketleridir. Bilinen sonuca tekrardan şaşırmaları onları çok yönlü düşünmeye itecektir.
İşte o öğrenmelerden biri olan 9 ile sayıları toplamada bazı öğrencilerim çok pratik bir şekilde öğrendikleri sırları devreye sokuyor. Amaç öğretimden daha çok bilgi çeşitliliğinin farkında olan bir kitle yaratmak. Bu yüzden problemleri çocuklarımız problemin diline göre 3 farklı başlık altında çözüyor. Kimi resim dili ile kimi matematiksel işlemlerle kimileri de problemin yapısı uygunsa matematik dağına göre.
SIRRIMIZI KİMSEYE SÖYLEME
Toplama işleminin kavranılmasından sonra çocuklara yavaş yavaş gizli taktikler veriyorum. İşte onlardan biri:
9'la bazı sayıları toplayacaksan cevap 1 onluk üzerine o sayının bir eksiğini ekle ama aramızda kalsın