Eğitim Fakültelerinin Sayıları Azaltılmalı Mı?

Bence konservatuara alır gibi öğrenci alınsın eğitim fakültelerine..
öğretmenlik de özel yetenek isteyen bir branş...

Bence konservatuara alır gibi öğrenci alınsın eğitim fakültelerine..
öğretmenlik de özel yetenek isteyen bir branş...

Bu konuyu  da düşünüp taşınmışlar öğretmenim:))
            
      Öğretmen Yetiştirmede Model Arayışı
   Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ile Yükseköğretim Kurulu'nun (YÖK) ortaklaşa yürüttüğü yeni öğretmen yetiştirme sisteminin ayrıntıları netleşiyor.

    Uzmanlar üç yeni model üzerinde çalışıyor. Buna göre, birinci formülde sadece eğitim fakülteleri, ikinci yöntemde eğitim fakültelerinin yanı sıra fen edebiyatlar, üçüncüde ise bütün fakülteler öğretmen yetiştirebilecek.

   Özellikle mezun sayısının her geçen gün artması ve kimi bölümlerin ihtiyacın çok üzerinde mezun vermesi, yeni arayışları hızlandırdı. Birinci alternatife göre öğretmen yetiştirmede tek kaynak eğitim fakülteleri olacak. Fen edebiyatlara artık formasyon verilmeyecek. Ancak bu formüle fen edebiyat fakülteleri şiddetle itiraz ediyor. Bu durumun fen edebiyatları bitireceği öne sürülüyor. Ara formül olarak mevcut fen edebiyat öğrencilerinin formasyon alabilmesi, yeni girecek öğrencilere ise formasyon verilmemesi kararlaştırıldı. Ancak nihai karar, öğretmen yetiştirilmesi konusundaki kararla birlikte şekillenecek.

   İkinci alternatife göre eğitim fakülteleri ilk ve ortaokula öğretmen yetiştirecek. Bu konuda ilk icraat olarak eğitim fakültelerinin ikinci öğretimleri ve uzaktan eğitim veren bölümleri kapatıldı. Bu formüle göre fen edebiyatlar sadece liseler için öğretmen yetiştirecek. Bu formülle hem fen edebiyat hem de eğitim fakültelerinin hayatiyetlerini devam ettirmesi amaçlanıyor. Ancak eğitim fakülteleri, liselerin fen edebiyatlara bırakılmasına itiraz ediyor.

    En tartışmalı öneri ise üçüncü formül. Buna göre öğretmenlik sistemi bütün fakültelere açılacak. Buna göre her üniversite mezunu öğretmenlik için başvurabilecek. Yapılacak alan sınavlarında başarı gösterenler öğretmen olarak atanacak. Ancak bir süre formasyon eğitimine tabi tutulacaklar. Örneğin en iyi matematik puanı alan adaylar, daha sonra bir iki yıllık formasyon eğitimi alarak öğretmen olabilecek.

   YÖK ile MEB, bu formüller üzerinde çalışmayı sürdürüyor. Milli Eğitim, nihai kararı YÖK'ün önerisini dikkate alarak verecek. Fen edebiyatları yeni tercih edecek adayların durumu da bu kararın ardından kesinlik kazanacak.

   274 bin öğretmen adayı var

  Halen KPSS'ye girmiş ve atama bekleyen 247 bin öğretmen adayı var. Bu yıl ise eğitim fakülteleri ile fen edebiyatlardan yaklaşık 70 bin kişi mezun olacak. Ancak 12 yıllık eğitim sistemine geçilmesinin ardından Türkiye'nin yıllık öğretmen ihtiyacı yaklaşık 15 bin kişi olacak. Ayrıca MEB, Türkiye nüfusunun 2020'den sonra azalışa geçeceği ve 2030'lu yıllarda mevcut öğretmenlerin de fazla kalacağı yönünde hazırladığı raporu YÖK'e sundu.
27 Haziran 2012 Çarşamba *internet*

 

liseleri bile geçti
azaltılsın tabii

Amannn ben bunu kastetmedim
Benimki liseden sonra eğitim fak. girişler için
Ayrıca fen-edb. mezunları ya da farklı bölüm.mezunları öğretmen olacaksa farzı misal millet ne diye eğit fak. gitsin ki...
Ben olsam gitmem. gider başka bir bölüm okurum,ister öğretmen olurum istemezsem de elimde başka bir alternatif olur... aslında bi yerde ters köşe olur. hani işinize gelirse deniyor ama bizim başka bir vasfımız olmadığından işimize gelmek zorunda oluyor ya...
O zaman da öğretmenler söyler artık "işinize gelirse " diye

şaka bir yana da formasyon vermek falan ne çirkin bir uygulama yaa. bu mudur yani,bu kadar basit midir ?
Kimse bozulmasın ama fen-edebiyata giriş puanları da yukarı hem de baya bi yukarı çekilsin madem...
Büyümek,bilim insanı yetiştiren fakülte mezunlarının istihtamını sağlamak zorundayız...

diplomalı işsizlerin sayısını arttırmak varken ve iş ümidini dört yıl daha ertelemek varken neden kapatılsın?

Bence de kontenjan düşürülmeli.Mezun olup atanamamaktansa başka bir bölümü okumak daha hayırlı

BENİM ADIM MEHMETCAN SOYADIM ALACALI BANA BİR  facebok kurup şifresini verip kitap gönderirmisin

evet

Hayırlı günler dilerim.

Eğitim Fakültelerinin sayıları azaltılmalı mı? anketinde 'Hayır' seçeneğini işaretleyip, sonuçları görüntüleyince 'Hayır' seçeneğini işaretleyen TEK KİŞİ olduğumu öğrendim ve çok mutlu oldum.

Neden hayır?

1) Serbest piyasa ekonomisi kurallarına göre rekabet ortamında ne kadar seçenek varsa KALİTE o kadar artar.
Eğitim Fakültelerinin sayılarını azaltılması rekabet ortamındaki kişi sayısını azaltır ve kalite düşer.

2) Üniversiteler MESLEK EDİNDİRME kurumları değildir. Her hangi bir fakülte sayısının azaltılması üniversitenin TEMEL AMACINA ve VARLIĞINA aykırıdır.

3) Olağanüstü durumlarda veya farklı bir uygulamanın başlatılması sebebiyle eğitim fakültesi mezunlarına ihtiyaç artabilir.
Bu tür durumlara hazırlıklı olabilmek için Eğitim Fakültelerinin sayılarını azaltılması gerekir.
(1999 yılında yaşanan depremde çok sayıda üst düzey komutanın öldüğü SÖYLENTİSİ mevcuttur. SÖYLENTİYE GÖRE yetişmiş subay olmadığı için yeterli eğitim almamış kişiler ölenlerin yerine görevlendirilmiştir.
Benzer şekilde muhtelif sebeplerle yurt dışında açılan çok sayıda okul için eğitim fakültesi mezunlarına ihtiyaç hissedilmektedir.
Sadece Türkiye şartları düşünülerek eğitim fakültelerinin sayısının azaltılması devam eden uygulamaları sekteye uğratabilir.)

BENİM ADIM MEHMETCAN SOYADIM ALACALI BANA BİR  facebok kurup şifresini verip kitap gönderirmisin

mehmetcan neyin peşindesin???

Amannn ben bunu kastetmedim
Benimki liseden sonra eğitim fak. girişler için
Ayrıca fen-edb. mezunları ya da farklı bölüm.mezunları öğretmen olacaksa farzı misal millet ne diye eğit fak. gitsin ki...
Ben olsam gitmem. gider başka bir bölüm okurum,ister öğretmen olurum istemezsem de elimde başka bir alternatif olur... aslında bi yerde ters köşe olur. hani işinize gelirse deniyor ama bizim başka bir vasfımız olmadığından işimize gelmek zorunda oluyor ya...
O zaman da öğretmenler söyler artık "işinize gelirse " diye

şaka bir yana da formasyon vermek falan ne çirkin bir uygulama yaa. bu mudur yani,bu kadar basit midir ?
Kimse bozulmasın ama fen-edebiyata giriş puanları da yukarı hem de baya bi yukarı çekilsin madem...
Büyümek,bilim insanı yetiştiren fakülte mezunlarının istihtamını sağlamak zorundayız...

ben eğitim fakultesi mezunuyum. atanmış bir öğretmenim. fen edebiyat mezunları formasyon aldıktan sonra, onlar da en az ziraat fakültesi mezunları kadar öğretmenlik yapabilirler. ayrıca üniversite puanlarını kımsenın yukarı cekme durumu söz konusu olamaz. puanlar tercih edilme- puan ilişkisine göre kendiliğinden ortaya çıkıyor. yeri gelmişken öğretmen alımlarındaki baraj sisteminin saçma, gereksiz, delilik, aptallık olduğunu belirtmeden de geçemeyeceğim.

2) Üniversiteler MESLEK EDİNDİRME kurumları değildir. Her hangi bir fakülte sayısının azaltılması üniversitenin TEMEL AMACINA ve VARLIĞINA aykırıdır. demişsiniz.
Azıcık büyüyen ve gelişen her kasabaya üniversite açmak da onun ruhuna aykırıdır.

Azıcık büyüyen ve gelişen her kasabaya üniversite açmak da onun ruhuna aykırıdır.

Hayırlı günler dilerim.

Üniversitelerin amaçlarından biri de TOPLUMSAL BİLİNCİN yükselmesi ve FARKINDALIĞIN artmasıdır.
Bu amaç çerçevesinde, bırakın kasabaya üniversite açmayı, köydeki bir insanın üniversite okuyabilmesi için internet üzerinden eğitim/öğretim yapılması gerekir ve yapılmaktadır.

Her bir öğrencinin anne ve babasının eğitim fakültesinde öğretilen konular hakkında (en az bir öğretmen kadar) bilgi sahibi olduğunu varsayarsak, toplumdaki GELİŞMENİN hangi boyutlarda olacağını hayal edebilir misiniz?

eğitim fakülteleri azaltılmalı mı?

benim düşüncem eğitim fakülteleri azalabilir artadabilir ama içlerini doldurmak daha önemli mesela fakültelerimizin niteliklerini arttırmamız bu sorudan daha önemli bence.Şu konuda çoğu kişi hemfikirdir bence üniversitelerimizin eğitim fakültelerinde basma kalıp düz mantıkla eğitim görüyoruz.Öyle ki siteme bile yetişemiyoruz.Siyasetin oyuncağı haline geliyoruz.eğitimde doğru düzgün bir eğitim politikamız yok günlük aylık işlerle uğraşıyor sormadan araştırmadan işler yapıyoruz.Bunun bedelinide ne yazik öğretmenlerimiz çoçuklarımız dolaylı olarak toplumun bütün kesimleri ödüyor ödeyecek.Örnek vermek gerekirse biz üni okurken bize ilkokuma yazma fişlerle yani tümdengelim yöntemine göre cümle yöntemi ile öğretildi stajlarımızda bunu uyguladık öğrendik.Peki sonra ne oldu mezun olduk atandık ses temelli yani tümevarım buyrun burdan yakın .... eğitimini almadığımız bir yöntem ile mesleğe sizce kaç sıfır önde başladık?

Hayırlı günler dilerim.

Üniversitelerin amaçlarından biri de TOPLUMSAL BİLİNCİN yükselmesi ve FARKINDALIĞIN artmasıdır.
Bu amaç çerçevesinde, bırakın kasabaya üniversite açmayı, köydeki bir insanın üniversite okuyabilmesi için internet üzerinden eğitim/öğretim yapılması gerekir ve yapılmaktadır.

Her bir öğrencinin anne ve babasının eğitim fakültesinde öğretilen konular hakkında (en az bir öğretmen kadar) bilgi sahibi olduğunu varsayarsak, toplumdaki GELİŞMENİN hangi boyutlarda olacağını hayal edebilir misiniz?

Sayın hocam galiba ben tam ifade edemedim. Üniversiteler meslek edindirme kursları değildir ki bunu siz de belirtmişsiniz. Her yere açınca insanlar da bir beklenti oluşuyor. Herkesin iş bulacağı zannediliyor. Köylü veya kasabalı okumasın demiyorum.