Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.
JEAN-JACQUES ROUSSEAU'nun "EMILE YA DA EĞİTİM ÜZERİNE" isimli eserinden alıntı :
Evrenin neden var olduğunu bilmiyorum, ama nasıl değişikliğe uğradığını görmekten, onu oluşturan varlıkların yardımlaşmalarına olanak veren o derinden uyumu sezmekten geri kalmıyorum.
İçi açılmış bir saati ilk kez görüp, nasıl kullanıldığını bilmese, kadranını da hiç görmemiş olsa bile, buradaki düzene hayran olmaktan geri kalmayan bir insan gibiyim.
Bu insan şöyle diyecektir: Tüm bunların neye yaradığını bilmiyorum, ama her parçanın öteki parçalar için yapılmış olduğunu görüyorum, bunu yapan işçinin bu kadar ayrıntılı çalışmasına hayranım, tüm bu çark düzeninin benim için anlaşılması olanaksız ortak bir amaçla, uyum içinde çalıştığından çok eminim.
...
Tüm bu uyumun rastlantıyla hareket etmiş olan maddenin kör mekanizmasından doğduğu sonucunu çıkarmak ne kadar saçma varsayımlara dayanıyor!
Bu büyük bütünün tüm parçalarının aralarındaki ilişkilerde görülen niyet birliğini yadsıyanlar o saçmalıklarını soyutlamalarla, düzenlemelerle, genel ilkelerle, simgesel terimlerle boş yere doldurmaya çalışırlar.
Ne yaparlarsa yapsınlar, bu kadar süreklilikle düzenlenmiş bir varlıklar sistemini –bu sistemi düzenleyen bir zekâ olduğunu düşünmedikçe– düşünmem olanaksızdır.
Edilgin ve cansız maddenin canlı ve hisseden varlıklar yaratmış olabildiğine, kör bir talihin zeki varlıklar yaratmış olabildiğine, hiç düşünmeyen bir şeyin düşünen varlıklar yaratmış olabildiğine inanmak elimde değil.
Dolayısıyla dünyanın güç ve bilge bir irade tarafından idare edildiğine inanıyorum.
Bunu görüyorum, daha doğrusu hissediyorum ve bunu bilmem önem taşıyor.
Ama bu aynı dünya ilksiz ve sonsuz mudur, yoksa yaratılmış mıdır?
Şeylerin tek bir ilkesi mi vardır?
Yoksa iki ya da üç ilkesi mi vardır?
Nitelikleri nedir?
Bu konularda hiçbir şey bilmiyorum, hem bunların benim için ne önemi var?
Bu bilgiler bana ilginç geldiklerinde, onları öğrenmeye çalışacağım; o zamana kadar özsaygımı yaralayabilen, ama tuttuğum yola yararı olmayan ve aklımın alamayacağı boş sorunlarla uğraşmayacağım.
Hiç unutmayın ki ben düşüncelerimi öğretmem, açıklarım.
Madde ister ilksiz ve sonsuz olsun, ister yaratılmış, edilgin bir ilke olsun ya da olmasın, şurası kesin ki bütün tektir ve tek bir zekânın varlığını bildirir; çünkü aynı sistem içinde düzenlenmemiş olan ve aynı amaca, yani kurulu düzen içinde bütünü korumaya yardım etmeyen hiçbir şey görmüyorum.
İsteyen ve yapabilen bu Varlık, kendiliğinden etkin olan bu Varlık, kısacası, kim olursa olsun, evreni hareket ettiren ve şeyleri düzenleyen bu Varlık; ben bu Varlık’a Tanrı adını veriyorum.