Ne güzelmiş
Çekirdeği bardak hesabıyla aldığımız günler.
Bakkaldan tabakla reçel aldığımız,
Yarısını yolda döke döke yediğimiz yoğurtlar
Teneke kutularda buram buram kokan bisküviler,gofretler...
Çayı, şekeri ödünç istemekten utanmadığımız
Kimseyi evindeki eşyaları için küçümsemediğimiz ,
Dört beş kardeşin aynı tabaktan yemek yiyip
Kolay kolay hasta olmadığı zamanlar..
Komşu amcadan azar işitip
Öğretmenden sıra dayağı yediğimiz
Mızıkçılık yapanla küsüp
Ertesi gün unutarak, elele oyuna daldığımız zamanlar..
Gamsız, dertsiz, tasasız,
Hepimizin, biz gibi olduğu ,
Herkesin, herkes gibi olduğu zamanlar...
Keşke devam etseydi bu güzellikler sayın hocam. O zamanlarda materyalist zihniyet çok azdı.
Şimdi hemen hemen her şey CEM YILMAZ ın dediği gibi "Tamamen duygusal."
Kim bilir sayın hocam belki de insanlık hata yapa yapa sizin bahsettiğiniz o manevi değerlere yeniden kavuşacaktır bir gün.