Ey Efendimiz'i (s.a.v.) alemlere rahmet olarak gönderen, onun mübarek niyazları hatırına bizim niyazlarımızı da kabul edecek misin?
Ey bize şükrüne mecal yetiremediğimiz iman nimetini lütfeden, bizi bu dalgalı denizlerden geçirip selamet sahiline de ulaştıracak mısın?
Ey geceleri gökyüzünü ışıl ışıl yıldızlarla donatan, bizim kalplerimizi göz gözü görmez bu zifirî karanlıklardan da kurtaracak mısın?
Ey bütün bir yeryüzünü bir tek güneş ile ısıtmaya muktedir olan, insanlığımızı donduran bütün bu buzları da çözecek misin?
Ey servetinden ufacık bir şey eksiltilemez olan, bizi bu gönül fukaralığında kıvranıp durmaktan da azad edecek misin?
Ey ilminin haddi ve hududu olmayan, hakikatin nurundan bizim idraklerimize de bir nasip düşürecek misin?
Ey şu asi zamanlardan bile merhametini hiç esirgemeyen, bizi kalbi kibirle katılaşanlardan olmaktan da koruyacak mısın?
Ey hiçbir şeyi eksik bırakmayarak her şeyi yerli yerine koyan, tarumar ettiğimiz kulluğumuza da bir çeki düzen verecek misin?
Ey dağı taşı sonsuz güzelliklerle donatan, çirkinliklerle kararttığımız insanlığımıza da yeni bir bahar aşılayacak mısın?
Ey kullarının kabahatlerini şefkatiyle görünmez kılan, bizi kendi günahlarımızın sarhoşluğundan da uyandıracak mısın?
Ey âlemi her ân yeni bir yaratışla yaratmaktan geri durmayan, bizi düştüğümüz yerden kaldıracak bir sebep de bağışlayacak mısın?
Ey yarattığı hiçbir şeyde asla tekrara düşmeyen, içine sürüklendiğimiz kısır döngülerden de bizi çekip çıkaracak mısın?
Ey hiç kimseye ve hiçbir şeye muhtaç olmayan, bize kendi düğümlerimizi çözecek bir idrak de lütfedecek misin?
Ey ol dediğinde her şeyi oldurmaya muktedir olan, olmanın yolunu bilmeyenlerin ellerinden de tutacak mısın?
Ey pişman olup boyun bükenleri affetmekten hiç vazgeçmeyen, kendinden umudu kalmayanların umudunu da tazeleyecek misin?
Ey bize şah damarımızdan da yakın olan, kendimizle aramıza açtığımız bütün bu mesafeleri de aradan kaldıracak mısın?
Ey her şeyi gören, duyan ve her şeyden haberdar olan, bizi kendi ahvalimizden de haberdar kılacak mısın?
Ey cömertliği hiçbir sebebe bağlı olmayan, tamahkârlığın kalplerimize vurduğu kilitleri de kıracak mısın?
Ey her şeyi aksaması olmayan bir ahenk ile yaratan, bizi bu kör kuyulardan çıkarıp hayret vadilerine de taşıyacak mısın?
Ey hiçbir şeyi unutmayan ve unutması da olmayan, nisyan ile malûl zihinlerimize bir nefes daha üfleyecek misin?
Ey merhamet membaı hiç kurumaz olan, yağacak çöl istiyorsan işte çöl, rahmetini kurumuş gönüllerimize de yağdıracak mısın?
Ey bir gecenin içine bin aylık hayrı sığdırmaya kâdir olan, bizim nice bin aya yetecek günahımız var, bir kalemde hepsini silecek misin?
Ey Rahman ve Rahim olan, kullarının niyazla sana açılan avuçlarını lütuf ve kereminle dolduracak mısın?
...
Kadir gecesi bütün Müslümanlara hayırlı ve mübarek olsun, rahmetiyle hayatlarımızı arıtsın, tertemiz kılsın..
Gökhan Özcan..